Bahçeli'ye cevap gecikmedi: Arkanızda mafyalar olabilir, bizim arkamızda halk var

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Salı, Ekim 31 2023
HEDEP Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, TBMM Başkanvekili Celal Adan'ın HEDEP'li Sırrı Sakık'a ettiği küfre sahip çıkan MHP lideri Devlet Bahçeli'ye, "Biz grup olarak böyle bir başkanvekilini tanımıyoruz. Haddinizi bilin. Sizin arkanızda mafyalar olabilir, bizim arkamızda halk var" yanıtını verdi.

Tuncer Bakırhan'dan Adan'ın küfrünü savunan Bahçeli'ye sert yanıt: Sizin arkanızda mafyalar olabilir, bizim arkamızda halk var
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP) Eş Genel Başkanı Tuncel Bakırhan, HEDEP'in TBMM Grup Toplantısı'nda gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Bakırhan, şunları söyledi:

“Yine cezaevindeki bin bir türlü baskı ve zulme rağmen umut, özgürlük ve adalet diyen ve bize büyük güç ve destek veren sağlayan cezaevindeki yoldaşlarımı da saygıyla selamlıyorum. Cumhuriyetin kuruluşu üzerinden 100 yıl geçti. Cumhuriyet kurulduğu günden bu yana 100 yıl atlattık. Maalesef cumhuriyet biz Kürtler, Aleviler ve emekçiler için başarılı bir sınav vermedi. Yüzyıllık cumhuriyet döneminde eşitlikten, adaletten, insanca yaşamdan, barıştan bahsetmek çok mümkün değil. Bu nedenle cumhuriyetin 100 yılı biz ötekileştirilenler için gerçekten zor bir yüzyıl oldu. Şimdi sizinle birlikte burada cumhuriyetin 100 yıllık muhasebesini yapıp cumhuriyetten elimize ne kaldığını hep birlikte görelim.

'CUMHURİYETİN YÜZYILI ONLARCA KATLİAMLA GEÇTİ'

Cumhuriyetin yüzyılında yüzyıllardır devam eden Kürt-Türk kardeşliği aslında çok büyük darbeler yedi. Bu, Kürt-Türk ilişkilerinin zedelenmesi tüm ülkenin tamamının yaşamına acı, yokluk, savaş olarak yansıdı. Birçok yıkımlara yol açtı. Cumhuriyetin yüzyılı darbelerle geçti. Aynı zamanda büyük katliamlarla da geçti. Cumhuriyetin yüzyılı içerisinde başta Şeyh Sait, Koçgiri, Zilan, Dersim, Maraş, Gazi, Sivas, Roboski, Ankara Gar, Suruç ve en sonda Antep’te Beybahçe’de adını daha sayamadığımız onlarca katliamla geçti. Cumhuriyetin birinci yüzyılı maalesef farklılıkları tek tip vatandaş yapma dayatmasıyla geçti. Kürdün dilini, kimliğini inkarla geçti. Kürdün köyünü yakmakla, yaylalarını yasaklamakla geçti. Kürdü yerinden yurdundan etmekle geçti, ölümle, zindanla, ölümle, sürgünlerle geçti. On binlerce faili meçhul cinayetlerle darbelerle ve son yaşadığımız OHAL rejimi ve kayyımlarla geçti.

'CU

Bu haberler de ilginizi çekebilir