Almanya’da Federal İlaç ve Tıbbi Ürünler Enstitüsü (BfArM), diğer koronavirüs testlerinden farklı olarak herhangi bir eğitim gerektirmeksizin evde yapılabilen üç koronavirüs testine özel kullanım izni verdi. Bugüne kadar hızlı testler sadece tıbbi eğitim almış personel tarafından uygulanabiliyordu.
Almanya Federal Sağlık Bakanı Jens Spahn, koronavirüs testlerinin yaygınlaştırılması sonrası kısıtlamalarda gevşemelere gidilebileceği mesajını verdi. Spahn, hızlı testlerin ve kendi başına uygulanabilen testlerin, "bir parça özgürlüğü yeniden kazanmayı" adım adım mümkün kılacağını söyledi.
Spahn, bu testlerin kişilere bir güvenlik hissi sağlamasının yanı sıra, tiyatro gibi etkinlik ziyaretlerini yeniden mümkün kılmada bir perspektif getirmesi açısından da önemli olduğuna dikkat çekti.
Onay alan üç hızlı testin piyasada her yerde temin edilebilir olmadığını söyleyen Spahn, daha fazla hızlı testin önümüzdeki haftalarda piyasaya sürülmesini beklediğini ifade etti.
Federal Sağlık Bakanı, pandeminin genel anlamda bir nebze frenlendiğini kaydetti. Spahn, "Doğru yolda olduğumuza inanıyoruz, ancak bu virus öyle kolay vazgeçmiyor" diye konuştu. Sağlık Bakanı, özellikle daha bulaşıcı olan mutasyona uğramış virus türlerinin işlerini zorlaştırdığını ifade etti.
Test masrafları ne olacak?
Sağlık Bakanı Spahn, test masraflarının devlet tarafından üstlenip üstlenmeyeceği konusunda henüz bir uzlaşı bulmadığını ifade ederken, Federal Hükümetin hızlı testlerin masrafları için ayda 540 ila 810 milyon Euroluk bir gider öngördüğü belirtildi. Reuters’ın korona kabinesinin belgelerine dayandırdığı haberine göre, sonraki süreçte Bavyera eyaletinin yanı sıra, Avusturya, Danimarka ve İrlanda gibi Avrupa Birliği ülkelerindeki ücretsiz test uygulamaları baz alınarak olası bir masraf kalemi üzerinde çalışılacak.
Turizm sektörüne umut oldu
Kendi kendine uygulanabilen hızlı testlerin onay alması, Alman turizm sektörü için de umut ışığı doğurdu.
Alman Seyahat Acenteleri Birliği (DRV) Başkanı Norbert Fiebig, "Devamlılığı olan ve yaygın biçimde yapılan her türlü testin hem müşteriler hem de turizm sektörü için daha fazla güvenlik sağlamada önemli bir yapıtaşı olduğunu" ifade etti.
Funke Medya Grubu’na konuşan Fiebig, bu testlerin aşılarla birlikte düşünüldüğünde güvenlik oranını daha da artırdığına işaret etti. DRV Başkanı, doğru test stratejisi ve hijyen konseptinin ikinci dalgadan sonra vaka sayıları elverdiği ölçüde güvenli seyahati yeniden mümkün kılacağını söyledi. Fiebig, siyasilerden, korona nedeniyle özgürlüklere getirilen kısıtlamaların sorumluluk sahibi biçimde gevşetilmesi ve uluslararası mobilitenin yeniden kademeli olarak mümkün kılınmasına yönelik bir strateji geliştirmeleri talebinde bulundu.