Ekonomik faaliyetlerin çevresel olarak sürdürebilir olup olmadığını belirleyen bir sınıflandırma sistemi olan taksonomi kurallarına ilişkin tasarı ile nükleer enerji ve doğal gaz yatırımlarının belirli şartlar altında iklim dostu olarak nitelendirilmesi planlanıyor.
AB Komisyonu'nun hazırladığı tasarıya göre, radyoaktif atıkların güvenli bir şekilde ortadan kaldırılması garanti edildiği takdirde, nükleer santrallere yapılacak yatırımların sürdürülebilir olarak sınıflandırılması öngörülüyor. Bu durumda, 2045 yılına kadar nükleer santrallerin inşasına izin verilebilecek.
Tasarıda, karbondioksit emisyonunun belirli bir düzeyin altında kalması halinde 2030 yılı sonuna kadar onay alacak doğal gaz ile çalışan enerji santrallerinin de "yeşil" olarak sınıflandırılması planlanıyor.
AB Komisyonu'nun planlarına kim destek veriyor?
Fransa'nın yanı sıra Polonya gibi Doğu Avrupa ülkeleri de kömüre bağlı ekonomilerini iklim korumaya daha uygun hale getirebilmek için yeni nükleer enerji santrallerine yatırımları sürdürmeyi istiyor.
Alman hükümeti nükleer enerji planlarını nasıl karşılıyor?
Sosyal Demokrat Parti (SPD), Yeşiller ve Hür Demokrat Parti'den (FDP) oluşan koalisyon hükümetinde, iklim korumayı öncelikli konu olarak gören Yeşiller'den ise daha sert bir tepki geldi. Yeşiller partisi üyesi Başbakan Yardımcısı Robert Habeck, "Özellikle de nükleer enerjiyi sürdürebilir olarak nitelendirmek, yüksek risk içeren bu teknoloji için çok yanlış" ifadesini kullandı. Habeck, "AB Komisyonu'nun yeni önerilerinin onaylanacağını düşünmüyoruz" dedi.
Yeşiller üyesi Çevre Bakanı Steffi Lemke de planları "kesinlikle yanlış" olarak nitelendirerek, korkunç çevre felaketlerine yol açabilecek bir enerji şeklinin "sürdürülebilir" sayılamayacağını söyledi.
Diğer ülkelerden nasıl tepkiler geldi?
Önümüzdeki süreçte ne olacak?
AB Komisyonu hazırladığı taslağı üye ülkelere göndermesi ile konsültasyon için gereken iki haftalık süre başladı. AB'ye üye ülkeler 12 Ocak'a kadar tasarı hakkındaki görüşlerini bildirecek. Ocak ayı ortasında AB Komisyonu'nun tasarıya nihai şeklini vermesi bekleniyor. AB nüfusunun en az yüzde 65'ini temsil eden 20 ülkenin itirazı halinde veya Avrupa Parlamentosu'nda en az 353 milletvekilinin reddetmesi durumunda, AB Komisyonu'nun planları hayata geçirilemeyecek. Ancak bu pek gerçekçi görünmüyor. Nükleer enerji ile ilgili düzenlemeye sadece Almanya, Avusturya, Danimarka, Portekiz ve Lüksemburg kesinlikle karşı çıkıyor. Doğal gaz önerisine itiraz konusunda da çoğunluğun sağlanması mümkün görünmüyor.