Almanya'da gündem erken seçim

Almanya'da FDP'nin koalisyondan ayrılması ile "trafik ışığı koalisyonunun" sarı lambası söndü. İktidar ve muhalefet şimdi erken seçim tarihini belirlemeye çalışıyor.

SHABER3.COM

Almanya, federal koalisyon hükümetinin Çarşamba günü dramatik bir şekilde dağılmasının şokunu atlatmaya çalışıyor. Sosyal Demokrat Partili (SPD) Başbakan Olaf Scholz ile Alman siyasi tarihinde eşine az rastlanır bir anlaşmazlık yaşayan, Maliye Bakanı ve Hür Demokrat Parti'nin (FDP) Genel Başkanı Christian Lindner, Perşembe günü öğleden sonra Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier tarafından görevinden alınacak.

DW Türkçe'nin haberine göre Lindner'in selefi de belli olmuş durumda. Halihazırda Başbakanlıkta müsteşar olarak görev yapan, Başbakan Scholz'un ekonomi konularındaki danışmanı Jörg Kukies'in Maliye Bakanı olması kararlaştırıldı. Kukies, G7 ve G20 zirvelerinde, Olaf Scholz adına sonuç bildirgeleri ile ilgili müzakereleri yürüten kişi olarak da tanınıyor.

Lindner'in görevden alınacağının duyurulmasının ardından kabinede yer alan diğer üç FDP'li bakan da istifa kararı almıştı. Bu isimlerin yerine de gün içinde atamalar yapılması ve FDP'nin çekilmesi ile boşalan toplamda dört bakanlığın iki SPD, iki de Yeşiller Partili isimle doldurulması planlanıyor.

Böylece partilere atfedilen renklerden dolayı "trafik ışığı koalisyonu" olarak anılan federal koalisyon hükümeti bundan böyle sadece SPD ve Yeşiller'in ortaklığında devam edecek. Ancak bu iki parti federal parlamentoda çoğunluğa sahip olmadığından, şu an süresi belirsiz bir zaman dilimi için geçici bir hükümet olarak görev yapacak. Başbakan Olaf Scholz Çarşamba günü yaptığı açıklamada, 15 Ocak'ta parlamentoda güvenoylamasına gidileceğini ve ardından erken seçim kararı alınacağını dile getirmişti.

Mart 2025'te erken seçim ihtimali
Alman Anayasası'nda ilgili maddelere göre erken seçim kararı alındığı anda bunun en geç 81 gün içinde yapılması gerekiyor. Siyasi çevreler, şu anki durumdan yola çıkarak olası bir erken seçimin 30 Mart 2025'te yapılmasının en yakın ihtimal olduğu üzerinde duruyor.

SPD, Yeşiller ve FDP'den oluşan üçlü koalisyonun dağılmasının ana nedeni ekonomi ve bütçe politikalarındaki ihtilaflar oldu. Son günlerde Başbakan Olaf Scholz, Yeşiller Partili Ekonomi Bakanı Robert Habeck ve Maliye Bakanı Christian Lindner'in katılımıyla yapılan üçlü müzakerelerde Scholz, borç freni uygulamasının askıya alınmasını talep etmiş, bu konuda yatkili olan Maliye Bakanı Lindner ise ısrarla bunu kabul etmemişti.

Almanya'da devlet, anayasada da yer alan bir maddeye göre kasasına girdiği kadar para harcayabiliyor. "Borç freni" adı verilen söz konusu uygulama sadece istisnai durumlarda iptal edilerek devlete ek borçlanma fırsatı tanınıyor.

Görüşmelerin çıkmaza girmesi üzerine Lindner, koalisyonu oluşturan partilerin eş ve genel başkanları ile meclis grup başkanlarının da katıldığı geniş kapsamlı koalisyon komisyonu toplantısında erken genel seçim kararı alınması önerisini dile getirmişti.

Toplantıya verilen ara esnasında Lindner'in bu önerisinin medyaya sızması ve kamuoyunun konudan haberdar olması üzerine de Başbakan Scholz, Cumhurbaşkanı Steinmeier'den, Maliye Bakanı'nın görevine son vermesini talep etti. Genel Başkanı Lindner'in kabineden çıkarılmasına tepki olarak FDP, hükümette yer alan diğer bakanlarını da çekerek koalisyondan ayrılmış oldu. 

Scholz'tan Lindner hakkında ağır sözler
Yaşanan bu gelişmelerin ardından kameraların karşısına geçen Başbakan Olaf Scholz, televizyon kanallarının yayınlarını keserek verdiği tarihi konuşmasında Almanya halkına Lindner'in görevinden alınacağını duyurarak bunun gerekçelerini açıkladı. Birçok SPD'li tarafından "başbakanlık dönemimin en iyi konuşması" olarak nitelendirilen konuşmada Scholz, Lindner'in hükümet kurulduğu günden bu yana, koalisyon içindeki uzlaşmaları kamuoyuna taşıdığı tartışmalarla bozduğunu ve yasa tasarılarını anlamsız bir biçimde bloke ettiğini dile getirdi.

