Almanya’nın Aşağı Saksonya eyaletinde, Diyanet İşleri Başkanlığı’nda memur olarak maaş alan ve Türkiye’den gönderilen imamların cezaevlerinde çalışmasına artık izin verilmeyeceği açıklandı. Eyalet Adalet Bakanlığı tarafından Salı günü yapılan açıklamada, Diyanet İşleri Türk-İslam Birliği (DİTİB) ile tutuklu ve mahkumlara dini hizmet verilmesi konusunda yapılan anlaşmanın feshedildiği belirtildi.
Eyalet Adalet Başkanı Barbara Havliza, DİTİB’in “yabancı devletlerin etkisinden kurtularak, bağımsız, Almanya’da yerleşmiş bir dini cemaat” olmayı başaramadığını ifade etti. Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) partili Bakan Havliza, cezaevi gibi hassas bir alanda “sarsılmamış güven” ortamı bulunması şart olduğunu belirterek, imamların “üçüncü ülkelerin etkisinden bağımsız” olması gerektiğinin altını çizdi.
Türkiye'den gönderilmeyen imamlar göreve devam edecek
Açıklamada, DİTİB camilerinde görevli olmalarına rağmen, Türkiye’den gönderilmeyen ve maaşları Türkiye tarafından ödenmeyen; cezaevlerinde yarı zamanlı veya gönüllü olarak hizmet veren imamların, sözleşmenin feshedilmesinden etkilenmediği belirtildi.
Aşağı Saksonya eyaletindeki cami ve Müslüman derneklerini çatısı altında toplayan Şura Derneği ile yapılan sözleşmenin de geçerliliğini koruduğu kaydedildi.
Açıklamada, eyaletteki cezaevlerinde görevli imamlara uygulanan güvenlik incelemesine ek olarak eyalet Anayasayı Koruma Teşkilatı’ndan da bilgi isteneceği belirtildi.
Cezaevlerinde 19 imam görev yapıyordu
Eyalet Adalet Bakanlığı’ndan verilen bilgiye göre, bu anlaşma çerçevesinde eyaletteki 14 cezaevinden dokuzunda Müslümanlara yönelik dini hizmetler veriliyor. Cezaevlerinde görevli 19 imamın üçünün Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından Almanya’ya gönderilen imam olduğu belirtildi. 12 imamın ise gönüllü olarak hizmet verdiği kaydedildi.
DİTİB Aşağı Saksonya Teşkilat Yönetimi geçen yıl Kasım ayında Köln’deki DİTİB merkez ve Din Hizmetleri Ataşeliği’nin müdahalelerde bulundukları gerekçesiyle istifa etmişti.
Eyalet hükümeti tarafından geçen hafta yapılan açıklamada, Türkiye’nin olası etkilerine rağmen, DİTİB ile işbirliğinin sürdürüleceği belirtilmişti. Ancak Adalet Bakanlığı bazı kaygılar bulunduğunu açıklamıştı.
