Resmi rakamlara göre 97, HDP'nin ise 128 kişinin öldüğünü açıkladığı Ankara'daki terör saldırısı, Kırşehir'de düzenlenen yürüyüşle protesto edildi.
Şehit Bekir Korkmaz Caddesi üzerindeki Eğitim Sen Kırşehir Temsilciliği önünde toplanan DİSK, KESK, TMMOB ve TTB sendika, sivil toplum kuruluşları (STK) ve siyasi parti üyesi grup, bir süre oturma eylemi yaptı. Ankara'daki terör saldırılarında hayatını kaybedenlerin isimlerinin okunduğu alandaki grup, Cacabey Meydanı'na kadar yürümek istedi. Çevik kuvvet ekipleri ve TOMA ile güvenlik önlemi alan polis, yürüyüşe izin vermedi. Gruptan bazı kişiler, izin verilmesi amacıyla Kırşehir Valiliği'nde görüşme yaptı.
Görüşmenin ardından grup, yürüyüşten vaz geçerek basın açıklaması gerçekleştirdi. Grup adına açıklamayı okuyan Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Kırşehir İl Temsilcisi Gürdoğan Aydın, Ankara'daki terör saldırılarının failleri bulunması ve hesap vermesini sağlayıncaya kadar susmayacaklarını belirtti. SES Kırşehir İl Temsilcisi Aydın basın açıklamasında şunları kaydetti: "10 Ekim'de Ankara'da Emek, Barış ve Demokrasi Mitingi için toplanmıştık. Saray'ın saltanatı uğruna aylardır dökülen kanlara dur demek, savaşa karşı, barışı savunmak için yollara düştük. Kamu emekçilerinin, işçilerin, halkların özlemlerini haykırmak, umutlarını yaşatmak için, kandan ve savaştan beslenenlere karşı 'Savaşa İnat, Barış Hemen Şimdi' demek için gelmiştik. Türkiye'nin dört bir yanından, emek, barış ve demokrasi taleplerimizi haykırmak için gelmiş, kadını erkeği, genci yaşlısı, barış türküleriyle birlikte halaya durmuştuk. Türkiye'nin göbeğinde, Ankara Garı'nın önünde, binlerce polisin gözü önünde patlattılar bombalarını. 128 canımızı aldılar aramızdan. Canımızdan can gitti, yüreklerimiz dağlandı. Annelerimizi, babalarımızı, kardeşlerimizi, arkadaşlarımızı, yoldaşlarımızı kaybettik. İki gündür yüreğimiz yanıyor, içimiz kanıyor. Üzgünüz, öfkeliyiz, yastayız ve isyan ediyoruz."
Patlama sonrasında kendilerinin canlarını kurtarmaya çalışırken, polisleri gaz bombaları ile üzerlerine salanların, sırıtarak 'güvenlik zafiyeti' yok dediğini belirten Aydın, şöyle devam etti: "Hiç kimse bize bu katliamın faili meçhul olduğunu söylemesin. Ankara'nın orta yerinde göz göre göre bombaları patlatanları, yakın tarihimizin en vahşi saldırısına göz yumanları biliyor, katillerin hepsini tanıyoruz. Katiller; diktatörlük heveslileri 7 Haziran seçimlerinde kursaklarında kaldığı için, ülkeyi kan gölüne çevirip, yaşanan ölümler üzerinden 'oy avcılığı' yapanlardır. Katiller; yarattıkları şiddet, korku ve katliam atmosferinde 'tek başına iktidar' olmak için ülkeyi ateşe atıp, kendilerini kurtarmaya çalışanlardır. Emek, barış ve demokrasi mitingimizi kana bulayanlara ve katliama seyirci kalanlara sesleniyoruz. Bütün vahşetinize, bütün şiddetinize, bütün katliamlarınıza rağmen eşit, özgür, demokratik bir ülkede bir arada yaşamı ve barışı savunmaktan asla vazgeçmeyeceğiz. Bizi korkutmaya, yıldırmaya, sindirmeye çalışanlara sesleniyoruz: Ne kadar saldırırsanız saldırın, korkmayacağız, yılmayacağız, unutmayacağız ve asla affetmeyeceğiz. Hepiniz döktüğünüz kanda boğulacaksınız! Kanlı ellerinizle işlediğiniz bütün suçlardan yargılanacak ve hesap vereceksiniz. DİSK, KESK, TMMOB ve TTB olarak katliamda kaybettiğimiz arkadaşlarımızı anmak, faşist katliamı protesto etmek için dünden itibaren üç gün yastayız. Bugün ve yarın bütün Türkiye'de grevdeyiz."
Sık sık sloganlarla kesilen basın açıklamasında, acılarının büyük, yaralarının derin olduğunu vurgulayan Aydın, "Katiller ve arkasındaki güçler bulunana kadar bize rahat yok" ifadelerini kullandı.
ÖDP İl Başkanı Şakir Şenol'un, "Buradan sessizce dağılıyoruz. Kamu çalışanları eylemlerine devam ediyor. Bugün zorunlu olmadıkça esnaftan alışveriş yapmıyoruz. Bugün yastayız. Bugün zorunlu olmadıkça çocuklarımızı okula da göndermiyoruz. Yarın saat 10.04'te Cacabey meydanında tekrar buluşuyoruz" çağrısından sonra guruplar olaysız şekilde dağıldı.
CİHAN