Lindner ile ilgili olarak "Birçok kez dar kafalı bir şekilde parti menfaatini önde tuttu. Birçok kez benim güvenimi sarstı" diyen Scholz, bu sebepten dolayı iş birliğinin devamı için gerekli olan temelin ortadan kalktığını "Ciddi bir hükümet faaliyeti bu şekilde mümkün değil" sözleri ile ifade etti. Kameraların akrşısından ayrıldıktan sonra SPD grup toplantısına giden Scholz, salona girdiği anda partililer tarafından ayakta uzun süre alkışlanarak karşılandı. Siyasi gözlemciler, kendi partisi ile arasında uzun süredir soğuk rüzgarlar estiği söylenen 66 yaşındaki Scholz için bu anın, kariyerinde çok nadir karşılaştığı durumlardan biri olduğunu belirtiyor.

Lindner: Scholz Almanya'yı güvensizliğe sürüklüyor
Görevine son verilen Maliye Bakanı Christian Lindner ise, Scholz'un açıklamalarının ardından kameralar karşısına geçerek hakkındaki ithamlara yanıt verdi. Başbakan Scholz'un koalisyonu planlı bir şekilde bozduğunu iddia eden Lindner, "O'nun bu akşam, çok önceden hazırlanmış olduğu belli olan konuşması gösteriyor ki Olaf Scholz için önemli olan güçlü bir uzlaşma değil, koalisyonun planlı bir biçimde dağıtılmasıydı" dedi.

Scholz'un bu tavrı ile "Almanya'yı bir güvensizlik sürecine sürüklediğini" dile getiren Lindner, SPD ile Yeşiller'in, Alman ekonomisinin iyileştirilmesi için gündeme getirdiği önerileri en azından üzerinde tartışılacak bir temel olarak bile kabul etmediklerini aktardı. Başbakan Scholz'un halkın ekonomiye dair endişelerini önemsemediğini savunan Lindner, "Sunduğu öneriler donuk, iddiasız ve refahımızı, sosyal güvenliğimizi, ekolojik sorumluluğumuzu ayakta tutmak için, ülkemizin ekonomik büyüme sıkıntısını aşacak temel niteliklere sahip değildi" ifadelerini kullandı.

Başbakan Scholz'un, borç freni uygulamasının rafa kaldırılması yönünde "ültimatif" bir ısrarı olduğunu aktaran Lindner, "Böyle bir şeyi, yeminimi zedeleyeceği için kabul etmem mümkün değildi. Bu sebepten dolayı Başbakan, bu akşam yapılan koalisyon komisyonu toplantısında benimle ve FDP ile iş birliğini sona erdirdi" dedi. FDP'li Ulaştırma Bakanı Volker Wissing, Adalet Bakanı Marco Buschmann ve Eğitim Bakanı Bettina Stark-Watzinger, Lindner'in açıklamalarının ardından, Cumhurbaşkanı Steinmeier'e istifalarını sunma kararı aldı.

Muhalefet seçimlerin hemen yapılmasını talep ediyor
Bugünden itibaren bir azınlık hükümetine dönüşen SPD-Yeşiller koalisyonu alacağı kararlarda muhalefet partilerinin desteğine ihtiyaç duyacak. Başbakan Olaf Scholz ekonominin ve savunmanın güçlendirilmesi gibi konularla ilgili olarak "Şimdi çok hızlı bir şekilde ana muhalefetin lideri Friedrich Merz ile görüşme girişiminde bulunacağım" dedi. Başta bu iki konu olmak üzere var olan başka sorunlarla alakalı olarak da Merz'e "yapıcı bir şekilde iş birliği yapma teklifi sunacağını" dile getiren Scholz, ekonomideki sorunların, çözüm için yeni seçimlerin bekleyemeyecek kadar önemli olduğunu vurguladı.

Ana muhalefet partisi Hristiyan Demokrat Birlik'in (CDU) Genel Başkanı Friedrich Merz ise Perşembe günü yaptığı açıklamada, güven oylamasının Ocak ayında değil hemen ya da en geç önümüzdeki hafta başında yapılmasını ve erken seçimin de Ocak ayının ikinci yarısında yapılmasını talep etti. Gün içinde bir araya gelecek olan Scholz ve Merz erken seçimle ilgili yol haritasını birlikte belirlemeye çalışacak.

Almanya'da son olarak 2005 yılında, dönemin başbakanı Gerhard Schröder federal parlamentoda güven oylamasına gitmiş ve ardından erken seçim kararı alınmıştı.

 
<< Önceki Haber Almanya'da gündem erken seçim Sonraki Haber >>
ÖNE ÇIKAN HABERLER