Almanya'da da turizm sektörü alarm veriyor

Pandemi Almanya'da da turizmi vurdu. Sektör geçen yılki kaybın yaklaşık yüzde 80 olduğuna işaret ediyor. Tatil ve seyahate ilgi ve özlem var, Türkiye'ye yönelik talep de mevcut. Ancak satışlara yansımıyor.

SHABER3.COM

Almanya'da Aralık ayı ortasından beri süren sıkı tedbirlerde gevşemeye gidilmesi umut edilirken yeni vaka sayılarında bu hafta görülen hızlı artış, beklenenin aksine daha sıkı bir kapanmayı gündeme taşıdı. Yeni vaka sayısının 100 bin kişide 160'ı geçmesi ve 83 milyonluk Almanya'da aşılama oranının sadece yüzde 17,8'e ulaşmış olması yakın zamanda hedeflenen muhtemel açılmaya ilişkin umutları da suya düşürdü. Almanya'da salgın verilerini takip ederek hükümete pandemi konusunda bilimsel destek veren Robert Koch Enstitüsü, DW Türkçe'ye verdiği bilgide aşının her iki dozunu olanların oranın ise yüzde 6,3 olduğunu bildirdi.

Pandeminin en olumsuz etkilediği alanlardan olan turizm sektörü de alarm veriyor. Almanya Federal İstatistik Dairesi'nin son verilerine göre, ülkede Şubat ayında kayda geçen yerli ve yabancı turistlerin konaklama sayısı 7 milyon 200 bine geriledi. Bu rakam geçen senenin aynı dönemi ile karşılaştırıldığında yüzde 76 azalma anlamına geliyor. Yerli turistin konaklama oranı yüzde 73,6 oranında düştü, yabancıların Almanya'da konaklama oranı ise yüzde 82,2 oranında gerileme kaydetti. Şubat ayında Almanya'da konaklama imkanı sunan otel, pansiyon vb. 51 bin tesisten sadece 29 bin 300'ü hizmet verebildi.

Almanlar seyahat etmeyi çok özlüyor

Almanya'da Tatil ve Seyahat Araştırma Topluluğu'nun (FUR) her yıl düzenli yaptığı kamuoyu araştırmasının sonuncusu, pandeminin damgasını vurduğu dönemde Almanların tatil özleminin tamamen yok olmadığını da ortaya koydu. Ocak ayında yapılan ankete katılanların yüzde 14'ü bir tatil planı olmadığını beyan ederken yüzde 38'i ise tatil konusunda henüz emin olmadığı cevabını verdi. Katılımcıların yüzde 49'u ise tatil planları yaptığını aktardı. 14 yaş üstü 6 bin 200 kişiyle yüz yüze yapılan ankete katılanların yüzde 42'si de "İçimde özgürlüğe kavuşmak için güçlü bir istek hissediyorum ve 2021 yılında nihayet yeniden tatil yapacak olmaktan mutluluk duyuyorum" cevabını verdi. Yine aynı araştırma, geçen yıl beş günden daha uzun tatil yapan 14 yaş üstü kişilerin yurt dışında tatil tercihinin rekor düşüş kaydettiğini ortaya koydu.

FUR'un verilerine göre, pandeminin damgasını vurduğu 2020'de Almanya içinde tatillerde 4 milyon 100 binlik artış kaydedildi, tatil için yurt dışını tercih edenlerin sayısı da neredeyse yarı yarıya azaldı. 2019'da 52 milyon 100 bin olan yurt dışı tatil satışının geçen sene 24 milyon 400 bin azalarak 27 milyon 700'e gerilediği gözlendi.

DW Türkçe'nin sorularını yanıtlayan Almanya Seyahat Acentaları Birliği (DRV) de geçen yılın bütün Alman seyahat sektörü için "korkunç" bir yıl olduğunu, pandeminin sektörde neredeyse yaklaşık yüzde 80 zarara yol açtığını belirtti. DRV'nin bildirdiğine göre Almanların tatil ve seyahat için harcadığı para da bir gece konaklamadan itibaren yapılan geziler göz önünde bulundurulduğunda yarı yarıya azalma kaydetti. Ciro açısından bakıldığında ise bu yıl yapılan yeni rezervasyonlar geçen yılın aynı döneminin sadece yüzde 25'ine tekabül ediyor.

