MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, gündemdeki gelişmelere ilişkin yazılı bir açıklama yaptı.
Suriye'deki HTŞ yönetimi ile SDG arasında imzalanan anlaşmaya ilişkin "Suriye ile PYD/YPG anlaşmasıyla mühim bir eşik aşıldı, siyasi-toprak bütünlüğü tescillendi" dedi.
'KURUCU ÖNDER' YANITI
Bahçeli, Abdullah Öcalan için daha önce kullandığı "PKK'nın kurucu önderi" ifadesiyle ilgili tartışmalara da yanıt vererek "PKK’yı kuran ve kumanda eden teröristbaşı Abdullah Öcalan, aynı zamanda örgütün kurucu önderidir. Kim ne derse desin aleni ve aşikâr gerçek budur" dedi.
"SİLAH TESLİMİ ERTELENEMEZ"
Cumhuriyet'te yer alan habere göre Öcalan'ın 27 Şubat'ta PKK'ye yaptığı çağrıyı hatırlatan Bahçeli şöyle devam etti:
"PKK’nın ise derhal ve hiçbir şart ileri sürmeksizin 27 Şubat çağrısı doğrultusunda kongresini toplayarak feshini kararlaştırması, kanlı silahların teslimini bir an evvel yapması ertelenemez ve geciktirilemez bir gündem konusudur. Ülkemiz aleyhine beşinci kol faaliyeti yapan ücretsiz ajan provokatörlerin saptırmaları ve suyu bulandırma çabaları devamlı ilerleyiş halinde olsa da, malum ve vaki gerçek YPG/PYD/(SDG)’nin kendini feshederek silah bırakmış olmasıdır."
DEM ZİYARETİ: ARKADAŞLARIM ŞAHSIMI ARATMAYACAK
Bahçeli, DEM Parti'den gelecek hafta MHP'ye yapılacak ziyaret için de "Hiç kuşkusuz DEM Parti heyetinin Milliyetçi Hareket Partisi’ne yarın gerçekleştireceği ikinci ziyaretinde de olmayı ve karşılık görüş alışverişinde bulunmayı arzu ederdim. Fakat partimizi temsilen görevlendirilen arkadaşlarım inanıyorum ki şahsımı aratmayacaklar, düşüncelerimizi berrak ve temiz bir mizaçla muhataplarına anlatacaklardır. Bu vesileyle değerli dava arkadaşlarımı ve DEM parti heyetini selamlıyor, terörsüz Türkiye seferberliğimiz kutlu olsun diyorum" ifadelerini kullandı.
HEDEF YİNE CHP: MHP DİKKATE ALMAYACAK
CHP'yi de hedef alan MHP lideri "CHP’nin ve yandaş televizyon kanallarının terörsüz Türkiye hedefini sabote etme gayesi, diyalog kanallarını baltalama gayreti maalesef gözle görülecek kadar açıktır ve açıktadır. Dil ve üslup çoraklığıyla birlikte fikri ve siyasi çarpıklık CHP’yi Türkiye’nin karşısında sivrilen bozguncu bir odağa dönüştürmüştür. Bu nedenle CHP yönetimi aklıselim çizgiye gelmedikçe, maşeri vicdanın kabulleneceği makul ve muhterem bir siyaset ahlakına sahip olmadıkça Milliyetçi Hareket Partisi tarafından dikkate ve itibara alınması söz konusu olmayacaktır" ifadelerine yer verdi.