Aşırı sağcı AfD göçmenler için kitlesel sınır dışı istiyor

Cumartesi günü Saksonya eyaletinin Riesa kentinde yapılan Almanya için Alternatif (AfD) Partisi'nin konferansında, parti yetkilileri Almanya'nın sınırlarını kapatma, Rus gazını satın almaya devam etme ve Avrupa Birliği'ni (AB) fiilen parçalama planlarını açıkladı.

SHABER3.COM

Alman medyasına göre, partinin üzerinde uzlaştığı manifestoda, Paris İklim Anlaşması'ndan çıkma, Euro kullanımına son verme ve yeni bir eyaletler konfederasyonu kurma gibi maddeler yer alıyor.

AfD lideri Alice Weidel, kamuoyu önünde "yeniden göç ettirme" ifadesini kullanarak, göçmen kökenlilerin kitlesel "dönüşü" yani "sınır dışı edilmeleri" anlamına gelen bu kavramı açıkça dile getirdi. Konferans sırasında Riesa'da binlerce AfD karşıtı gösterici, toplantının yapıldığı salona erişimi engellemek için protesto düzenledi.

Weidel, kürsüye çıktığında dışarıdaki eylemcileri "solcu çete" olarak tanımladı ve delegelere "büyük boyutlu geri göndermelerden" söz etti. "Size karşı dürüst olmalıyım: Buna yeniden göç ettirme deniyorsa, öyle olacaktır: Yeniden göç ettirme," dedi.

Geçen yıl, üst düzey AfD yetkililerinin neo-Nazi geçmişi bulunan Avusturyalı aşırı sağcı Martin Sellner ile birlikte "yeniden göç ettirmenin" tartışıldığı bir toplantıya katıldığının ortaya çıkmasından sonra, ülke genelinde parti karşıtı eylemler düzenlenmişti. Sellner, mülteciler, oturum hakkı bulunan bazı yabancılar ve "asimile olmayan" vatandaşların "yeniden göç ettirilmesinden" bahsediyordu.

Kamuoyu araştırmalarına göre AfD, Almanya'da ikinci parti konumunda. "Yeniden göç ettirme" kavramı Avrupa aşırı sağında ilgi görürken, bazıları yasal oturum sahiplerinin ülkeyi terk etmeye zorlanmayacağını iddia ediyor. Karşıtları ise bu kavramın, alenen ırkçı bir kitlesel sınır dışı planı için kullanılan bir terim olduğunu söylüyor.

Alice Weidel'in seçimlerden haftalar önce bu terimi kullanması, AfD'nin öz güveninin arttığını ve daha da radikalleştiğini gösteriyor. Weidel ayrıca iktidara gelmeleri halinde rüzgar enerjisi tesislerini yıkacağını, AB'nin iltica sisteminden çıkacağını ve cinsiyet çalışmaları profesörlerini işten atacağını söyledi.

Almanya'daki kamuoyu araştırmalarına göre AfD, ülkenin doğusunda güçlü bir konumda ve geçtiğimiz günlerde yapılan bölgesel seçimlerde kazanımlar elde etti. Ancak diğer partilerin işbirliği yapmayı reddetmesi nedeniyle AfD'nin iktidara gelmesi düşük bir ihtimal.

AfD'nin bazı kesimleri, iç istihbarat kuruluşlarınca "aşırı sağcı aşırılık yanlısı" olarak sınıflandırılıyor. Geçen yıl AfD'deki aşırılıkçıların göz bebeği Björn Höcke, Nazilerin SA milislerinin yasaklı sloganı "Alles für Deutschland" dediği gerekçesiyle iki kez para cezası aldı. Daha önce tarih öğretmenliği yapan Höcke, bunun "günlük dile ait bir ifade" olduğunu söylemiş ve kökenlerini bilmediğini savunmuştu.

Riesa'da yapılan konferansta bazı delegelerin, "Alles für Deutschland" sloganıyla kulağa neredeyse aynı gelen "Alice für Deutschland" sloganları atması da dikkat çekti. AfD'li isimler sıklıkla taraflı medya ve kurulu düzen tarafından "şeytanlaştırıldıklarından" şikayet ediyor.

Alice Weidel'in eş başkanı ve şimdi başbakan adayı olduğu parti, birçok fırtınayı atlattı ve ulusal çapta yapılan kamuoyu yoklamalarında oyu yüzde 20 ve üzerinde seyrediyor. Daha önce Goldman Sachs'ta çalışan Weidel, partinin sert yanlarını törpülemeye çalıştı. Ancak AfD'ye şiddetle karşı çıkanlar, Weidel'ın partinin görünmesini istemediği yanlarını örtmeye çalışan bir "incir yaprağı" ya da "kuzu postundaki kurt" olarak tanımlıyor.

Weidel, Elon Musk'ın sahibi olduğu X platformunda partiye tam destek verdiği söyleşiden sonra kendisine dönen spot ışıklarının tadını çıkartıyor. Weidel'ın söyleşi sırasında, Adolf Hitler'in "aslında bir komünist" olduğunu söylemesi kınanmıştı. Parti, geçmişte olduğu gibi bir kez daha Nazi revizyonizmiyle suçlandı. Björn Höcke de bir zamanlar Almanya'nın Nazi geçmişini ele alma biçiminin "180 derece değişmesi" çağrısı yapmıştı. AfD'nin eski eş başkanlarından Alexander Gauland da Nazi dönemini "sadece 1000 yıldan uzun Almanya tarihindeki bir kuş pisliği" olarak tanımlamıştı.

Ancak AfD'nin kurulu düzen ve göç karşıtı söylemi, 23 Şubat'ta sandığa gidecek Almanya'da destekçi buluyor.
<< Önceki Haber Aşırı sağcı AfD göçmenler için kitlesel sınır... Sonraki Haber >>
ÖNE ÇIKAN HABERLER