Barış Pehlivan için uğraşanlar parmaklarını dahi kıpırdatmıyor

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Perşembe, Ağustos 17 2023
Korkusuz gazetesi yazarı Memduh Bayraktaroğlu, hukuksuz Hizmet Hareketi soruşturmaları kapsamında verilen 10 yıl hapis cezasının Yargıtay tarafından onanması üzerine Manisa Merkezefendi Devlet Hastanesi’nde görevli 8 doktordan oluşan heyetin verdiği ‘cezaevinde kendi başına hayatını idame ettiremez’ ama ‘cezaevinde kalabilir’ yazılı skandal rapor üzerine 86 yaşındaki yatalak hasta Mustafa Said Türk’ün cezaevine gönderilmesine isyan etti. Gazeteci Barış Pehlivan’ın cezaevine atılmaması için kendisinin de içinde olduğu muhalif gazetecilerin mücadele ettiğini söyleyen Memduh Bayraktaroğlu, Mustafa Said Türk için ne muhalif gazetecilerin ne de muhalif siyasetçilerin parmaklarını dahi kıpırdatmadığına dikkat çekti.

TR724'te yer alan habere göre Manisa’da 10 yıl hapis cezası Yargıtay’da onanan ve 8 doktordan oluşan hastane heyetinin ‘cezaevinde kalabilir’ raporu üzerine infaz erteleme başvurusu reddedilen 86 yaşındaki yatalak hasta Mustafa Said Türk’ün jandarma gözetiminde sağlık ekipleri tarafından sedyeyle bir saat uzaklıktaki İzmir Menemen R Tipi Cezaevi’ne götürülmesine tepkiler sürüyor.

Korkusuz yazarı Memduh Bayraktaroğlu Youtube kanalında yaptığı yayında Mustafa Said Türk’ün cezaevine gönderilmesine isyan etti. Parmağını dahi kıpırdatamayan yatalak hasta Mustafa Said Türk’e ‘cezaevinde kalabilir’ raporu veren doktorlara ve infaz erteleme talebini reddeden yargıçlara tepki gösteren Bayraktaroğlu şu ifadeleri kullandı:



‘‘RUHUNU TESLİM ETMEK ÜZERE OLAN BİR KİŞİ CEZAEVİNE GÖNDERİLDİ’’

‘‘8 tane doktor imzasıyla 86 yaşındaki Mustafa Said Türk için cezaevinde yatabilir raporu verildi. 8 doktor tarafından. Adam yatalak, hoş olmayacak inşallah ailesi bana gücenmez, adamın cezaevinde kadavrası yatıyor. Kadavra nedir, parmağını dahi kıpırdatamayandır. Yani ruhunu teslim etmek üzere olan biri ‘cezaevinde kalabilir’ raporuyla cezaevine kondu. Bunlar Türk doktorları, bir de bunlar gibi Türk savcıları, Türk yargıçları var. Üstüne basa basa söylüyorum. Türkiye Cumhuriyeti’nin yargıçları değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin savcıları da değil, Türkiye Cumhuriyeti hekimleri de değil bunlar. Bunlar sadece sıradan Türk hekimleri, Türk yargıçları, Türk savcıları. Bunlar ‘Rabbena hep bana’, bunlar emir kulları. Bunlarda insanlık var mı ne insanlığı. Hipokrat yemini mi? Ne yemini. O yemin bana daha çok para ver falan mı? Bana daha çok makam mevki ver falan mı? O zaman o yemini hatırlarlar. ‘İnsanlık yap, insanların canlarını kurtar’. Öyle bir yemin yok, büyük ihtimalle hiç duymam

Bu haberler de ilginizi çekebilir