Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, hukukun olmadığı yerde insanların kendini güven içinde hissedemeyeceğini söyledi.
26. Dönem Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, Antalya'nın Manavgat ilçesinde Atatürkçü Düşünce Derneği'nin (ADD) Manavgat Belediyesi Atatürk Kültür Merkezi'nde (AKM) 'Nasıl Bir Türkiye' konulu konferans verdi. Başbuğ, ADD Manavgat Şubesi Başkanlığı'nın kendisine daveti bir yıl önce yaptığını, sağlık sorunları nedeniyle gelemediğini, gençlere verdiği sözü tutmak için AKM'ye geldiğini kaydetti.
Bir ülkede hukukun herkesin güvencesi olduğunun altını çizen Başbuğ, "Hukuk yerle bir edilmişse, hukuk sistemi çökmüşse o toplumdaki insanlar güven içinde olamaz. Geleceğe güven içinde bakamaz." dedi.
Geçtiğimiz günlerde bir arkadaşının kendisine anlattığı bir olayın güven açısında ülke insanının geldiği nokta bakımından ilginç bulduğunu vurgulayan eski Genel Kurmaybaşkanı, "Arkadaşım, bir ayakkabı boyacısına ayakkabısını boyatırken ayakkabı boyacısı da kendisinin telefonlarının dinlendiğinden şüphe ettiğini söylemiş. Ayakkabıcı benim telefonlarımı da dinliyorlar demiş. Bu mesele oraya kadar inmişse insanlar kendini güven içinde hissetmez. Yanlış anlaşılmasın ayakkabı boyacılığını küçümsüyor değilim, oda bir meslektir. Telefonun dinlendiği duygusu oralara kadar inmişse insanlarda güven sıkıntısı oluşur. İnsanlar gerilir." ifadesinde bulundu.
MİLLETİMİZİN ENGİN SAĞDUYUSU BİR KÜRT-TÜRK KAVGASINI ENGELLEDİ
Geçtiğimiz aylarda ülkede bir Türk-Kürt kavgası çıkarmak için provokasyonların olduğunu belirten İlker Başbuğ, bu topraklarda asırlardır barış içinde beraber yaşama ve başta kültürel, aile noktasında kaynaşma olduğunu, bunu birilerinin bozmak istediğini kaydetti.
Ülke insanının terörden çok sıkıntılar çekmesine rağmen bunun bir Kürt-Türk çatışmasına dönmediğine dikkat çeken Başbuğ, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: "Kürt-Türk çatışması çıkarılmasına yönelik provokasyonlara karşı herkesin dikkatli olması gerekir. Bu konuda çok şanslıyız. Türk milleti olarak engin sağduyuya sahibiz. İnsanımız bu tür provokasyonlara gelmiyor. Milletimizin engin sağduyusu böyle bir çatışmanın önüne geçmiştir. Gidilseydi ülkemiz için felaket olurdu. Herkes dikkatli davranmalı. Dikkatli davranılarak provokasyon ve kışkırtmalara gelmemeli. Ülkemizde meydana gelen olaylar başka ülkelerde olsaydı daha kanlı çatışmalarla karşı karşıya kalabilirdi. Milletçe engin sağduyuya sahibiz. Özellikle ayrımcılık konusunda çok dikkatli olmalıyız. Ayrımcılığı tetikleyecek her olaydan kaçınmalıyız. Bu konuda hepimize düşen görevler var. Herkesi bir arada yaşama arzusunun yaralanmaması için dikkatli davranmalı. Birlikte yaşama arzusuna zarar verilmemeli. "
İlker Başbuğ, kitaplarını imzalayarak kitap imzalatmaya gelenler ve gazilerle sohbet etti. CİHAN