İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin grup toplantısında gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.
Toplantı sonrasında partisindeki istifalara ilişkin yaptığı açıklamada istifalara saygı duyduğunu belirten Akşener, “İstifaların gerekçelerinin insafsızca.” diye niteledi.
Son dönemde futboldaki siyaset tartışmalarına değinen ve Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'a tepki gösteren Akşener, "Sayın Erdoğan damat bey üzerine vazife olmayan her işe karışıp ortalığı karıştırıyor. Damadını artık taraftarın yakasından düşür. Yoksa o tribünler sana öyle bir ders verir ki şaşar kalırsın." ifadelerini kullandı.
Akşener'in konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
Devlet aklı devlet yönettiğinin farkında olanlarda olur. Bu iktidarın mensupları devlet yönettiklerini unuttukları gibi israf düzeni içinde çile çeken insanımızı duymaz hale geldiler.
Bu yıl Cumhurbaşkanlığı saraylarının inşaat bakım ve onarımı için 610 milyon lira daha harcanacak. Bu para tam 265 bin 217 asgari ücrete eşit. Geçtiğimiz yıl sarayın bahçesindeki inşaatlara 2 milyar 845 milyon lira harcandı. Bu parayla maliyeti 100 bin liradan 28 bin aile ufak tefek başını sokacak bir ev sahibi olurdu.
"ADALET BUNUN NERESİNDE?"
Bir babanın Hatay’da kendini yaktığı, bir başka babanın Meclis'te intihara kalkıştığı, kendini kamyonuna asan bir babanın olduğu ülkede oluyor bunlar. Elazığ depremi ardından yardımları ücretsiz taşırım diyen koca yürekli bir kamyoncu kardeşimiz ekmek teknesine kendini asarak son verdi.
Babaların evlerine ekmek götüremediği için kendini asarak can verdiği Türkiye’de saraylarına yaklaşık 3 milyar lira harcayabilen vicdansızlara soruyorum; Adalet bunun neresinde?
"VATANDAŞIMIZIN HAYATI SARAY ZENGİNLERİ GİBİ DEĞİL"
Geçen hafta Bursa’daydım. Saraylarına oluk oluk para akıtan bu ülkede vatandaşımızın hayatı hiç de saray zenginleri gibi değil. Karşılaştığım her üç kişiden biri “iş” dedi, “aş” dedi. Bir kardeşim elektrik faturasını uzattı “geçen yıl 380 lira bu yıl 550 lira” dedi.
Maliyetler bu kadar yükselirken işverenler çalışanına nasıl maaş ödeyecek, kirasını, suyunu, doğalgazını da eklediğimizde binlerce vatandaşa ekmek veren bu işletmeler nasıl ayakta kalacak?
Çiftçilik ve hayvancılık yapan vatandaşlarımızla dertleştik. Kestel ve Gürsu’da nüfusun yüzde 60’ı çiftçilik ve hayvancılıkla geçiniyor. İlaç ve gübre fiyatları ortada diyorlar ki “2019’dan bu yana para kazanamıyoruz”. Süt inekçiliği yerini besiciliğe bırakmış.
Yem fiyatları yüksek o nedenle hayvanın bakım maliyetini yüklenmek yerine etinden para kazanmaya çalışıyorlar. Bunu ülke genelinde düşündüğümüzde hayvancılığımızın halini görün.
“TRİBÜNLER SANA ÖYLE BİR DERS VERİR Kİ ŞAŞIRIRSIN”
Fenerbahçe tribünlerinden yükselen sesleri duyuyorsunuz. ben başkanların kendi aralarındaki rekabetle ilgili değilim. Siyasetçilerin bu tartışmalara dahil olmaması gerektiğini düşünüyorum. Siyasetin spora karıştığı ülkelerde sporun ileri gidemediğini biliyorum.
Ancak damat bey bakanlıktaki başarısızlığıyla gündeme gelmekten yorulmuş olacak ki bu aralar anlamadığı başka bir alanı, futbolu karıştırmakla meşgul.
Yahu arkadaş bırakın insanlarımız istedikleri kulübe gönül versin, cahilce ettiğiniz her söz insanlarımızı rahatsız ediyor. Gereksiz tartışmalara sebep oluyorsunuz. Trabzonspor da bizim Fenerbahçe de bizim.
Sayın Erdoğan damat bey üzerine vazife olmayan her işe karışıp ortalığı karıştırıyor. Damadını artık taraftarın yakasından düşür. Yoksa o tribünler sana öyle bir ders verir ki şaşar kalırsın.
“BASKI İLE FAİZ İNMEZ"
Faizler konusunda sayın Erdoğan’la aynı fikirdeyim, faizler insin istiyorum. Ama baskı ile faizler inmez. Merkez Bankası’na faizler insin baskısı yapıldı. Kendisi akıllı, Merkez Bankası cahildi. 2015 yılında faizleri indirin dediğinde 7,5’ti faizler.
Merkez Bankası başkanı gitti açıklama yaptı, "Faizleri baskılarsak yukarı çıkar." dedi. Yıllar süren bu faiz baskısının sonucu dolar fırladı, faiz fırladı, ekonomimiz küçüldü. Faiz etrafındaki cahillerin verdikleri akıllarla düşmez.
Eğer faizlerin inmesini istiyorsan, eğer ekonominin düzelmesini istiyorsan, yargıdan elini çekeceksin, Merkez Bankası’ndan elini çekeceksin. Demokrasiyi güçlendirip parlamenter demokrasiye geri döneceksin. Bak o zaman faiz düşüyor mu, düşmüyor mu?"