Avrupa Parlamentosu (AP) Sivil Haklar, Adalet ve İçişleri Komisyonu heyeti, TBMM'de İçişleri Komisyonu ve Avrupa Birliği Uyum Komisyonu üyeleri ile ayrı ayrı bir araya geldi. İçişleri Komisyonu Başkanı Celalettin Güvenç, "Suriye'den kaynaklanan göçle ilgili tarihin en yoğun baskısı altındayız." dedi.

İçişleri Komisyonu Başkanı Celalettin Güvenç, komisyon üyelerini kabulünde yaptığı konuşmada, Avrupa ve Ortadoğu'nun ciddi sıkıntılarla yüz yüze olduğu bu dönemde toplantının sorunların çözümüne katkı sağlaması temennisinde bulundu. AB ile Türkiye'nin ortak sorunu olan göç meselesinde Türkiye'nin tüm yükümlülüklerini yerine getirmeye devam ettiğini vurgulayan Güvenç, "Suriye'den kaynaklanan göçle ilgili tarihin en yoğun baskısı altındayız." diye konuştu. Suriye'de son yaşanan gelişmeler dikkate alındığında Türkiye'nin yeni bir göç dalgasıyla da karşı karşıya olduğuna dikkati çeken Güvenç, bu durumun Türkiye'nin yanı sıra AB'yi de kaygılandırdığını ifade etti. Türkiye'nin Suriye politikasının başından beri çok tutarlı olduğunu anlatan Güvenç, bu ülkede yaşananlar nedeniyle Türkiye'ye yaklaşık 2 milyon 700 bin, Avrupa'ya da çok sayıda Suriyelinin geldiğini ve bu nedenle bu sorunun üzerine el birliğiyle gidilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Güvenç, Ege Denizi'nin göçmenlerin boğulduğu bir cinayet merkezi haline geldiğine dikkat çekerek, Yunanistan ve Bulgaristan ile teknik düzeyde çok yönlü bir işbirliği mekanizmasının kurulması için çaba sarf ettiklerini belirtti. Geçen yıl yaz aylarından itibaren AB'nin göç konusuyla karşı karşıya kalmasının ardından, Türkiye'nin kilit önemi nedeniyle taraflar arasında Göç Eylem Planı hazırlandığını hatırlatan Güvenç, planın en önemli unsurunun düzensiz göç konusundaki işbirliğinin yük paylaşımı üzerine inşa edilerek güçlendirilmesi olduğunu söyledi. Celalettin Güvenç, Türkiye ve AB'nin gerek eylem planı gerekse vize serbestisi konularında üzerine düşenleri yapması gerektiğini kaydetti.

AP Başkan Yardımcısı ve Komisyon Başkanı Sylvie Guillaume de Türkiye'de bulunan başta Suriyeliler olmak üzere sığınmacıların yüzde 80'inin kamp dışında çok zor şartlar altında kaldığına dikkati çekti. Ziyaretlerinde Türkiye'deki Suriyeliler için kullanılmak üzere sağlanacak 3 milyar avroluk fonun nasıl kullanılacağı masaya yatıracaklarını vurgulayan Guillaume, öte yandan denizlerde hayatını kaybeden çok sayıda mülteci olduğunu hatırlatarak, bu sorunun çözümünü de değerlendirmek istediklerini ifade etti.

AB Uyum Komisyonu Başkanvekili Şaban Dişli de AP Komisyonu üyelerini kabulünde komisyonun çalışmaları hakkında bilgi verdi. Türkiye'nin AB'ye tam üyeliği konusunun Türkiye'nin temel hedefleri arasında olduğunu belirten Dişli, ancak Fransa, Kıbrıs Rum Yönetimi gibi ülkelerin tavrı nedeniyle bazı fasılların açılamadığını dile getirdi. Geçen yıl yaşanan göç kriziyle Türkiye-AB ilişkisinde yeni bir yaklaşımın geliştiğini ifade eden Dişli, bu krizle başa çıkabilmek için yapılan çalışmaları hatırlattı. Rusya'nın Suriye'deki hava saldırıları nedeniyle yeni bir göç dalgasıyla karşı karşıya olduklarını vurgulayan Dişli, Türkiye'nin açık kapı politikasını sürdürdüğünü ancak AB, ABD ve batının Suriye'deki Rusya saldırılarını durdurması gerektiğini kaydetti.

Guillaume ise Türkiye'nin açık kapı politikası ve Suriyeliler için yaptığı çalışmaları hayranlıkla karşıladıklarını söyledi. AP'de Türkiye'nin üyelik tartışmalarına da değinen Guillaume, bu tartışmaları sonlandırmak için en iyi yolun adalet ve yargı konularında reformlara devam etmek olduğunu savundu.
CİHAN