AB ve Türkiye arasında 18 Mart 2016'da imzalanan mülteci mutabakatı çerçevesinde Almanya'nın Türkiye'den dört yılda yaklaşık 10 bin sığınmacıyı kabul ettiği bildirildi.
Alman "Welt" gazetesi, Federal İçişleri Bakanlığı'nın Hür Demokrat Parti'nin (FDP) bu konudaki soru öngergesine verdiği yanıta dayandırdığı haberinde, mutabakat çerçevesinde Türkiye'den Avrupa'ya gelen sığınmacıların ağırlıklı olarak Almanya tarafından kabul edildiğini aktardı.
AB Komisyonu verilerine göre Türkiye-AB mutabakatı gereği 4 Nisan 2016'dan 16 Mart 2020'ye kadar 26 bin 835 sığınmacı Avrupa'ya kabul edildi. Avrupa'ya kabul edilen sığınmacıların 9 bin 967'si Almanya'ya geldi. Buna göre Almanya, Fransa'nın iki katı sığınmacıyı kabul etmiş oldu. Fransa Almanya'dan sonra en fazla sığınmacı alan ikinci Avrupa ülkesi konumunda.
Suriye'den yaklaşık 3 milyon 600 bin sığınmacıya ev sahipliği yapan Türkiye 2016 yılında AB ile yaptığı anlaşma çerçevesinde yasa dışı göçle mücadele taahhüdünde bulunmuştu. Anlaşmaya göre AB, Türkiye üzerinden yasal olmayan yollarla Yunan adalarına geçen sığınmacıları iade edebiliyor. AB, Türkiye'ye geri gönderilen her sığınmacı karşılığında bir sığınmacıyı kabul etme taahhüdünde bulunmuştu.
Welt'in haberine göre Türkiye-AB mutabatakı çerçevesinde Hollanda 4 bin 571, Finlandiya bin 964, İsveç bin 940, İspanya 766 sığınmacıyı kabul ederken Avusturya, Hırvatistan, İtalya, Litvanya, Lüksemburg ve Portekiz çok sınırlı sayıda mülteci için kontenjan açtı. Kıbrıs Cumhuriyeti, Çekya, Yunanistan, Macaristan, İrlanda, Polonya, Romanya ve Slovakya ise Türkiye'den hiç sığınmacı almadı.
Ülkeler kendileri belirliyor
Almanya İçişleri Bakanlığı'ndan adı belirtilmeyen bir yetkili Welt'e yaptığı açıklamada, anlaşmaya rağmen AB ülkelerinin Türkiye'den ne kadar sığınmacı kabul edeceklerine kendilerinin karar verdiklerini aktardı.
Alman hükümetine göre Türkiye-AB mutabakatı, Türkiye ve AB arasındaki göç işbirliği açısından aciliyetini ve önemini halen koruyan bir organ. Hükümet, anlaşma sayesinde özellikle deniz sınırlarındaki kaçak geçişlerin güçlü şekilde azaldığı görüşünde.
FDP dış ilişkiler uzmanı Ulrich Lechte sığınmacıların kabülü konusunda AB'de eşit olmayan bir uygulamanın bulunduğunu belirterek "Türkiye ile yapılan çerçeve anlaşmadan bütün ülkeler istifade ederken buna sadece bir kısmının katkıda bulunması kabul edilemez" dedi.
Türkiye ile AB arasında imzalanan 18 Mart 2016 tarihli mutabakatta Türkiye’den Yunan adalarına geçen düzensiz göçmenlerin Türkiye’ye iadesi, Yunan adalarından Türkiye’ye iade edilen her bir sığınmacı için Türkiye’den bir diğer sığınmacının AB’ye yerleştirilmesi, Türkiye üzerinden AB’ye yasadışı göçe yönelik her türlü önlemin alınması, kriterlerin karşılanması halinde Türk vatandaşlarına vize serbestisi, Türkiye ile Gümrük Birliği’nin modernizasyonu ve Ankara ile müzakere sürecinin canlandırılması konusunda uzlaşıya varılması kararlaştırılmıştı.
