"Biri uyanık ve ihtiraslıydı, diğeriyse son derece sıradan..."

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Pazartesi, Şubat 8 2021
Kapatılan Şehir Üniversitesi öğretim üyelerinden Irvin Cemil Schick, burada birlikte çalıştığı Fahrettin Altun ve Melih Bulu'yu anlattı.
"Biri uyanık ve ihtiraslıydı, diğeriyse son derece sıradan..."

Irvin Cemil Schick | Bianet
AKP iktidarı ve Boğaziçi Üniversitesi’nin katli*

Birçoğunuz bilir, Alman filozofu Hannah Arendt’in Kötülüğün Sıradanlığı (Eichmann in Jerusalem: A Report on the Banality of Evil, 1963) başlıklı meşhur bir kitabı vardır. Arendt bu kitapta, saklandığı Arjantin’den kaçırılıp İsrail’e götürülen, yüzbinlerce Yahudinin temerküz kamplarına taşınıp imha edilmesinden sorumlu olan Nazi yarbayı Adolf Eichmann’ın mahkemesini anlatır.

Sanığın fanatik ve habis bir canavar değil, pek de zeki olmayan alelâde bir bürokrat olduğunu ortaya koyar: Hayatı boyunca başkalarının emirlerine itaat etmeyi şiar edinmiş, hiçbir zaman kendi başına buyruk yaşayamamış, yaptıklarını sorgulamadan, ne anlama geldiklerini fazla kurcalamadan iyi yapmaya çalışmış olan, tabir caizse etten kemikten bir makine.

Sıradanlığın kötülüğü

Arendt’in öğrencisi Elizabeth Minnich’in konuya ilişkin çalışmaları ise o kadar iyi bilinmiyor: “Sıradanlığın Kötülüğü” (The Evil of Banality: Arendt Revisited, 2014) ve Sıradanlığın Kötülüğü (The Evil of Banality: On the Life and Death Importance of Thinking, 2016). İlginçtir, AKP iktidarının günümüzde vardığı içler acısı durum, her iki tamlama ile de tarif edilebilir.

Fahrettin Altun 

Melih Bulu’yu ve Fahrettin Altun’u İstanbul Şehir Üniversitesi günlerimden az çok bilirim. Altun’u Şehir’den tanıyanlar sempatik, uyanık, çalışkan, samimi, eleştirel düşünebilen, ihtiraslı bir akademisyen olarak hatırlarlar; şimdilerde ise bu niteliklerden geriye sadece ihtiras kaldı.

Tweet ve bey

Bu haberler de ilginizi çekebilir