Dink'in öldürülmesinden sonra
Bolu İl Jandarma Komutanlığı'na binbaşı olarak atanan Metin Yıldız,
dava kapsamında 'görevi kötüye kullanma'kla suçlanıyordu. Yıldız, Bolu Adliyesi'ne avukatı
Sinan Barut ile birlikte geldi. Duruşmaya müdahil avukatları olarak İsmail Halavurt, Arzu Becerik, Hakan Bakırcıoğlu ve
Ergin Cinmen de katıldı. Duruşmada,
Hâkim Nuray Sümbül Gümüş,
sanık Metin Yıldız'ın talimatlı ifadesini aldı.
Yıldız, 2006'nın yaz aylarında
Okan Şimşek ve Veysel
Şahin'in kendisini telefonla aradıktan sonra bulunduğu yere geldikleri bilgisini verdi. Yıldız şöyle devam etti: "
Yasin Hayal ve birkaç arkadaşının Hrant Dink'i öldürme hususunda planlar yaptığını söyledi. Haberin kaynağını sorduğumda Okan Şimşek,
Coşkun İğci isimli bir şahıstan aldığını, kendisini daha önceden tanımadığını, ilk defa gördüğünü ve
kayıtlı bir haber elemanı olmadığını, Veysel Şahin'in bu şahsı tanıdığını söyledi."
Yıldız, aldığı bu bilgiyi İl Jandarma Komutanı ve şube müdürlerinin olduğu toplantıda aktardığını söyledi. Yıldız, toplantıdan sonra istihbarat elemanı olan Okan Şimşek'i yanına çağırarak, bu konuyla ilgili araştırma yapmasını istediğini dile getirdi. Yıldız, yine aynı günlerde İl Jandarma Komutanı'nın odasına giderek Okan Şimşek ve Veysel Şahin'i konuyla ilgili araştırma yapması için görevlendirdiği bilgisini vererek, bu konuyla ilgili "emrinin olup olmadığını" ilettiğini kaydetti. Komutana bilgiyi aktardıktan sonra Hrant Dink'in öldürüleceğine dair yazılı ya da sözlü
belge bilgi gelmediğini kaydeden Yıldız, şöyle devam etti:
"Daha sonra Hrant Dink'in öldüğünü duyduk. Bu konuyla ilgili
İstanbul ve
Trabzon İl
Emniyet Müdürlüğü Pelitli beldesinde araştırmalar yapıyorlardı. Bu konu ile ilgili bilgi olduğunu hatırladım. Okan Şimşek ve Veysel Şahin ile birlikte istihbarat şubede görevli tüm elemanları yanıma çağırdım. Okan Şimşek'e bu konu ile ilgili daha önceden bildiği tüm bilgileri bana aktarmasını söyledim. O gün anlattıklarının tamamını not aldım ve Jandarma Başçavuşu
Gazi Günay'ı yanıma çağırdım ve not ettiğim, bilgileri kendisine vererek haber kayıt ve bildirim formu hazırlamasını emrettim. Bundan öncede İl Jandarma Komutanı'nı cep telefonu ile arayarak konu ile ilgili durumu hatırlattım. Haberle ilgili haber kayıt ve bildirim formunu hazırlatayım mı diye sordum. Kendisi de hazırlatmamı emredip yukarıya bildirmemizi emredince Gazi Günay'a bu bilgileri Jandarma Genel Komutanlığı'na ve Jandarma Bölge Komutanlığı'na iletmesini emrettim. Haber kayıt ve bildirim formunu, Gazi Günay'a düzenlettim, paraf attım ve İl Jandarma Komutanı da imzalayarak Jandarma Genel Komutanlığı'na gönderdi. Haber kayıt bildirim formundaki tüm bilgiler Okan Şimşek'ten alınmış bilgileri içermektedir. Bilgilerin içeriği doğrudur. Gönderilmesine herhangi bir
usulsüzlük yoktur."
Yıldız, haber kayıt ve bildirim formu düzenlendikten sonra istihbarat elemanlarının düzenledikleri görev sonuç raporunun kendisine getirilmediğini, o raporu kendisinin düzenlemediğini belirterek, "Düzenlenmiş olarak geldi. Ben de görülmüştür hanesini imzaladım." dedi.
Yıldız, Okan Şimşek ve Veysel Şahin'in özellikle bazı
emekli olan personele, kendisine, komutanlarına husumet besleyen bazı art niyetli kişilerin yönlendirmeleriyle bu beyanlarda bulunduklarını ve bazı konuları değiştirerek ifadelerine ilave ettikleri inancında olduğunu söyledi. Yıldız, bunun sebebi olarakta kamuoyunda oluşan infial neticesinde cezalandırılacakları yönünde şartlanmaları olduğunu dile getirdi. Müdahil avukatların da çeşitli sorular yönelttiği Metin Yıldız,
adliye çıkışında basın mensuplarının sorularına
yanıt vermedi.
Müdahil avukatlarından
Ergin Cinmen, Hrant Dink'in katlinin Türkiye'deki önemli olaylardan bir tanesi olduğunu belirterek, 'Dink ailesinin avukatları olarak gerçeğin ortaya çıkması için mücadele verdiklerini söyledi. Hrant Dink'in katlinde kamu makamlarının çok ciddi, kasta varan ihmalleri bulunduğunu belirten Cinmen, "Dava sadece
Beşiktaş Adliyesinde görülen bir dava değildir. Biz adaletin gerçekleşmesini bekliyoruz. Bu günkü açıklamalar sanık açıklamalarıdır. Sanıklar doğru söylemeye mecbur değillerdir. Bunları
mahkeme daha sonra değerlendirecek." diye konuştu. (CİHAN)