Müezzinoğlu, CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu'nun '2014-2015 yılları arasında sosyal medyada mesaj yayınladığı gerekçesiyle Bakanlığınızdaki personel hakkında soruşturma açılmış mıdır?' sorusuna cevap verdi.
Kamu görevlilerinin sosyal medyada yayınladıkları sadece hakaret içerikli mesajlarla ilgili olarak soruşturma açıldığını belirten Müezzinoğlu, 2014 yılında Uşak İl Halk Sağlığı Müdürlüğü'nde görevli bir veri hazırlama ve kontrol işletmeninin sosyal medya üzerinden Cumhurbaşkanı ve eski Başbakanlar hakkında somut bir bilgi ve belgeye dayanmayan, doğruluğu sübuta ermemiş, hakaret içerikli bir takım iddia ve suçlamaların yer aldığı yazı ve resimleri beğendiği/onayladığı ve üye arkadaş grubuyla (mesai saatleri içinde ve mesai saatleri dışında) paylaştığı iddiası ile ilgili yapılan inceleme sonucunda, veri hazırlama ve kontrol işletmeninin (eski-yeni) başbakanlara hakaret ettiği, ayrıca anılan suçlamaların kamu görevlisi olan başbakanların görevlerinden dolayı yapıldığının anlaşılması üzerine disiplin cezası ile tecziyesi önerildiğini aktardı.
Söz konusu fiillerin Türk Ceza Kanunu'nun 125. maddesindeki 'Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden ya da yakıştırmalarda bulunmak veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır' hüküm kapsamında değerlendirildiğini bildiren Müezzinoğlu, "Uşak Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulması gerektiği kanaatine varılmıştır." dedi.
Müezzinoğlu, soruşturma açılan Bakanlık personelleri ile ilgili şu bilgileri paylaştı: "2014 yılında İzmir Kuzey Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği'nde görevli bir veri hazırlama ve kontrol işletmeninin sosyal medya üzerinden, Sayın Başbakan'a yönelik hakaret içerikli yazı ve fotoğrafları paylaştığı, paylaşımları mesai saatleri içerisinde yaptığı, ayrıca sözlü olarak hükümete ve üyelerine hakaretlerde bulunduğu iddiası ile ilgili olarak yapılan inceleme sonucunda, bir siyasi partiyle ilgili yanlış anlaşılmaya ve yorumlanmaya müsait ifadeyi/haberi paylaşıldığı anlaşılmış olup, veri hazırlama ve kontrol işletmeninin yanlış anlaşılma ve yorumlara fırsat verilmemesi ve daha dikkatli olması konusunda, yazılı olarak ikaz edilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
2014 yılında İstanbul Kartal Yakacık Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi'nde Barkod bölümünde çalışan bir taşeron firma işçisinin sosyal medyada Sayın Başbakan hakkında hakaretvari paylaşımları olduğu iddiası ile ilgili yapılan incelemede, taşeron işçisinin hastanedeki görevi sırasında kullandığı üç adet masaüstü bilgisayar incelendiğinde, hastane otomasyon sistemindeki internet filtreleme programı nedeniyle bu bilgisayarlardan sosyal paylaşım sitelerine giriş yapılamadığı tespit edilerek tutanak altına alınmıştır.
Evindeki bilgisayardan ve cep telefonundan girdiğini beyan etmesi ayrıca şifresinin eşi tarafından kullanılmış olabileceğini belirtmesi nedeniyle, özel bilgisayar ve cep telefonuna el koyma ve arama yetkisinin sağlık denetçilerine verilmemiş olması, bu yetkinin ancak Cumhuriyet Savcıları ile Sulh Ceza Hakimleri'ne verilmiş bir yetki olması ve ayrıca kamu görevlisi (devlet memuru) sıfatının bulunmaması ve ayrıca hakaret suçunu işlediğine dair net hukuki deliller olmaması nedeniyle, hakkında yapılacak bir işlemin olmadığı kanaatine varılmıştır. Öte yandan hesabına 2014 yılı Mart ayı içinde giriş yaparak hakaret içeriği taşıyan yorum, resim, fotoğraf ve karikatürleri kimin ya da kimlerin koyduğunun tespitinin ancak Cumhuriyet Savcılığı marifetiyle mümkün olacağı düşünüldüğünden, raporun bir örneğinin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesinin uygun olacağı kanaatine varılmıştır.
Muğla Fethiye Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi'nde görevli bir dişhekiminin sosyal medya üzerinden Sayın Başbakan'a hakaret ettiği iddiası ile ilgili olarak 2014 yılında yapılan inceleme sonucunda, söz konusu sosyal medya paylaşımının 2010 yılında yapılmış olması sebebiyle disiplin yönünden zamanaşımı söz konusu olduğundan idarece herhangi bir işlem yapılmasının mümkün olmadığı, kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret suçu konusunda asıl karar vericinin hukuk kurumu olması sebebiyle idarece kamu görevlisine hakaret suçu taşıyıp taşımadığının değerlendirilmesi amacıyla bu hususun Cumhuriyet Savcılığı'na bildirilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
2014 yılında Konya Faruk Sükan Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi'nde görevli bir tıbbi sekreterin sosyal medya hesabından Sayın Başbakan'a hakaret ederek kamu görevlisine hakaret suçunu işlediği konusu ile ilgili olarak, sağlık denetçisince yapılan çalışmalar sırasında aynı konuda Konya İli Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği tarafından inceleme yapıldığı ve disiplin cezası verildiği, ayrıca adli açıdan devlet büyüklerine hakaretten Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulduğu, dosyanın halen Konya 6. Sulh Ceza Mahkemesi'nde davasının sürmekte olduğu tespit edilmiştir. İdari yönden inceleme yapılarak gereken ceza verilmiş olduğundan ve ayrıca kişi hakkında dosya adli yönden de işleme konulduğundan, bu aşamada denetçiliğince yapılacak bir işlemin bulunmadığı belirtildiğinden dosya işlemden kaldırılmıştır.
İzmir İl Sağlık Müdürlüğü 112 il ambulans servisinde çalışan bazı personelin sosyal medyada hükümet aleyhinde paylaşımları olduğu konusu ile ilgili inceleme yapmak üzere 02 Şubat 2015 tarihinde sağlık denetçisi görevlendirilmiş olup, söz konusu inceleme devam etmektedir."
CİHAN