Ahenk Hukuk Derneği'nin stajyer avukatlara verdiği iftarda konuşan Bursa Barosu Başkanı Avukat Ekrem Demiröz, "Korkarım hepimiz adalete olan referanslarımızı kaybetmiş durumdayız." dedi.

Ahenk Hukuk Derneği, şehirde staj yapan 100'ün üzerinde avukata Sheraton Otel'de iftar yemeği düzenledi. Bursa Barosu Yönetim Kurulu üyelerinin de hazır bulunduğu iftarda konuşan Ahenk Hukuk Derneği Başkanı Avukat Mehmet Işık, hukuku ve adaleti baskı altına almaya çalışan her türlü sivil ya da askeri vesayete karşı durduklarını söyledi. Avukat Işık, şunları kaydetti: "Ülkemiz; erkler ayrılığı prensibinin alt üst edildiği, bu çerçevede yargı erkinin siyasi iktidarın güdümüne girdiği, yürürlükteki MİT Yasası ve kamuoyunda 'İç Güvenlik Yasası' olarak bilinen yasa ile ülkenin polis devletine dönüştürüldüğü, kişi hak ve hürriyetlerinin sınırlandırıldığı, basın özgürlüğünün 3. Dünya ülkeleri düzeyine indirildiği, bu meyanda daha önce örneği görülmemiş bir şekilde bir dizi senaryosundan ve henüz yayımlanmamış kitaplardan dolayı gazetecilerin tutuklandığı, darbe dönemlerini andıran bir süreçten geçmektedir. Şüphesiz ülkemizin demokrasi ve özgürlükler sorunu bugüne ait bir sorun değildir. Hukukun çiğnendiği, özgürlük alanlarının her gün biraz daha daraltıldığı bir ortamda suskun kalmamız mesleğimizin itibarıyla ve içinde yaşadığımız topluma karşı taşıdığımız sorumluluğu bağdaşmayacaktır. Mesleğimizin ve ülkemizin yararına olan her durumda gerek baromuz gerekse kardeş hukuk dernekleri ile eşgüdüm içerisinde ve tam bir oydaşma ile faaliyet yürütmeye hazırız."

HAKSIZLIĞA UĞRAYANIN YANINDA OLALIM

Toplumun adalete olan referansını kaybettiğinin altını çizen Bursa Barosu Başkanı Avukat Ekrem Demiröz, haksızlığın kimin başına gelirse gelirsin toplumun reaksiyon vermesi gerektiğini söyledi. Baro Başkanı Demiröz, şöyle devam etti: "Yargının halini ya da başkalarının ürettiği haksızlıkları eleştirmenin yanında biraz da aynayı kendimize tutmalıyız. Korkarım hepimiz adalete olan referanslarımızı kaybetmiş durumdayız. Ülkede tüm insanlar kendi dertleri üzerinden adalet arıyorlar. Kuyularımızın dibinde çırpınıp duruyoruz, kuyu ağzının izin verdiği ölçekte gördüğümüz mavi parçacığın tamamını gökyüzü zannediyoruz, oysa hepimizin yeryüzüne çıkmamız lazım gökyüzünü bir bütün olarak görmemiz için. Eğer bizim ya da yakınımızın başına bir haksızlık geldiğinde gösterdiğimiz tepkinin, kopardığımız kıyametin hiç olmazsa binde birini aynı haksızlığın bir başkasının başına geldiğinde göstermiyorsak adalet duygusunu kaybetmişizdir. Hukukçularız, düşmanımızın bile adil yargılandığı hak ediyorsa düşmanımızın dahi hakkını aldığı bir Türkiye için mücadele etmek zorundayız. Belki hepimizin zihinsel arındırmaya ihtiyacı var. Bu ülkede bir kişinin başına bir haksızlık geldiğinde 'bu haksızlık hepimize yapılmıştır' dediğimiz gün bu ülkenin şansı olabilir. Bu şansı oluşturacak da hukukçular, özellikle avukatlardır. Gerçekten ülkenin bize ihtiyacı var. Kaybettiğimiz adalet duygusunun ve güven yitiren yargının yeniden inşası için avukatlara ihtiyacı var bu ülkenin."

İftar yemeğinde Ahenk Hukuk Derneği eski başkanı Avukat Ali Hasdemir ile Bursa Barosu Stajyer Avukat Temsilcisi Deren Özkul da kısa birer konuşma yaptı. CİHAN