Gazeteci Cevheri Güven Kronos News'ta Hizmet Hareketi'ne yönelik cadı avı sebebiyle Türkiye'den kaçmaya çalışırken Ege Denizi'nde boğulan Maden Ailesi'ni yazdı. İşte o yazı:
Öğretmenler gününde iki sahipsiz öğretmen cenazesi..
Bundan tam 23 gün önce Ege sularına açılan Hüseyin Maden ve Nur Maden de öğretmendiler. 675 sayılı KHK ile mesleklerinden ihraç edilen iki öğretmen…
Birkaç gün önce biri erkek ve iki çocuk cesedi Midilli sahiline vurduğunda kamuoyu öğrendi Hüseyin Maden’in hikayesini. Oysa Yunanistan’daki Türkiyeli mülteciler onları aramaktaydı günlerdir. Bir umutla…. Belki sahil güvenliğe yakalanmışlardır, küçük bir kampta tutuluyorlardır diye…
8 yaşlarında bir erkek, 12 yaşlarında bir kız çocuğu ve bir erkek cesediydi sahile vuran.. Yine de yakıştıramadı kimse, belki de başkalarıydı. Yunanistan gazeteleri erkek cesedinin üzerinden Hüseyin Maden kimliğinin çıktığını yazınca tüm umutlar tükendi.
Ege hala vermedi anne ve ortanca çocuğu geri… Arayan var mıdır denizde? O da meçhul.. Diktatörler yüzünden denizlere dökülen onbinlerce mülteciden birkaçı onlar. Hangi sahil güvenlik botunun yakıt harcamasına değer ki?
Sahipsiz iki öğretmen ve çocukları… KHK kıyımıyla binlercesi bu halde.. Ve biz öğretmenler günü kutlayalım…
Yüzlerce Türkiyeli mülteci tanıdım Türkiye’nin OHAL’i ilan edileli beri. Neredeyse tamamı öğretmen.
Bir rejim özellikle öğretmenlerine neden bu kadar düşman olur?
Cevabı Türkiye’yi ele geciren cehalette gizli sanırım.
Yunanistan’daki Türkiyeli mülteciler günlerdir Maden ailesinin cenazelerini arıyor. Öğrendik ki cenazeler tuzlu sudan çıktığında deforme haldeymiş. Prosedüre göre DNA örnekleri alınmış sonra da defnedilmişler.
Mezarları başında bir cenaze namazı kılmak için bir çalışma başladı bu haber üzerine. Bunun önünde de binbir engel.
Aynı soyisimden başkasına bilgi vermiyor resmi makamlar.
Türkiye’de kalan ailesi AKP’li. Kendilerinin başına bir iş gelir diye Yunanistan’a gelip cenazelerin akıbetini takip etmekten bile korkar haldeler.
Sanırım Esad Rejimi’nden kaçarken boğulanların yakınları dahi Esad rejiminden bu kadar korkmuyorlardır. Türkiye’deki durumu anlamak açısından çarıcı bir örnek bu.
Günün sonunda Yunanistanlı insan hakları savunucuları, Yunanistanlı gazeteci dostlar, Türkiyeli mülteciler cenazelerin defnedildiği yeri bulmak, Ege’deki anne ve kızının bulunabilmesini sağlamak için çırpınıp duruyoruz.
Öğretmenler gününde bir demet çiçekle Hüseyin öğretmenin gurbet ellerdeki mezarını ziyaret etmeyi başaramadık. Bu utançla öğretmenler gününde Hüseyin ve Nur öğretmenin hatırasının önünde af diliyorum.
Oğlu sarıldığı çiçeklerden bir demet uzatmıştır belki öğretmen babasına.
Hepimizin utancınının yerine.