İzmir'de görülen ve kamuoyunda "askerî casusluk" olarak bilinen, aralarında muvazzaf askerlerinde bulunduğu 357 sanıklı, askerî bilgi ve belge ele geçirme davasında mütalaasını açıklayan Savcı Ali Ertan, örgüt suçlamasıyla ilgili Bilgin Özkaynak ve en üst rütbeli asker Donanma Komutanı Oramiral Veysel Kösele'nin de aralarında bulunduğu 355 sanığın beraatini talep etti. Sadece fiziki belge bulundurma suçlamasından (TCK 334/1) ise sanıklar Narin Korkmaz ve Safiye Köten'in cezalandırılmasını istedi.

İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davaya devam edildi. Mahkeme Başkanı Orhan Kızıltaş, soruşturma sürecinde görev yapan polisler Yusuf Usşen ve Ali Bekar'ın, avukatları aracılığıyla dilekçe göndererek davaya katılma talebinde bulunduğunu belirtti. Sanık avukatları, katılma talebinin davayı uzatma amacı taşıdığını savunarak bunun reddini talep etti. Mahkeme Başkanı Kızıltaş, iki polisin talebini davada tanık olarak dinlenmeleri, müşteki sıfatlarının bulunmaması ve suçtan zarar görme olasılıkları olmaması sebebiyle reddetti. Daha sonra Savcı Ertan tarafından hazırlanan mütalaanın esas kısmının, Zabıt Kâtibi Hatice Astepe tarafından okunmasına geçildi.

SAVCI ERTAN: ÖRGÜT DELİLİ YOK

Mütalaada, sanıklar arasında örgüt bağına ilişkin delil bulunmadığı ve dijital materyallerdeki delillerin de örgüt delili olmadığı belirtildi. Sanıklarda ele geçirildiği öne sürülen "Pandora" ve "Bycasus" gibi dijital materyallerde adlarının yazılı olmasının, kişisel verilerin onlar tarafından kaydedildiğinin delili olamayacağı, dijital ortamlara herkesin kayıt yapabileceği, bilgisayar kullanmayı bilen herkesin dijital materyalleri değiştirebileceği mütalaada yer aldı. Savcı Ertan, TSK personelinin askeriyeden çıkardığı iddia edilen belgelerin eğitim ve sınavlara hazırlanmaya yönelik olduğu, bu sebeple "belge ele geçirmek" kastıyla bulundurduklarına ilişkin kanıt olmadığı, suç unsuru olsa bile askerî mahkemelerin görevli olması gerektiği değerlendirmesini yaptı. Sanık Özkaynak'ın Sapanca ve Marmaris'teki adreslerindeki aramanın savcının talimatındaki zamanda yapılmadığı, bu sebeple CMK'ya göre delil kabul edilemeyeceği şeklinde görüş bildirdi. Ertan, örgüt yöneticileri olduğu iddia edilen Bilgin Özkaynak, Coşkun Başbuğ, Safiye Köten, Narin Korkmaz, Hakan Oğuzhan, Onur Süer, Mehmet Aksu, Engin Karatekin, Engin Çırakoğlu, Bülent Akbaş ve Bülent Acar'ın da aralarında bulunduğu bütün sanıkların, örgüt suçlamasından tek tek beraatlerini istedi. Bazı asker sanıklara yöneltilen, "askerî itaatsizlik" kapsamına giren suçlamalarla ilgili dosyalarının ise askerî savcılığa gönderilmesini talep etti. İkinci iddianamede de kişisel verileri kaydetmekle suçlanan sanıklar için delillerin hukuka uygun toplanmamasını gerekçe göstererek beraat istedi.

Sanıklar Köten ve Korkmaz'ın, onlarda ele geçirilen fiziki belgelerden dolayı TCK 334/1 kapsamında cezalandırılmasını, ceza almaları durumunda yattıkları sürenin cezadan düşürülmesi talep edildi.

Dava kapsamında bugüne kadar yakalanamayan sanık Necdet Kılıç'ın dosyasının ayrılarak, başka esasa kaydedilmesi de talep edildi.

Hukuka aykırı işlemlerle ilgili de sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunulması istendi.

Mütalaanın ardından duruşmaya ara verildi.

VAKANIN GEÇMİŞİ

Askerî bilgi ve belgeleri ele geçirme soruşturması, 10 Ağustos 2010 tarihinde İzmir Emniyeti'ne, üniversitede okuyan genç kızların üst düzey bürokratlara para karşılığında pazarlandığı ihbarıyla başladı. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'nın koordinasyonunda yaklaşık 1,5 yıllık takibin ardından, kadınları kullanarak askerî belgeleri ele geçirdiği iddia edilen suç örgütüne yönelik operasyonların, ilki 10 Mayıs 2012'de düzenlendi. Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından dokuz ilde eşzamanlı yapılan ilk operasyonda, dokuzu muvazzaf asker 26 kişi gözaltına alındı. Daha sonra 50'si muvazzaf 51 kişi hakkında gözaltı kararı çıktı. İlk dalgada suç örgütünün yöneticileri olduğu iddia edilen üniversite öğrencisi Narin Korkmaz ile marina sahibi işadamı Bilgin Özkaynak, tutuklananlar arasında yer aldı. Giderek genişleyen ve altı dalga halinde yapılan operasyonlar sonucunda şüpheli sayısı 357 kişiye yükseldi. 49'u muvazzaf 79 kişi tutuklandı. Suç örgütünden ele geçirildiği iddia edilen belgelerde bürokrat, devlet adamı, asker ve MİT mensubu yüzlerce kişiye ait fişleme bilgileri bulundu. Sanıklar hakkında 2 yıl ile ömür boyu arasında değişen hapis cezaları istendi. Tutuklanan ancak daha sonra itiraz sonucu serbest bırakılan şüpheliler arasında en üst rütbeli asker, Donanma Komutanı Oramiral Veysel Kösele olmuştu. TMK 10. maddeyle görevli İzmir 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde Nisan 2013'te başlayan dava, özel yetkili mahkemelerin kapatılmasıyla HSYK tarafından İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesi'ne verildi. İlk kez 7 Nisan 2014 tarihinde 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilerleyen günlerinde, tutuklu sanıkların tamamı tahliye edildi.

SORUŞTURMADA GÖREV ALAN POLİSLER TUTUKLANDI, SAVCI VE HAKİM AÇIĞA ALINDI

Daha sonra bu davanın soruşturmasında görev yapan polislere operasyon yapılarak, aralarında İzmir eski İl Emniyet Müdürü Ali Bilkay'ın da bulunduğu 27 kişi tutuklandı. Davada kararın açıklamasına birkaç gün kala Eskişehir'de görevli Soruşturma Savcısı Zafer Kılınç ve dosyada bazı tutuklama kararlarının altına imza atan Hakim Serdar Ergül de HSYK 2. Dairesi tarafından açığa alındı. CİHAN