Ortadoğu’ya yönelik haberleriyle bilinen muteber haber sitesi Al Monitor, son altı ay içinde ticaret mahkemeleri ve sulh ceza mahkemeleri eliyle 2 bin kişinin kayyım olarak atandığını ve görevlendirilen kayyımlara 5 ila 100 bin TL arasında değişen maaşlar verildiğini yazdı. Haber analizde, ‘paralel bir devlet yapılanması’ suçlamasıyla yürütülen operasyonlar çerçevesinde, iktidar partisinin kırbacı haline gelen sulh ceza hakimliklerinin son iki senede öğretmen, akademisyen, işadamı, polis ve askerlerden oluşan 4 bin 11 kişiyi gözaltına aldığı kaydedildi. Yazıda, “Bu kişilerden 822’si tutuklanırken, aralarında holdingler, eğitim kurumları, hastaneler ve irili ufaklı işletmelerin de yer aldığı 350’den fazla şirketin yönetimine el konuldu. Bu şirketlere tamamı hükümet yanlısı 1.200 kayyım atandı.” denildi. Bütün bu gelişmelerin kayyımlığı Türkiye’de en gözde mesleklerden biri haline getirdiğine işaret eden Al Monitor, Kaynak Holding’e yapılan kayyım atamasının Google’da ‘Nasıl kayyım olunur?’ ve ‘Kayyım nasıl atanır?” aramalarını zirveye taşıdığını ifade etti. Yazıda şöyle denildi: “Anadolu Sulh Ceza Hakimliği Kaynak Holding’e kayyım olarak İmran Okumuş’u atadı. Mahkeme Okumuş’a görev yaptığı her şirket için aylık 5 bin lira maaş ödenmesini karara bağladı. Holding bünyesinde bulunan 19 şirket ve iki vakıf sayesinde 105 bin lira maaşa kavuşan Okumuş, dolaylı ilişkisi olan şirketlere de el konulmasıyla bir anda 129 bin lira maaşa kavuştu. Sulh ceza hakimliği sayesinde bir anda Türkiye’nin en çok kazanan CEO’su haline gelen Okumuş, sosyal medyada da en çok konuşulan isim haline geldi.”
Devlet zaten istediği şirkete el koyabiliyor
Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, yargı paketi tasarısında yer alan kayyım maddesiyle devletin istediği şirkete el koyacağı endişelerine ilişkin olarak, “Devlet zaten istediği şirkete el koyabiliyor.” dedi. Hürriyet’te yer alan habere göre Bakan Tüfenkci, “Arabanıza el koyabilir, tazminatını öder el koyar. Bu tasarı, kayyımların gerçek anlamda görevlerini yapabilmelerini, rahat çalışmalarını sağlayacak bir düzenleme. Birtakım tehditlerle, dava açarak kayyımların görev yapmalarının engellenmesi duracak. Bu düzenlemeyle devlet istediği şirkete el koyacak, kaygılarına katılmıyorum. Devlet bu yetki var diye onu da hemen kullanacak değil. Zaten şu anda da var olan yetkiyi kullanıyor. Ama haklı haksız olarak baktığımızda bu ihtimal şu anda da var. Yeni tasarı olsa da olmasa da var.” diye konuştu.