Yaz sonu veya daha sonrasına satışlar var
DW Türkçe'nin sorularını yanıtlayan Almanya Seyahat Acentaları Birliği'nin verdiği bilgilere göre şu anda yapılan tatil rezervasyonları yaz sonu veya bu sene içinde daha ileri bir tarihe, hatta önümüzdeki yıla yönelik. Kamuoyu araştırmalarının Almanların seyahat etme isteği olduğunu gözler önüne serdiğine işaret eden DRV, şu dönemde tatil almayı planlayanlara, her şey dahil paket tatilleri tavsiye ediyor. Paket tatilde müşterilerin hukuki açıdan daha fazla güvenceye sahip olduğunu belirten DRW, bu nedenle pek çok müşterinin her şey içinde tatil konseptine ilgi gösterdiğini aktarıyor.

Şu anda seyahat piyasasına ve müşterilere yeni bir başlangıç stratejisi sunmanın önem taşıdığını vurgulayan DRV, seyahat zincirinin tamamında geçerli olacak makul bir test stratejisi ile buna bağlı hijyen ve güvenlik konsepti geliştirmek ve uygulamak gerektiğini kaydetti.

Almanya Turizm Ekonomileri Birliği (BTW) Başkanı Michael Frenzel de geçen yaza ilişkin ön satışlarla karşılaştırıldığında ciro bazında bu yaza ilişkin satışların yüzde 76 daha az olduğunu açıkladı. İlkbahar aylarında ise hatta iptallerin satışların çok daha üzerine çıktığını belirten Frenzel, ancak yılın üçüncü çeyreğinden itibaren iyileşme beklediklerine de dikkat çekti.


Tatil davranışları ve tercihleri de değişecek
Üyeleri Almanya'daki turizm sektörünün yüzde 90 cirosunu sağlayan Almanya Seyahat Acentaları Birliği (DRV), pandemiden sonraki dönemde seyahat ve tatilin, bireylerin gözünde daha da büyük önem ve değer kazanmasınının kuvvetle muhtemel olduğunu da belirtti.

Pandemiden sonra insanların daha bilinçli seyahat edeceğini, bu eğilimin zaten son yıllarda görüldüğünü kaydeden Birlik, seyahat etmenin sıradan bir eylem olmadığı gibi, aslında göründüğünden daha karmaşık olduğu gerçeğinin de pandemiyle birlikte daha da fazla anlaşıldığının altını çizdi. Bir süre önce başlattıkları #reisebewusst yani #bilincliseyahatet kampanyası çerçevesinde tüketicileri seyahatin sosyal ve ekolojik boyutlarına hassaslaştırmaya başladıklarını aktaran DRV, Instagram üzerinden de hafta bir tavsiyeler içeren programlar sunduklarını aktardı.

Türkiye en sevilen tatil ülkelerinden
DRV, Türkiye'nin 2019 yılında İspanya'nın ardından Almanya'dan turistlerin en çok tercih ettiği ikinci ülke olduğunu hatırlatıyor ve bu nedenle Türkiye'den tatil imkanı sunmanın turizmciler için büyük önem arzettiğini bildiriyor. Almanya Seyahat Acentaları Birliği, geçen sene sevilen turizm ve tatil beldelerinin yer aldığı Ege ve Akdeniz'e gidişte güvenli koridor açabildiğini hatırlatarak bu sene de Almanya ile Türkiye'nin, pandemi koşulları elverdikçe, yine bu uygulamayla tatili mümkün hale getirmelerini temenni ettiklerini belirtti. "İnsanların talepleri var, uzaklara gitme özlemleri de mecvut. Halihazırda rezervasyonlarda çekingen davrandıkları görülse de yaz ayları için Doğu Akdeniz bölgesine büyük ilgi var" ifadelerini kullanan DRV, Türkiye'ye talebin yoğun olduğunu gözlemlediklerini de belirtti.

Tatil ve Seyahat Araştırma Topluluğu'nun (FUR) ocak ayında 6 bin 200'den fazla kişi ile yüzyüze yaptığı kamuoyu araştırmasında ise seyahat etmek istenen ülkeler listesinde Türkiye, İspanya, İtalya ve Yunanistan'ın ardından dördüncü sırada yer aldı. Türkiye'de 100 bin kişide görülen haftalık yeni vaka sayısının arka arkaya günlerce 200'ün üzerinde seyretmesi üzerine, Almanya, zaten riskli ülkeler listesinde yer alan Türkiye'yi yüksek riskli ülkeler kategorisine dahil etti. 11 Nisan'dan itibaren geçerli olan derecelendirme üzerine Almanya Dışişleri Bakanlığı da Türkiye'ye yönelik şeyhat uyarısını 14 Nisan'da güncelledi.
<< Önceki Haber Almanya'da da turizm sektörü alarm veriyor Sonraki Haber >>
ÖNE ÇIKAN HABERLER