İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, TBMM grup toplantısında konuştu.
Akşener'in konuşmasından satır başları şu şekilde:
"Tüm şehit öğretmenlerimizi saygı, sevgiyle anıyorum. Bir yanım gururla bir yanım öğretmenlerimize yaşatılan çilenin yanında hüzünle doluyor. 24 Kasımda öğretmenlerimizin yüzünün bir nebze de olsa gülebilmesi için tüm öğretmenlerimize bir maaş ikramiye verilmesi, ek ders ücretlerinin artırılması, 100 bin atamanın gerçekleşmesi için önergeler verdik. Maalesef AKP ve MHP oylarıyla reddedildi.
Ülkemizde atanamayan öğretmen diye bir sorun üreten bu duyarsız iktidara yazıklar olsun.
Öğretmenlerimizi içinde düşürdüğünüz bu tabloya daha fazla sessiz kalamazsınız. Söz namustur sözünüzü tutmak zorundasınız. Önümüzde öğretmenler günü var. Gelin eli vicdanınıza koyun onlara nefes aldıracak bir adım atın.
Tüm dünyanın gözleri önünde bir soykırım gerçekleşiyor. Birleşmiş Milletler neden kurulmuştur biliyor musunuz? 20. yüzyılın ilk yarısında yaşanan savaşların bir daha yaşanmaması, uluslararası barışı korumak kollamak için. BM'nin varlık amacı resmen ortadan kalkmıştır, buyurun cenaze namazına.
BM mesele Kıbrıs olunca aslan kesilebiliyor. İnsani amaçlarla yapılmaya çalışılan bir yolu engellemeye çalıştılar.
Yanıma gelen emekli kardeşimiz "aldığımız maaş 7500 lira, geçim ölü" diyor. İnsanlar artık "ölü" diye tabir ediyor. Yeni bir yola girdiklerini görüyoruz. İTO Başkanı "asgari ücret enflasyon oranında artırılmalı" dedi. Bunu daha önce Şimşek de söyledi. Niyet belli, ücret zamlarını enflasyondan düşük yapmak. Millet fakirleşmiş mi umurlarında değil. Ekonomiyi yönetenlere sesleniyorum sakın ola bu yola girmeyin. Kendi hatanızın bedelini bu millete daha fazla ödetmeyin!
Bedel ödeme sırası sefa sürenlere geldi. Önce siz lüks hayatlarınızdan vazgeçeceksiniz. Zaten zor durumda olan insanımızı zor durumda bırakmayın. Biraz vicdanlı olun. Milletimize çile çektirmeyin.
Çok değil birkaç yıl önce, o sayfa yeniden açıldı. 50+1 sisteminin bugün değiştirmek istiyorlar. Hemen bizzat Erdoğan'ın sözleriyle. Biz zaten hesapsız kitapsız, alelacele getirdiğiniz partili cumhurbaşkanlığı sisteminin Türkiye’nin başına, bela olacağını daha 2017 yılında söylemiştik! Bu sebeple 'hayır' demiştik. Yanlışta ısrar ettiniz, günaydın Sayın Erdoğan. Kaybeden yine aziz milletimiz oldu.
Madem ki, Sayın Erdoğan da 50+1 şartının dayattığı, ittifak sisteminden bu kadar rahatsız. O zaman, buradan, bizzat kendisine sesleniyorum. Gelin, AK Parti olarak ittifak sisteminin, ülkemize dayatılmasının siz de bizim gibi önüne geçin. Gelin, Türk demokrasisinin, tıkanan nefesini açmak için siz de, bizim gibi, bir adım atın. Gelin, önümüzdeki seçimlere AK Parti olarak, siz de İYİ Parti gibi, tek başınıza girme cesaretini gösterin.
Ama Sayın Erdoğan eğer ki, bu açıklamayı yapmaktaki amacın anayasa değişikliğinin, arkasına sığınıp sistem ile birlikte, 2 dönem kuralını değiştirmekse işte o zaman, hiç kusura bakma, çok beklersin.
El birliğiyle herkes İYİ Parti'yi konuşuyor. Seçmene verdiği sözlerin hiçbirini tutmayanların keyfi yerinde. Ama İYİ Parti zor durumdaymış. Parti içi hesaplarını görmek için Türkiye'yi feda edenlerin keyfi yerinde.
İYİ Parti zor durumdaymış! Yüzde 60 şakşakçılarının, kola kutusu hastalarının keyfi yerinde. İYİ Parti zor durumdaymış. İYİ Parti'de güneş yerinde her şey yolunda.
Ama bu yaşadıklarımız kesinlikle tesadüf değil. Milletimizin belirlediği adayla çıksaydık bu en çok Saray'ı üzerdi. Yüzde 60'la alırız diyen akılsızlara dokunmadılar. İYİ Parti hür siyasetinden en çok Saray ve eşrafı çekiniyor. İttifak içinde flulaşan kimliğimizin artık berrak şekilde görünmesinden korkuyorlar. Müstakil kimliğimizle istismar edecekleri bir açığımız olmadığı için korkuyorlar. Milletimizi İYİ Parti'den uzaklaştıracak yeni bir bahane bulamadıkları için korkuyorlar."