Gül ile Davutoğlu’nun ‘içinde bulundukları şartları’ çok iyi bildiğini ve hukuklarını gözetmeye gayret ettiğini ifade eden Arınç, “Onların yaşadıklarını Türkiye'de başkaları yaşasaydı daha farklı tepkiler verirlerdi” dedi.
Arınç, kendisiyle ilgili hayat hikayesinin anlatıldığı kitapla ilgili konuşurken son dönemdeki tartışmalara da değindi.
"Benim, bu yaşımdan sonra genel başkana bağlı olmaktan başka bir seçeneğim yok"
-(11'inci Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve eski başbakanlardan Ahmet Davutoğlu'nun yeni parti kurma hazırlığı içeresinde olduklarına ilişkin iddialar) Bugün bunlar çok yazılıp konuşuluyor. Ben AK Partiliyim ve AK Partili olmaya devam edeceğim. Ben onların içerisinde bulunduğu şartları çok iyi bilen ve onların hukukunu gözetmeye çok gayret eden bir insanım. Onların yaşadıklarını Türkiye'de başkaları yaşasaydı daha farklı tepkiler verirlerdi. Ben herkesin hem özel hayatına hem kişiliğine saygı duyulmasını istiyorum. Bu partide en küçük hizmeti yapmış olandan en büyük hizmetleri yapmış olanlara kadar, reddedilmeden, üstü kapatılmadan, trollerin ağzında parçalanmaya götürülmeden herkese kucak açılması ve onlara değer verilmesini arzu ediyorum. Bu yapılmazsa bu dedikoduların arkası kesilmez. Herkes her şeyi söyler. Ben arkadaşlarımı seviyorum. Ben AK Parti'den kim ayrıldıysa arkasından 'Oh oldu, ne iyi oldu da gittiler' dememiş bir insanım. Affetmeyeceğim bir tek şey var; AK Parti'nin karşısında bir başka parti kurup da, onunla AK Parti ile mücadele etmeye yeltenmeleri affedilecek bir şey değildir. Ama ayrılmıştır, AK Parti'ye olan küskünlüğü oluşmuştur. Ama kendi değerini muhafaza etmiştir, buna saygı duymalı. Ve onların AK Parti ile bütünleşmesini temin edecek tedbirler alınmalıdır. Benim, bu yaşımdan sonra artık bana bu şerefleri bahşeden partiye ve Genel Başkana bağlı olmaktan başka bir seçeneğim yok ve bunu da şerefle taşıyacağım.