Öyle ki Cumhurbaşkanı Erdoğan 2019’da yine EYT’nin gündemde olduğu bir dönemde, “Biz bunu yapmayacağız. Arkadaşlarıma söylüyorum. Beni bu yola asla teşvik etmeyin. Milletimin zararına olan bir şeye asla yokum. Seçim kaybetsek de yokum” diyerek konuyu kapatmıştı. Erdoğan, “Erken emekli olacak, çalışmaya devam edecek. Yani çift dikiş” diyerek de konuya karşı olduğunu dile getirmişti.
Ancak seçim yaklaştıkça konu yeniden gündeme getirildi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, zaman zaman konuya giriyor. Bu konuda bakanlıkta da çalışma var. Formüller üzerinde duruluyor. Dünyadaki uygulamalara bakılıyor. Bütçeye getireceği yük konusunda ise Hazine ve Maliye Bakanlığı değerlendirme yapıyor. EYT’liler Meclis’te AKP ve MHP yöneticileriyle görüşmeler yaptı. Dün de muhalefet partileri ile görüşmeler gerçekleştirdi. AKP Grup Başkanvekili Emin Akbaşoğlu, “5 adım” atacaklarına dair açıklamaları olduğunu belirterek, ilk dördünü şöyle sıraladı: “Asgari ücret, memur ve emeklilerin maaş artışı, 3600 ek gösterge, sözleşmelilere kadro.”
BEŞ MİLYONU İLGİLENDİRİYOR
Bunlar bittikten sonra EYT’nin gündeme geleceğini kaydeden Akbaşoğlu, “Bu konuyla ilgili ne yapacağımızın müjdesini 2022 yılı içinde bütün kamuoyuyla, EYT’li kardeşlerimizle paylaşacağız” dedi. İktidar bu yıl içerisinde 3600 ek gösterge ve sözleşmelilerin durumunu ele almayı planlıyor. Bu iki konu zaten memur toplu sözleşmesinde de bu yıl içerisinde ele alınacak konular arasında bulunuyordu. AKP yılın sonunda EYT konusunu gündeme getirmeyi ve seçime kadar da gündemde tutmayı hedefliyor. EYT konusu yaklaşık beş milyon yurttaşı ilgilendiren bir konu. Düzenleme yapılması halinde hemen emekli olabilecek durumda olan 700 bin ile 1 milyon arasında yurttaş var. AKP’nin açıklamasının ardından emeklilik bekleyen milyonlarca yurttaş yine “umutlandırıldı.” Çalışmakta olan işçiler beklenti içerisine girdi. Son günlerde işyerlerinde işçiler arasında temel konulardan birisi de bu. EYT’nin çıkıp çıkmayacağı, çıkarsa kimleri kapsayacağı konuşuluyor.
"İÇLER ACISI DURUMDAYIZ"
Akbaşoğlu’nun “2022 yılında bir açıklama yapılacağı” yönündeki sözlerini anımsatan Özüpak, şöyle devam etti:
“Dokuz yıldır bu işin içindeyim. Direk aklıma gelen düşünce şu: 2022 yılı sonunda bir açıklama yapılacaksa bu yasallaşacak mı? Haklarımız iade edilecek mi ? Yoksa bir seçim vaadi olarak sürüncemeye mi girecek ? Bir seçim yatırımı mı olacağız ya da 3600 ek gösterge gibi dört yıl mı bekleceğiz? Taşeronlar gibi bir parmak bal sürülüp de sonrasında ne haliniz varsa görün mü denilecek? Şubattayız. Aralık ayına kadar yine askıda mı kalacağız ? Ben bu açıklamaları samimi bulmadım. Eğer bu yasa bir gecede çıktıysa bir günde de iptali söz konusu.”