Cumhurbaşkanı  Recep  Tayyip Erdoğan'ın Başbakanlığı döneminde evinde ve çalışma ofisinde bulunan dinleme cihazlarıyla ilgili kendisinden istenen inceleme raporunda tahrifat yapmadığı için görevinden alınan ardından yargılanan TÜBİTAK Eski Başkan Yardımcısı Hasan Palaz bir kitap yazdı. Kitabın adı da bir hayli ilginç “Ömrümü Yedin Bay Böcek...”

Dr. Hasan Palaz’ın çok konuşulacak  kitabı Ömrümü Yedin Bay Böcek, Cinius Yayınları arasından çıktı.Palaz Kamuoyunda böcek davası olarak bilinen dava nedeniyle 25 yıldır çalıştığı TÜBİTAK’taki görevinden alındı.Ankara'da görülen davada aralarında  TÜBİTAK Eski Başkan Yardımcısı Hasan Palaz’ın da olduğu  8 kişiye beraat kararı verildi. Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada iki kişiye de tutuklama kararı verildi. 

Palaz “Ömrümü Yedin Bay Böcek” adlı kitabında, Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanlığı’nda görevli Başmüfettiş Mehmet Emin Baysa’nın raporunda poliüretan dolgu malzemesinin katılaşma tarihini 10 gün önceye almasını istediğini aksi takdirde görevden alınacağını söylediğini anlattı.

Kendisine yoğun tehdit ve baskı yapıldığını anlatan Palaz, '10 gün' sırrını da şöyle anlattı: “24 ve 25 Kasım 2011 tarihlerinde İstihbarat Daire Başkanlığı’ndan (İDB) polisler Başbakan’ın Keçiören ve Çankaya çalışma ofislerinde böcek taraması yapmışlar. Ama böcekler 28 Aralık 2011 günü MİT aramasında bulununca İDB’den görevli gelen bu polislerin üzerine suçu yıkma girişimi oluyor. Yani böceğin yerleştirilmesi, hedef haline gelen bazı insanların üzerine yıkılmak istenmekteydi. Böyle pis bir oyuna, aslında farkında olmadan engel olduğum için, şahsıma ve TÜBİTAK’a büyük bir kin duyuluyor. 

Eski TÜBİTAK Başkan Yardımcısı  Hasan Palaz,yazdığı kitapta  dönemin Başbakanı  Recep Tayyip Erdoğan ve bazı bakanların kriptolu telefonlarının dinlendiğine ilişkin iddialara da açıklık getiriyor. Kurumun sahip olduğu bilgi ve teknolojik birikimlerle kriptolu telefonların dinlenmesinin mümkün olmadığının altını çiziyor. Kriptolu telefon görüşme kaydının alınarak, ardından da kriptosunun çözülmesinin de mümkün olmadığını dile getiriyor.