Gazeteci Can Dündar, sosyal medya hesabından Almanya’da üst düzey AfD siyasetçileri, Neonaziler ve zengin iş adamlarının, Kasım’da Potsdam yakınlarındaki bir otelde buluştuğunu ve bu görüşmede milyonlarca insanın Almanya’dan sürülmesinin planlarını yapıldığını öne sürdü.
Dündar, iddiasını Corrective sitesinin bir haberine dayandırdı. Kendisini demokrasiyi güçlendiren kamu yararına yönelik bir medya kuruluşu olarak tanımlayan Corrective’in sitesinde yer alan habere göre toplantı, Postdam yakınlarında bir otelde gerçekleşti.
Toplantıya AfD üyesi, İdentiter Hareket’in (Kimlik Hareketi’nin) önemli isimlerinden bir kişi, “Burschenschaft” olarak adlandırılan milliyetçi-muhafazakâr öğrenci birliklerinden kişiler, kentsoylular, orta sınıf, hukukçular, siyasetçiler, iş insanları, doktorlar, iki CDU üyesi ve iki Değerler Birliği üyesi de katıldı.
Toplantıya organize eden kişilerin ise Düsseldorf’lu eski bir diş doktoru olan Gernot Mörig ve lokantacılık alanında ün salmış bir yatırımcı olan Hans-Christian Limmer adlı kişiler olduğu belirtildi.
25 Kasım’da gerçekleşen toplantıya ilişkin “Buluşmanın gizli kalması gerekiyordu. Toplantıyı örgütleyenlerle konuklar, sadece mektupla iletişim kuracaktı. Ama bu mektupların fotokopileri CORRECTİV’e sızdırıldı. Ve biz fotoğraf çektik. Binanın hem ön, hem de arka cephesinden. Binanın içinde de gizlice görüntü kaydetmeyi başardık. Bir muhabir, gerçek kimliğini gizleyerek kamerasıyla oradaydı ve başka bir isim vererek otele giriş yaptı. Toplantıyı çok yakından takip etti ve kimin gelip katıldığını gözlemleyebildi. Ayrıca, Greenpeace bu toplantı hakkında araştırma yaptı ve CORRECTİV’e fotoğraflar ve belge fotokopileri iletti. Muhabirlerimiz birçok AfD üyesiyle görüştü; kaynaklar, CORRECTİV’e, katılanların ifadelerini doğruladı” ifadeleri kullanıldı.
Habere göre katılımcılardan aşırı sağcı eylemlerde kullanılmak üzere 5000 euro bağış talep ediliyor. Toplantıda konuşulan konu ise ise “geri göç”. Yani Almanya’ya dışarıdan gelmiş kişilerin geri gönderilmesi. Toplantıda hangi grupların nasıl gönderilebileceği veya neden gönderilmesi gerektiği gibi konular ele alınıyor.
Coorective’e göre konuşulanların tamamı, anayasaya, vatandaşlık yasasına ve eşit muamele ilkesine yönelik bir saldırı demek.