Bengü Türk televizyonu Genel Yayın Yönetmeni Murat İde, Kanaltürk ve Bugün operasyonunun ardından anlamlı bir davette bulundu. Kanaltürk ve Bugün televizyonlarındaki programları durdurulan meslektaşlarına “Bengü Türk ekranı, doğruları dillendirmek adına Büyük Türk Milleti'nin her ferdinin hizmetindedir” dedi.
Bunun sadece bir meslek dayanışması olmadığını ifade eden İde, “Dün zulme sessiz kalmanın bedelini bugün milletin her ferdi ödüyor. Dün yapılan yanlışın karşılığı bugün doğruyu, doğru şekilde ifade etmek olmalıdır. Türk milletinin sesi olan Bengü Türk Televizyonu, iktidar hırsına ve zulme maruz kalan gazetecilere ekranını açarak, aslında Ay Yıldız'a verdiği sözü tutuyor.
Sevgili meslektaşlarım, ortak değerlerimize laf etmeyecek, konuklarınızı ve program jeneriğinizi alıp gelin. Bengü Türk Televizyonu, Kanaltürk ve Bugün logolarını ekrana vererek zalime ve yalanlara karşı sözlerinizi ve fikirlerinizi Büyük Türk Milleti'ne duyurmaya hazırdır. “DÜNÜ”, yarın konuşmak üzere bugün Türk'e yakışanı yapmak içindir bu davetimiz. Allah Türk Milleti'nin yardımcısı olsun." dedi.
Yayıncılar, operasyon yapılan Kanaltürk ve Bugün TV'ye stüdyolarını açtı
İpek Medya Gruba televizyon ve gazetelerine yapılan polis baskınlarına yayıncılar sert tepki gösterdi. Baskınların kanun ve yasalara aykırı olduğunu ve suç işlendiğini belirten Can Erzincan Televizyonu ve Kanal 24 Televizyonu sahibi Recep Aktaş, Kanaltürk ve Bugün Tv personeline çağrıda bulundu. Aktaş, bu iki kanal çalışanlarını kendi stüdyolarına davet ederek yayınlarını sürdürmelerine imkan sağlamaya hazır olduklarını belirtti.
Medya kuruluşlarına yönelik operasyonlar ve ardından ortaya çıkan görüntüler yayıncılar arasında tepki görmeye devam ediyor. Sabah başlayan operasyonlarda Kanaltürk ve Bugün TV'ye polislerin zorla girmeleri her kesimden tepkiyle karşılandı. Kanal çalışanlarının baskın sırasında yerlerde sürüklenmesi, kelepçelenmesi ve zorla binadan çıkarılmaları karşısında yayıncılar dayanışma mesajı verdi.
Uydu kanalıyla İstanbul'dan yayın yapan Can Erzincan TV ve Kanal 24 TV'nin sahibi Recep Aktaş, operasyonlardan duyduğu rahatsızlığı Cihan Haber Ajansı'na (Cihan) değerlendirdi. Medya binalarına polislerle baskın yapılmasının doğru olmadığını belirten Aktaş, hangi kuruluş olursa olsun kimliğine bakmadan sadece basın kuruluşları oldukları için buralara yapılan baskınları kınadığını belirtti.
Yayın kuruluşlarının denetiminin ve denetim şeklinin belli olduğunu anlatan Aktaş, "Televizyonsanız RTÜK'tür, gazeteyseniz basın savcılığıdır. Varsa suçunuz uyarılır cezanız kesilir ve siz de ona göre kendinizi düzeltirsiniz. Ben hakim ve savcı değilim suçları var mıdır, yok mudur bilemem. Ama yayıncıları bizzat devletin koruması lazım. Maalesef devlet polis baskınları ile içeri girmeye çalışıyor. Bu bir zulümdür, böyle bir şey olabilir mi?" dedi.
Yayın kesmenin anayasal suç olduğunu söyleyen Aktaş, "Kumanda odasını girecek, ben yayını kestim diyecek. Öyle şey olur mu? Kayyum da atanabililr, el de değiştirebilir. Bunun yol yordamı vardır. Kapılar kırılarak, kumanda odasına girilerek bana göre bir anayasal suç işleniyor." dedi.
'EKRANLARIMIZ ONLARA AÇIK'
Takip ettiği kadarıyla ilgili şirketin de mali olarak çok iyi durumda olduğunu, kendilerinin de yayınları ile tarafsız ilkesiyle taktir edildiklerini belirten Aktaş, "Ancak bizi de korkular sardı. Onlara yapılan yarın bize de yapılır. Bütün basın kuruluşları ve çalışanlarının birbirine destek olması lazım. Bir medya kuruluşunun yayınları kesiliyorsa ben de diyorum ki ekranlarımız açıktır. Gelsinler burada yayınlarımızı birlikte yapalım, halka sesimizi duyuralım. Bunları korkmadan birbirimize söylememiz lazım. Eğer bunları söylemezsek yarın hepimizin kapısını kapatırlar, Türkiye'de özgür basından söz edilemez." şeklinde konuştu.
Herk kesimden insanın Kanaltürk ve Bugün TV binaları önünde toplandığını gözleri yaşararak izlediğini anlatan Aktaş, iki kanalın yönetici ve çalışanlarına destek olarak kendi televizyonundan alt yazı geçirerek davetini ilettiğini kaydetti. Aktaş, "Orada program yapan arkadaşları eğer dışarı atarlarsa gelin kardeşim sesimizi buradan duyuralım diye çağrıda bulundum. Benim yaptığımı bütün kanalların da yapması lazım. Gün birlik dayanışma günüdür. Biz siyasi değil,sadece basıncıların yanındayız" ifadesini kullandı.