Dünyanın üç büyük merkez bankasının yetkilileri, önümüzdeki aylarda faiz oranlarını düşürme yolunda kararlı bir şekilde ilerlediklerinin sinyalini verdi.
Böylece başlıca merkez bankaları, 2022'de 'yüksek enflasyonla mücadele' adı altında başlayan sıkılaştırma sürecine son vereceklerinin işaretini vermiş oldu.
ABD'de yüksek enflasyon karşısında 2022'de varlık alım operasyonunu tamamlayarak faiz artışlarına başlayan Fed, Mart 2022'den Temmuz 2023'e kadar 11 faiz artırımı gerçekleştirmiş ve faiz oranını toplam 525 baz puan artırmıştı.
Fed Temmuz 2023’ten beri faizleri 23 yılın zirvesi olan yüzde 5,25-5,50 seviyesinde tutuyor. Eylül ayında ise bankanın ilk faiz indirimlerine başlanacağı düşünülüyor.
ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell, Jackson Hole'da tüm dünyadaki Merkez Bankası yetkililerinin ve ekonomistlerin katıldığı yıllık bir toplantıda yaptığı konuşmada, "Politikanın ayarlanması için zaman geldi" diyerek eylül ayında olası faiz indirimini işaret etti.
Powell'ın faiz indirimi çıkışına Avrupa Merkez Bankası (ECB) Yönetim Konseyi'nin birkaç üyesi de katıldı.
Finlandiya'dan Olli Rehn, Letonya'dan Martins Kazaks, Hırvatistan'dan Boris Vujcic ve Portekiz'den Mario Centeno, haziran ayında ECB'nin yaptığı faiz indiriminin ardından önümüzdeki ay yeni bir indirimi destekleyeceklerini belirtti.
ECB haziran ayında gösterge faizlerinde 25 baz puanlık indirimine gitmiş, temmuz ayında ise mevduat faizini yüzde 3,75 seviyesinde sabit bırakmıştı.
İngiltere Merkez Bankası Başkanı Andrew Bailey de kalıcı enflasyon risklerinin azaldığını söyleyerek daha fazla faiz indirimine açık olduğunun sinyalini verdi.
İngiltere Merkez Bankası (BoE) da bu ayın başlarında politika faizini çeyrek puan düşürerek yüzde 5'e indirmiş ve bu pandeminin başlangıcından bu yana yapılan ilk indirim olmuştu.
Öte yandan Kanada, Yeni Zelanda ve Çin merkez bankaları da gevşemeye giden bankalar arasında yer alıyor. Bunun en büyük istisnası ise yetkililerin 17 yıl sonra ilk sıkılaştırma döngüsünü başlattığı Japonya.