SAMANYOLUHABER | ÖZEL- 2018 yılının son üç ayında mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış milli gelir (gayri safi yurtiçi hasıla/GSYH) yüzde 3,2 daralırken, vergi teşviklerine rağmen sanayi ve inşaattaki düşüş krizin çok daha derin olduğunu gözler önüne serdi.
24 Haziran 2018'de Türkiye'nin ilk partili cumhurbaşkanı seçilen ve kendisini "başkan" diye tanımlayan Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) lideri Recep Tayyip Erdoğan, seçimden önce, "Şu kardeşinizi başkan seçin. Dolar-faiz hepsi nasıl inecek göreceksiniz." demişti.
Başkanlığın fiilen başladığı yılın ikinci yarısı Türkiye için "kayıp bir dönem" oldu.
2019’UN İLK ÇEYREĞİ DE AYNI
Hazine ve Maliyle Bakanı Berat Albayrak, "İktisadi faaliyette en kötü geride kalmıştır." dese de Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) “2018 Yılı 4’üncü Çeyrek Dönemsel Gayri Safi Yurtiçi Hasılı” rakamlarını yorumlayan iktisatçılar teknik olarak resesyona (durgunluk) girildiğinde ittifak etti.
Eski bankacı Uğur Gürses, “Başkanlık sistemi ilk meyvesini; ekonomik durgunluğu, resesyonu ve yüksek enflasyonu getirdi. Türkiye ekonomisi 2018'in 4. çeyrekte yüzde 3 küçüldü. 2019'un ilk çeyreği de benzer durgunlukta geçiyor.” değerlendirmesinde bulundu.
MAHFİ EĞİLMEZ: SLUMPFLASYONA GİRDİK
İktisatçı Mahfi Eğilmez, “Türkiye slumpflasyona girdi” başlıklı makalesinde yüksek enflasyona karşılık eksi büyüme verisinin ciddi bir krize işaret ettiğini söyledi.
Eğilmez, makaleyi sosyal medyada paylaşırken şu ifadeleri kullandı: “Stagflasyonda enflasyon ve sıfır büyüme vardır. Resesyonda küçülme vardır ama enflasyon çok yüksek değildir. Slumpflasyon çok yüksek enflasyonda ekonominin küçülmesi demektir. Bizim 2018 son çeyreğindeki durumumuz budur.”
YILMAZ: BEKLENDİĞİ GİBİ SÜRPRİZ YOK!
Eski Merkez Bankası Başkanı ve İyi Parti Genel Başkan Yardımcısı Durmuş Yılmaz, ekonominin teknik olarak resesyona girdiğini kaydetti.
Yılmaz, “2018 büyümesi açıklandı. Beklendiği gibi. Sürpriz yok, ekonomi teknik olarak resesyonda. Yüksek enflasyon/faiz-düşük büyüme döngüsü. Politika yapıcılar ‘sabırsız’, çok sık karar değiştiriyorlar. Şimdi enflasyon mu, büyüme mi tercihinde, büyümeyi tercih etmeleri büyümeyi daha da yavaşlatacaktır.” dedi.
Turkey Macro View Consulting Yönetici Direktörü İnanç Sözer, 2019 yılının ilk üç aylık döneminde de büyümenin eksi olacağını söyledi.
KUR VE ENFLASYON ARTIŞI KRİZE YOL AÇTI
TOBB Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Atılım Murat, “Özellikle yılın ikinci yarısında kur ve enflasyon temelli olmak üzere dördüncü çeyrekte ciddi bir daralma bekliyorduk. Kurdaki artışla birlikte tüketim ve yatırımlar düştü. Bunların yansımalarını da görüyoruz. Eylül-ekim döneminde başlayan vergi indirimleri de işe yaramamış ve tüketimi motive etmemiş.” şeklinde konuştu.
Halk Yatırım Araştırma Direktörü Banu Kıvci Tokalı, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış olarak da son iki çeyrektir çeyrekte ekonominin daraldığına işaret etti.
TÜRKİYE 2019’DA DA YÜZDE 2,5 KÜÇÜLECEK
Yatırım danışmanı Taner Özarslan, şahsi Twitter hesabında, “2018 büyümesi yüzde 2,6 oldu. Son çeyrekte yüzde 3 küçüldük. İktisadi faaliyette ‘en kötünün geride kaldığı’ ifadesi çok erken ve yanıltıcı olur. Büyüme için sanayi üretiminin artması şart. 2019 küçülmesinin yüzde 2,5 dolayında olmasını bekliyorum.” değerlendirmesinde bulundu.
Emin Çapa ise, “2018'in son çeyreği itibariyle kriz resmi verilerle de başlamış oldu. Büyüme son çeyrekte -3, yıllık yüzde 2,6 oldu. 2018'de kişi başı gelir 2007 seviyesine düşerek 9 bin 632 dolar oldu. Halk 2008'den daha fakir yani son 10 yıl lafla geçti.” dedi.