Karar, bir Alman vatandaşının Başbakan Binali Yıldırım’ın 18 Şubat’ta Oberhausen’de yaptığı konuşmaya karşı mahkemeye başvurmasının ardından alındı. Başvuruyu reddeden mahkeme söz konusu vatandaşın haklarının ihlal edilmediğini belirtti.
Buna karşılık kararda Türkiye cumhurbaşkanı ve diğer siyasetçilerin Almanya’ya girmek ya da Almanya’da konuşma yapabilmek için Alman anayasasındaki hakları gevrekçe gösteremeyeceği kaydedildi.
‘Türk yetkililer Alman yasalarına saygı duymalı’
Alman Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel’in sözcüsü, söz konusu hükmün Alman hükümetinin Türk bakanların ülkeye girişi konusundaki görüşünü değiştirmeyeceğini, bu tür etkinliklerin Alman yasalarına tabi özel kuruluşlar tarafından düzenlendiğini söyledi.
Sözcü, Türk yetkililerin Alman yasalarına saygı duyması ve ılımlı bir biçimde davranmaları gerektiğini vurgulamayı da ihmal etmedi.
Türkiye, Almanya’ya gidecek bakanların ve diğer yetkililerin isimlerini bildirmişti. Listede Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan yer almıyordu.
Toplantı iptallerinden ‘Nazi’ gerginliğine
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Almanya’da ‘partili cumhurbaşkanlığı’nı esas alan anayasa değişikliği referandumu için Almanya’nın çeşitli şehirlerinde yapmak istediği referandum toplantılarına izin verilmemişti.
Hükümet yetkilileri Almanya’yı sert sözlerle eleştirirken, en sert tepkiyi ise Erdoğan, Almanya’ya ‘Nazi’ benzetmesi yaparak vermişti: “Almanya’da arkadaşlarımızı konuşturmuyorlar. Varsın konuşturmasınlar. Ey Almanya sizin demokrasiyle uzaktan yakından alakanız yok. Sizin uygulamalarınız geçmişteki Nazi uygulamalarından farklı değil. Sizi dünyaya rezil rüsva edeceğiz. Biz o Nazi dünyasını görmek istemiyoruz. Almanya bunları bırakalı çok olduğu sanıyorduk, yanılmışız.”