Hazırlanan iddianamede çeteye
yardım ettiği iddia edilen Faruk Ünsal'ın özel kaleminden arayarak
şüphelileri
operasyon konusunda uyardığı belirtildi.
İstanbul Cumhuriyet Savcısı
Mehmet Berk tarafından hazırlanan 69 sayfalık iddianamede 13 müşteki ve 8'i
tutuklu 80
sanık yer aldı. Müşteki
Şafak Malat'ın 31
Mart 2009'da
Akyazı İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne 3 kişinin kendisinden 30 bin TL
haraç istediği yönünde bir şikayette bulunduğu kaydedildi. Emniyete İçişleri Bakanlığı'na hitaben 27 Mart'ta bir
ihbar mektubu gönderildiği de ifade edildi. Bu ihbar mektubunda Orhan Yazıcı, Mustafa Yazıcı ve Hüseyin Yazıcı isimli şahısların halkı korkutarak sindirdiği, gece ailelerin dışarı çıkamaz hale geldiği, bu şahısların resmi kamu kurum ve kuruluşlarında tanıdıkları olduğu için bazı olayları örtbas ettirdikleri gibi ifadelere yer verildi.
Bunun üzerine
soruşturma başlatıldığı kaydedildi. Şüphelilerin Akyazı ve çevresinde 'Yazıcı çetesi' ve 'Yazıcılar' olarak adlandırılan bir çetenin üyesi oldukları öne sürüldü. Örgütün liderinin Hüseyin Yazıcı olduğunun belirtildiği iddianamede, eylemlerin bu şüphelinin azmettirmesiyle yapıldığı anlatıldı. Örgüt yöneticisi olan
AK Parti Sakarya Milletvekili Recep
Yıldırım'ın yeğeni Ali Yıldırım'ın Atilla Çakır ile yapmış olduğu bir görüşmede Hüseyin Yazıcı'dan "
Türkiye'de Cumhurbaşkanı ne ise Akyazı'da da Hüseyin Yazıcı odur" diye bahsettiği kaydedildi.
İddianamede Akyazı Belediye Başkanı
Yaşar Yazıcı
örgüt üyesi olarak gösterildi. Yazıcı ile örgüt lideri ve üyeleri arasında yakın akrabalık ve arkadaşlık ilişkisi olduğu belirtildi. Yazıcı'nın belediye çalışanı ve örgüt üyesi olduğu ifade edilen Sadri Güzel'in kontrolünde belediye tarafından ihaleyle satın alınan akaryakıtın, örgüt üyelerine karşılıksız verilerek maddi menfaat temin edilmesi sürecinde bilgisi olduğu halde göz yumduğu anlatıldı. Akyazı Belediye Başkanlığı makamını ve siyasi nüfuzunu da kullanarak operasyon öncesinde operasyona yönelik bilgiler aldığı ve bu bilgileri örgüte aktardığı belirtildi.
İddianamede şüphelilerin "Müşteki Selim Gençler'in öldürülmesi için azmettirme, bu müştekinin ölümle tehdit edilmesi, örgüt üyesi Erkut Okutmuş'un örgüt tarafından çevreye ve örgüte örnek olması için ceza amaçlı vurulması, müşteki Şafak Malat'ın yağma amaçlı iki ayrı tarihte tehdit ve şantajla haraç istenmesi ve olay sonrasında şikayetten vazgeçmesi için tehdit edilmesi, adam öldürmeye teşebbüs, birçok yağma, müşteki
Nevzat Nehir'in tehdit edilmesi, zimmet, Akyazı Devlet Hastanesi'nin
kantin işletmesi ile ilgili
ihaleye fesat karıştırma Akyazı
jeotermal kaynak suyu
arama ihalesine fesat karıştırma" gibi bir çok suçu işledikleri öne sürüldü.
Örgüt yöneticisi Ali Yıldırım'ın bir örgüt üyesi ile
telefonda, "
Hani bir şey muhabbeti vardı ya, falan filan hesabı olacak bize, ramak kaldı. Gene bir sinyal geldi" şeklinde uyardığının belirtildiği iddianamede, yine Ali Yıldırım'ın, "Bu
akşam çok
tehlike var ha, gene haber geldi. Demiş ki Adapazarı'nın başı, 'Bir şeyler var, onları yapıp izne ayrılacağım. Orada bir galericiye demiş" diye konuştuğu kaydedildi.
