İngiliz yayın kuruluşu BBC, ünlü gazeteci Seymour Hersh’in, AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın İsveç’in NATO’ya destek vermesinin arka planında Uluslararası Para Fonu’ndan kredi sözü verilmesi olduğu iddialarını destekleyen bir haber yayınladı.
BBC, “Türkiye’nin derinleşen ekonomik krizi, Erdoğan’ı Batı’ya yöneltti” başlıklı bir haber yayımladı. Haberde Erdoğan’ın İsveç’in NATO üyeliğine destek vermesi ve Avrupa Birliği’ne üyelik konusunda destek istemesinin arkasında da Türkiye’de derinleşen ekonomik kriz olduğu belirtildi. Victoria Craig’in imzasını taşıyan haberde İsveç’in NATO üyeliğine yönelik veto tutumundan vazgeçme kararı alan Erdoğan’ın uzadıkça kötüleşen ekonomik krize çare bulmaya çalıştığı savunuldu.
Erdoğan’ın NATO zirvesinin düzenlendiği Litvanya’ya gitmeden saatler önce Stockholm yönetimini terörizmle mücadelede yeterince işbirliği yapmadığı gerekçesiyle eleştirdiği hatırlatıldı. Pazartesi günü uzun süredir devam eden itirazından vazgeçip İsveç’in önündeki engeli kaldırmasının NATO liderlerini şaşkına çevirdiği bildirildi. Bunun Batı’yla diplomatik ilişkileri onarmak için atılmış büyük bir adım olduğu ve yabancı yatırımcıların güvenini kazanmayı hedeflediğini gösterdiği öne sürüldü.
KLASİK BİR ERDOĞAN HAREKETİ, ANİ DEĞİŞİM APANSIZIN ORTAYA ÇIKTI
Independent’in aktardığı haberde ayrıca Sadeq Institute adlı düşünce kuruluşunda çalışan Siyasi Risk Analisti Batu Coşkun’un şu görüşlerine yer verildi. Coşkun, “Klasik bir Erdoğan hareketi. Siyaset ve tondaki ani değişim apansızın ortaya çıktı. Başka herhangi bir siyasi lider bu U dönüşünden zarar görürdü ama o fayda sağlıyor. Seçimden sonra Erdoğan’ın hem Rusya hem de Batı’yla ilişkiler konusunda özgüvenini artırdığını düşünüyorum” değerlendirmesi yaptı.
Erdoğan’ın İsveç, ABD, NATO ve hatta Avrupa Birliği’nden aldığı taahhütler sonucu fikrini 180 derece değiştirdiği savunuldu. ABD’den F-16 alımı ve AB’ye katılımla vize serbesti konularında ilerleme umudunun canlandığı vurgulandı. Türk lirasının değer kaybettiği, enflasyonunsa etkili olduğu belirtilen haberde Türkiye’deki ekonomik durum fırıncı Burhan Morkoç’a soruldu. Günde 17 saat boyunca Kadıköy’de simit yaptıklarını ve bölgedeki kiraların son bir buçuk yılda yüzde 400 arttığını söyleyen Morkoç, “İşler pek iyi değil. Her şey çok pahalı. İnsanlar eskiden iki alırken şimdi bir alıyor. Talep artık az” dedi. Morkoç bu süre zarfında odunun yüzde 900, unun yüzde 500, mayanın yüzde 255, susamınsa yüzde 150 zamlandığını söyledi.
Erdoğan’ın düşük faiz politikası sonrasında oluşan sorunları gidermek için yeniden Mehmet Şimşek’i göreve getirdiği hatırlatıldı. Morkoç gibi kişilerin Maliye Bakanı değişikliğinden pek de etkilenmediği aktarıldı: “Gelin burada 18-20 saat durun bakalım. Günde üç saat uykuyla çalışıyorum. Gelsin de bunu yapsın. Orada oturup karar vermek kolay. İşler öyle işlemiyor.
Erdoğan’ın NATO zirvesinden dönerken gazetecilere “Enflasyonu yeniden tek hanelere getireceğiz” dediği, ekonomistlerinse 900 milyar dolarlık ekonominin düzelmesi için zaman ve sabır vurgusu yaptığı bildirildi. Yılın ilk 5 ayında verilen 37,7 milyar dolarlık cari açığa işaret edildi. Türkiye’nin hem Batı’yla, hem Rusya’yla hem de Körfez Arap ülkeleriyle ilişkilerini iyi tutarak krizi atlatmayı ve yabancı yatırımcılara güven vermeye çalıştığı savunuldu. Ekonomist İris Cibre, konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı: “Bir kez daha yüzümüzü Batı’ya dönüyoruz. Arkamızda da Rusya var.”