AKP'li anket şirketi genel müdürü: Yürümeyen de olumlu bakıyor

Başta Erdoğan olmak üzere AKP li yöneticilerin sert bir tutum takındığı Adalet Yürüyüşü’ne vatandaş nasıl bakıyor...

SHABER3.COM

 AKP ile yakın çalışan ANAR Araştırma Genel Müdürü İbrahim Uslu, yürüyüşü, “Çok barışçıl, iyi düzenlenmiş, medeni, demokratik bir eylem. Ben çok insanla konuşuyorum, yürüyüşün ülkeye de demokrasimize de iktidara da kazandırdığı düşünülüyor” sözleriyle değerlendirdi.Kaynak: ANAR Müdürü: 'Adalet Yürüyüşü'ne katılmayan da olumlu bakıyor 

Adalet Yürüyüşü, bugün itibarıyla 18. gününde. Rotasındaki yürüyüşün temposu düşürülmeden hedefi olan İstanbul-Maltepe açısından da son haftaya girildi. Yürüyüş hedefine doğru giderken en çok AKP iktidarının tavrının ne olacağı ve bu anlamda yürüyenlerin İstanbul finalini sorunsuz tamamlayıp tamamlamayacağı merak ediliyor.

Müdahale edilecek mi?

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve AKP sözcülerinden gelen ‘teröristlere destek yürüyüşü’ suçlamaları, yürüyüşün Maltepe’de tamamına erdirilmesine izin verilmeyeceği yorumlarına neden oldu. AKP’ye yakın kesimlerden gelen belli bir aşamada yürüyüş kolunun kesilip, İstanbul’a sembolik bir grubun alınacağı açıklamaları da bu yorumları besledi. Ancak tüm bu yorumlar, AKP’nin eyleme müdahale edip etmeyeceği konusunda, bir süredir yaptırmaya başladığı anketlerden gelen sonuçların belirleyici olacağı bilgileri çerçevesinde anlamlandırıldı.

Anketlerde adalet

AKP, 15 yıllık iktidarında adımlarını sürekli yaptırdığı anketlere göre atan bir parti olduğu için CHP çevrelerinden, “Sürekli anket yaptırıyorlar. Anketlerde adalete ihtiyaç da yürüyüşe destek de çok yüksek çıkıyor” açıklamaları geldi. 15 yıllık süreçte AKP’ye anket yapan kuruluşlardan biri de ANAR Araştırma firması. İbrahim Uslu, kuruluşun Genel Müdürü olarak ‘Adalet Yürüyüşü’nü yakından izliyor. AKP sözcülerinin görüşleri bilinmesine karşın partiye destek veren mahallenin yürüyüşe bakış açısını anlamak için Uslu’nun görüşlerine başvurduk.

Uslu, öncelikle Kılıçdaroğlu’nun, “Bıçak kemiğe dayandı” diyerek Güvenpark’ta yürüyüşü başlatmasına neden olan CHP milletvekili Enis Berberoğlu’nun tutuklandığı 14 Haziran’da attığı bir tweet mesajını anımsattı. Uslu’nun mesajı şöyle: “Hukuki tarafını bilemem, ama Berberoğlu kararı, CHP’nin ve yüzde 48.5’in siyasi enerjisini diri tutmaya yarar.”

Uslu’nun yürüyüşe ilişkin düşünceleri de şöyle:

Anket için bitmesini bekliyorum: Yürüyüş için biz bir anket, bir ölçüm yapmadık. Çünkü bu, sıradan bir yürüyüş değil, toplumsal, siyasal sonuçları olacak bir eylem. O yüzden, toplumun buna bakışını ölçmek için bitmesini beklemek gerekiyor. Biz, toplumda destek alıp almadığı, nasıl sonuçlar yaratıp yaratmadığı konusundaki ölçümlerimizi yürüyüşün belirlendiği tarihte bitmesinden sonra yapacağız.

Olumlu yaklaşım var: CHP, bu yürüyüşle, özellikle Berberoğlu’nun tutuklanmasıyla ortaya çıkan durumu çok iyi okuduğunu gösterdi. Ben, anket yaptırmadım ama çok fazla insanla görüşüyorum. Bu insanlar da yürüyenlerle yakın insanlar değil. Onlarla siyasal olarak uzaklığı olan insanlar. Ama benim bu konuştuğum çevrelerde bu yürüyüşe bir öfke, olumsuzluk değil, tersine daha olumlu yaklaşımlar var. Çok medeni, barışçıl, iyi düzenlenmiş, Türkiye gündemini iyi okuyan bir yürüyüşle karşı karşıyayız. O yüzden benim konuştuğum çevrelerdeki insanlar da yürüyüşü, hak vermese bile yöntemi olarak doğru ve makul buluyor.

Kırk sekiz buçuğu şarj etti: Ölçmedik ama bu yürüyüş, CHP’nin oylarını patlatır mı? Hayır patlatmaz. Ama bu yürüyüşün anlamı zaten bu değil. Bence bu yürüyüş kararı ve eylemiyle Kemal Kılıçdaroğlu, 16 Nisan referandumundaki yüzde 48.5’in enerjisini şarj etti. Bu şarj, 2019’a kadar olan sürece yansıyacak sonuçlar doğuracak. Çünkü kendi partisi içindeki muhalifleri bile yürümek zorunda kalıyor. Ama asıl önemlisi, referandumda yüzde 48.5 ortaya çıkmıştı ama Kılıçdaroğlu bunun yüzde 25’iyle diyalog kurabiliyor, konuşabiliyordu. Şimdi bu yürüyüşle yüzde 48.5’le diyalog kurma, konuşabilme imkânını yakaladı.

İktidara da yarar: Huzur ve barış içinde demokratik hakların kullanılması, muhalefetin eylem biçimi olabilir ama sonuçları itibarıyla iktidarlara da yarar. Bu yürüyüş, inşallah başladığı gibi barışçıl, kimsenin burnunun kanamayacağı bir şekilde sona erer. Hepimizin dileği bu. Demokrasimiz de bundan kazançlı çıkacaktır. Ama iktidar da öyle. Çünkü dışarıda muhalefete baskı olduğu suçlamalarına bu yürüyüşten sonra iktidar ‘hayır’ diyecektir. Kimsenin Adalet Yürüşü yapanları tutuklamayı düşünmediğini anlatabilecektir. Hukuk içinde, demokratik olgunluk ve medeni bir şekilde sonuçlanacak yürüyüş, muhalefetiyle iktidarıyla tüm ülkeye kazandıracaktır.
<< Önceki Haber AKP'li anket şirketi genel müdürü: Yürümeyen de olumlu... Sonraki Haber >>
ÖNE ÇIKAN HABERLER