Hamas, İsrail, Almanya, Avrupa Birliği, ABD ve bazı Arap devletleri tarafından terör örgütü olarak sınıflandırılıyor.
Hollanda güvenlik makamları ile iş birliği
Abdülhamid El A., Muhammed B. ve İbrahim El-R.'nin Berlin'deki Federal Emniyet Teşkilatı (BKA) görevlileri tarafından gözaltına alındığı bildirildi. Federal Başsavcılık'tan yapılan açıklamaya göre, Nazih R. ise Hollanda polisinin çıkardığı Avrupa çapında geçerli tutuklama emri uyarınca Rotterdam'da tutuklandı.
Abdülhamid El A.'nın 2023'ün bahar aylarında Hamas'a ait bir yeraltı silah deposunun yerini tespit etmekle görevlendirildiği iddia ediliyor. El A'nın Ekim ayında Muhammed B. ve Nazih R. ile birlikte silahları aramak için Berlin'den birkaç kez seyahat ettiği, İbrahim El-R.'nin onlara destek olduğu öne sürülüyor. Şüphelilerin amaçlarının ise silahları Berlin'e getirmek ve Avrupa'daki Yahudi kurumlarına yönelik olası saldırılar için hazır tutmak olduğu iddiasına yer veriliyor.
Anayasayı Koruma Dairesi'nin Hamas imajı
Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser Hamas'ın 7 Ekim'de İsrail'de gerçekleştirdiği terör eylemlerine tepki olarak Hamas'ın Almanya'da faaliyet göstermesini yasakladı. Bakan, kısa bir süre önce Hamas üyesi olduğundan şüphelenilen dört kişinin tutuklanmasını tutumunun doğruluğunun bir teyidi olarak görüyor.
"İslamcı kesimi gözlem altında tutuyoruz"
İçişleri Bakanlığı'ndan yapılan ilk değerlendirmede, "İslamcı kesimi gözlem altında tutuyoruz. Yahudilerin korunması bizim en büyük önceliğimizdir. Yahudilerin hayatlarını ve İsrail devletinin varlığını tehdit edenlere karşı tüm anayasal araçları kullanıyoruz" ifadelerine yer verildi. Federal Adalet Bakanı Marco Buschmann da buna benzer ifadeler kullandı.
Dört terör zanlısının tutuklanması, Federal Anayasayı Koruma Dairesi Başkanı Thomas Haldenwang'ın Kasım ayı sonunda yaptığı tehdit analiziyle de örtüşüyor. Haldenwang, "Şu anda paralel krizler nedeniyle karmaşık ve gergin bir tehdit durumuyla karşı karşıyayız ve bu durum Hamas'ın işlediği barbarca suçlarla daha da kötüleşiyor" değerlendirmesinde bulunmuştu.
Yahudiler ile İsrail'e yönelik nefret
Anayasayı Koruma Dairesi çok farklı kesimleri izliyor ve normalde birbirleriyle çok az ilgisi olan ya da hiç ilgisi olmayan gruplar arasındaki kesişmeleri de gözlemliyor. Kurumun başkanı Thomas Haldenwang, kurumun uzmanlarının analizlerini özetlerken "Yahudi karşıtlığı ve İsrail düşmanlığı İslamcılar, Alman ve Türk aşırı solcular ve aşırı sağcılar ile aşırı Filistinli örgütlerin destekçileri arasındaki bağlantı unsurlarıdır" diyor.
Federal Anayasayı Koruma Dairesi'ne göre İsrail'in ortak düşman imajı, bu aktörlerden bazıları arasında hem eski hem de yeni bağlantıların kurulmasına neden oluyor. Kurum, bunun gelecekte münferit vakalarda daha güçlü bir işbirliğine yol açmasından endişe ediyor. Bu nedenle Almanya, Ortadoğu'daki savaşın başlangıcından bu yana İsrail ve Yahudi karşıtı kışkırtmalara karşı önlemlerini artırdı; faaliyet ve dernek yasakları da bu önlemler arasında yer aldı. Almanya'da Hamas'ın yanı sıra Filistinli Samidoun ağı da yasaklandı.
Yalan haberlerin katalizatör etkisi
Olayların daha da tırmanabileceğini düşünen Anayasayı Koruma Dairesi Başkanı Haldenwang, "Bir süredir İslamcıların Batı'da saldırı düzenleme niyetinde olduklarını gözlemliyoruz ve Almanya'da her gün bir İslamcı saldırı düzenlenebileceğini defalarca vurguladım" dedi. Hamas üyesi olduğundan şüphelenilen dört kişinin tutuklanması Haldenwang'ın endişelerinde haklı olduğunu gösteriyor.
Anayasayı Koruma Dairesi'nden radikalleşme uyarısı
Şu ana kadar Almanya'da sadece bir kısmı şiddet içerikli olmak üzere Filistin halkıyla dayanışma gösterileridüzenlendi; gösterilerde İsrail karşıtı sloganlar atıldı. Anayasayı Koruma Dairesi de sosyal medyada Yahudi karşıtlığının arttığını gözlemliyor. Kuruma göre, Müslümanlar ve Filistinliler her şeyden önce Batı'nın kurbanları olarak gösteriliyor.