Başvuruya konu olayda; Hizbut Tahrir’e üye oldukları gerekçesiyle haklarında açılan davada verilen mahkumiyet kararı kesinleşmesine rağmen bireysel başvuruda bulunmayan başvurucular, daha sonra aynı konuya ilişkin AYM’nin verdiği bir ihlal kararını emsal göstererek ağır ceza mahkemelerinden ‘yeniden yargılanma’ talep ediyorlar ancak bu talepleri ‘gerekçesiz’ olarak reddediliyor.
Bu karar üzerine sanıklar bu kez AYM’ye bireysel başvuruda bulunuyor. Başvurucularla ilgili AYM, başvurunun daha önce ihlal verdiği aynı konuya ilişkin olduğunu ve kendisinin başka kişilerle ilgili olsa bile aynı konuda verdiği kararının sonuçlarının başvurunun reddi sebebiyle giderilmediğini belirterek, başvurucuların adil yargılanma haklarının ihlaline karar veriyor.
Gökhan Güneş, söz konusu kararı şöyle yorumluyor: “Peki bu karar ne anlama gelmektedir? Bu kararlar birlikte AYM, şimdiler başta Bylock ve diğer kriterlerle ilgili kendisinin ve AİHM’in verdiği Özdemir, Akgün, Taner Kılıç ve Nazlı Ilıcak vb. kararları gerekçe gösterilerek yapılacak başvurularda yeniden yargılanma yolunu açmış; bu yıl içinde açıklanması beklenen ve daha kapsamlı olan Yalçınkaya kararıyla ilgili de AİHM’e çok önemli bir fırsat sunmuştur. AYM’den beklenen, aynı içtihadını benzer başvurularda da devam ettirmesi ve bu kararın “adamına göre” verilmiş bir karar olmadığını herkese göstermesidir.”