Ali Bulaç: Zor ve baskı altında yapılan anlaşmalar batıldır, geçersizdir
⏱ Okuma Süresi 3 dk•Yayınlanma Pazartesi, Kasım 2 2015
"Akitlerin hür iradeyle yapılması ve temel hukuki çerçevenin dışında şartlar ihtiva etmemesi önemlidir ki, İslam bilginlerine bu çerçevenin sınırlarını tayin eden Kur'an ve Sünnet'in açık hükümleridir."

(...)
Akitlerin hür iradeyle yapılması ve temel hukuki çerçevenin dışında şartlar ihtiva etmemesi önemlidir ki, İslam bilginlerine bu çerçevenin sınırlarını tayin eden Kur'an ve Sünnet'in açık hükümleridir. Hz. Peygamber (s.a.), yerine getirilmesi gereken şartların Allah'ın Kitab'ına, yani İslam dinine uygun olan şartlar olduğunu belirtmiştir (Buhari, Mükateb, 1).
Zor ve baskı altında yapılan anlaşmalar batıldır, geçersizdir. Bu ister ticari ve iktisadi konularda olsun ister nikâh veya başka iş akitlerinde olsun, fark etmez. Yine temel hakları esas almayan anlaşmalar da geçerli değildir, mesela iki kişi arasında para karşılığında bir başkasını öldürmeyi hedefleyen sözleşmeler gibi.
Zeccac, yerine getirilmesi emredilen akidlerin Allah'ın üzerimizdeki hakları ve birbirimize karşı vecibe ve sorumluluklarımız olduğunu söyler. Efendimiz (s.a.) “Mü'minler, şartlarını yerine getirirler” (Buhari, İcare, 14) buyurmuştur. Karşılıklı rızaya göre yapılmış sözleşmeler, cahiliye döneminde imzalanmış olsa bile, şartlarına uyulur: “Cahiliye döneminde yapılmış akitleri İslam pekiştirir, sağlamlaştırır” (Müslim, Fedailu's sahabe, 206). Nitekim İslam'dan önce aralarında Efendimiz'in de yer aldığı Hilfu'l fudul'u İslami dönemde de teyid etmiş ve “Olursa bir daha öyle bir anlaşmaya, zulüm ve haksızlıklara karşı oluşan ittifaka katılırım” demiştir (İbn Sa'd, Tabakat, I, 129). Sözleşmelere riayetin ahde vefa ile ilgisi vardır.
“Hayır; kim ahdine vefa eder ve sakınırsa şüphesiz Allah da sakınanları sever. Allah'ın ahdini ve yeminlerini az bir değere karşılık satanlar... İşte onlar; onlar için âhirette hiçbir pay yoktur, kıyâmet gününde Allah onlarla konuşmaz, onları gözetmez ve onları arındırmaz. Ve onlar için acı bir azap vardır.” (3/Al-i İmran, 76-77).
En yüksek ahlaki erdemlerden biri ahde vefadır. Allah katında makbul olan kişi, ahdine vefa gösteren, verdiği sözü tutan, emanete ihanet etmeyen ve Allah'tan korkup sakınan kimsedir. Bizden olsun olmasın, kiminle bir sözleşme imzalamışsak, ahitleşmişsek, b
Akitlerin hür iradeyle yapılması ve temel hukuki çerçevenin dışında şartlar ihtiva etmemesi önemlidir ki, İslam bilginlerine bu çerçevenin sınırlarını tayin eden Kur'an ve Sünnet'in açık hükümleridir. Hz. Peygamber (s.a.), yerine getirilmesi gereken şartların Allah'ın Kitab'ına, yani İslam dinine uygun olan şartlar olduğunu belirtmiştir (Buhari, Mükateb, 1).
Zor ve baskı altında yapılan anlaşmalar batıldır, geçersizdir. Bu ister ticari ve iktisadi konularda olsun ister nikâh veya başka iş akitlerinde olsun, fark etmez. Yine temel hakları esas almayan anlaşmalar da geçerli değildir, mesela iki kişi arasında para karşılığında bir başkasını öldürmeyi hedefleyen sözleşmeler gibi.
Zeccac, yerine getirilmesi emredilen akidlerin Allah'ın üzerimizdeki hakları ve birbirimize karşı vecibe ve sorumluluklarımız olduğunu söyler. Efendimiz (s.a.) “Mü'minler, şartlarını yerine getirirler” (Buhari, İcare, 14) buyurmuştur. Karşılıklı rızaya göre yapılmış sözleşmeler, cahiliye döneminde imzalanmış olsa bile, şartlarına uyulur: “Cahiliye döneminde yapılmış akitleri İslam pekiştirir, sağlamlaştırır” (Müslim, Fedailu's sahabe, 206). Nitekim İslam'dan önce aralarında Efendimiz'in de yer aldığı Hilfu'l fudul'u İslami dönemde de teyid etmiş ve “Olursa bir daha öyle bir anlaşmaya, zulüm ve haksızlıklara karşı oluşan ittifaka katılırım” demiştir (İbn Sa'd, Tabakat, I, 129). Sözleşmelere riayetin ahde vefa ile ilgisi vardır.
“Hayır; kim ahdine vefa eder ve sakınırsa şüphesiz Allah da sakınanları sever. Allah'ın ahdini ve yeminlerini az bir değere karşılık satanlar... İşte onlar; onlar için âhirette hiçbir pay yoktur, kıyâmet gününde Allah onlarla konuşmaz, onları gözetmez ve onları arındırmaz. Ve onlar için acı bir azap vardır.” (3/Al-i İmran, 76-77).
En yüksek ahlaki erdemlerden biri ahde vefadır. Allah katında makbul olan kişi, ahdine vefa gösteren, verdiği sözü tutan, emanete ihanet etmeyen ve Allah'tan korkup sakınan kimsedir. Bizden olsun olmasın, kiminle bir sözleşme imzalamışsak, ahitleşmişsek, b
Bu haberler de ilginizi çekebilir
En Çok Okunanlar
1.Hocaefendi'nin yeğeni elinde pazar poşetiyle evine giderken gözaltına alındı2.Bu kez İzmit'e İHA düştü.3.KHK'lıları ilgilendiren önemli haber: AİHM başvuru kriterlerini değiştirdi işte detaylar!4.Fenerbahçe Başkanı Sadettin Saran hakkındaki suçlamalar belli oldu: 'Geliyorum' dedi5.Kahramanmaraş'ta yürekleri ağızlara getiren deprem!
6.Geceyarısı gözaltına alınan Gültekin hakkında karar verildi!7.26 şirkete operasyon! Çok sayıda gözaltı var8.İtirafçı, Mehmet Akif Ersoy soruşturmasında Soylu'nun adını da verdi!9.Amerika hayali kuranlar şokta: ABD Green Card programını süresiz olarak askıya aldı!10.Uyuşturucu soruşturması Fenerbahçe'ye uzandı: Sadettin Saran ifade veriyor evinde arama var

PROF. DR. OSMAN ŞAHİN

SAFVET SENİH

NUMAN YILMAZ YİĞİT

CUMA KARAMAN

ERTUĞRUL İNCEKUL
ÇOK OKUNAN HABERLER