Akyazı Belediye Başkanı Yaşar Yazıcı'nın bir telefon görüşmesinde "Ben Recep Bey'i (Milletvekili Recep Yıldırım) müdür beyle görüştürdüm. Bir operasyon yapılacağını bize söylemişti" dediği de ifade edildi. Yapılan incelemelerde galerici Fatih Çakmak'ın işyerinin telefonunun Sakarya Emniyet Müdürlüğü'nce arandığının tespit edildiği ve bu görüşmeden bir gün sonra çete üyelerinin operasyon yapılacağı konusunda birbirlerini uyardıkları anlatıldı. Emniyet Müdürlüğü'ne ait bu numaranın ise Sakarya İl Emniyet Müdürü Faruk Ünsal'ın özel kalemine ait numara olduğu anlatıldı.
Sakarya İl Emniyet Müdürü Faruk Ünsal'ın çeteye bilgi sızdırdığı yönündeki iddialar ise operasyonun başındaki Sakarya Kaçakçılık ve
Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü
Alparslan Hersanlıoğlu'nun
tanık olarak alınan ifadesiyle ortaya çıktı. Hersanlıoğlu, soruşturma sırasında şahısları takip ed
erken bazılarının Sakarya Milletvekili Recep yıldırım ile Akyazı Belediye Başkanı Yaşar Yazıcı'nın yakınları olduklarını fark ettiklerini söyledi. Bunu öğrenince Faruk Ünsal'a bilgi verdiğini anlatan Hersanlıoğlu, "Soruşturmanın niteliği, çerçevesi,
teknik takip yaptığımız şahısların kimlikleri hakkında müdür beyi bilgilendirdim. Bu bilgilendirmenin hemen akabinde takip ettiğimiz şüphelilerin yaptıkları görüşmelerin sayısında azalma olduğunu ve görüşmelerin içeriğinin daha güncel görüşmelere dönüştüğünü fark ettik. Sızma olabileceğini düşündük. Ancak kimseden şüphelenmedik. Ardından kendisine bu konuda 3 kez brifing verdik. Emniyet müdürümüz bir kez benden bir kez de yardımcımdan örgütün şeması ve şüphelilerin nüfus
kayıt örneklerinin suretini istedi. İsterken de bu şahısların tek tek milletvekili Recep Yıldırım ile Başkan Yaşar Yazıcı'nın neyi olduklarını sordu." dedi.
Soruşturma savcısı Serkan Çakmak'ın temmuz ayında
tayin olma durumu nedeniyle operasyonu erken yapmayı istediğini söyleyen Hersanlıoğlu, "Ben durumu müdür beye anlattım. İçişleri Bakanı Sakarya'ya gelecekti. Bu ziyaret öncesinde böyle bir operasyon yapılmasını istemiyordu. 'Senin amirin benim, bu operasyonu
bakan geldikten sonra yapacağız' dedi. Operasyon yapılmadı. Tekrar operasyon yapalım diye gittiğimde bu kez '4 Temmuz'da
Başbakan gelecek, gittikten sonra yapalım' cevabını aldım" diyerek operasyonun nasıl ertelendiğini anlattı.
Hensarlıoğlu, iddianamede yer alan ifadesinde şunları anlattı: "Biz
kaçakçılık ve organize müdürlükleri olarak şüphelileri evlerinde bulabilmek düşüncesiyle Türkiye genelinde bu tarz operasyonları eş zamanlı olarak sabahları yaparız. Ancak bu şahısları bulamayacağımız o kadar netti ki operasyonu öğleden sonra yaptık. Şüphelilerin telefon görüşmelerinde 'Sakarya'nın başından haber geldi' diyerek müdür beyden bahsetmeleri savcı 'görüşmeleri artık müdür beye söylemeyeceksin' dedi. Savcı bilgi sızdıran olarak müdür beyden şüphelenmişti" dedi.
İddianamede, Faruk Ünsal'ın görevi itibariyle
vakıf olduğu gizli bilgileri, şüphelilerin kimliklerini, kimlerin dinlendiğini, operasyon öncesinde
tedbir almalarını sağladığı iddia edildi. Ünsal'ın suç örgütüne bu şekilde yardım ettiği de kaydedildi.
(CİHAN)