AK Parti’nin ‘Sivil vesayet rejimi’ kurduğunu söylüyorlar. Üstelik, askeri dikta dönemlerinden daha uzun ömürlü olurmuş sivil vesayet. Dışı bundan daha süslü, içi bundan daha saçma bir söz duymadım Darbe yönetimlerinden daha ceberrut, daha beter bir idare olarak gösteriyorlar sandıkla gelip, sandıkla gidenleri. ‘Say say’ bitiremiyorlar demokrasinin kötülüklerini. Ne diyelim, mahçup cuntacılara rahmet okutan bir mantık... Darbe muhipleri, açıktan ‘demokrasi düşmanları’ bile, bu Tuti kuşları kadar gülünç ve pervasız olmadı. Sandıktan güçlü bir tek parti iktidarı çıkınca, ‘Diktatörlük geldi’ zannediyorlar. ‘Halk diktatörlüğü’ diyorlar, ‘Çoğunluk istibdadı’ diyorlar, ‘Baskı rejimi’ diyorlar... Millet, nazarlarında akıl baliğ değil hâlâ, mümeyyiz olamadı gözlerinde bir türlü... Güya doğru seçimlerde bulunamaz, onun için başına ‘Vasi’ tayin etmek istiyorlar. Kendi başına bırakırlarsa, “Ya AK Parti’ye ya da Pak Parti’ye gider” diye korkuyorlar. “Kuş mantığıdır, kaale alınmaz; hem zırva tevil götürmez” mi diyeceğiz? Öfke nöbetleri geçirirken ağızlarından kaçan tehditleri nereye koyacağız peki? *** “AK Parti gittiğinde” diye başlayıp... ‘Aba altından sopa’ çıkarıyorlar demokrasi yandaşlarına. AK Parti gittiğinde, gene millet kalmayacak mı geriye?...Tabii eğer başını dipçikle ezmez yahut sürgüne göndermezseniz. Demokrasi rafa mı kaldırıldı sanki, seçimler ikinci bir emre kadar askıya mı alındı, Meclis mi kapatıldı, cemseler kapı kapı dolaşıp ‘iç düşman’ mı topluyor? Daha dün erken seçim ihtimalinin konuşulduğu bir ülke için söylüyorsunuz bunları. Utanmanız, sıkılmanız yok mu hiç sizin? *** Siz değil misiniz, ‘’AK Parti sandığa gömüldüğünde bakalım ne yapacak, nereye kaçacaksınız’’ diyen? Üzgünüm ama... Hiçbir yere gitmiyoruz, biz burada olacağız gene. Demokrasi yandaşları, sandıktan ne çıkarsa ona razı olacak haliyle. Ama asıl siz ne yapacaksınız, ondan haber verin? Gene mızıkçılık mı yapacaksınız, “Sıkın dişinizi az daha, geldi gidiyor bunlar” mı diyeceksiniz, sandığın meşruiyetini mi sorgulayacaksınız tekrar? Gönlünüze göre bir iktidar çıkarsa, sandığa iman tazeleyeceğiniz aşikar. Darbe sayıklamalarını bırakıp, demokrasinin faziletlerini anlatmaya başlarsınız o zaman. Çoğunluğun gönlünden geçen size uymazsa ne olacak peki? *** Taahhüt ediyor musunuz demokrasiye sadık kalacağınızı, Baas rejimi hülyalarına yeniden kapılmayacağınızı, meşrebinizden bir dikta idaresi çıkarmaya heves etmeyeceğinizi?... “Böyle sandığın içine tükürürüm” demeyeceğinizi garanti ediyor musunuz? Ekmek mushaf çarpsın mı yan çizerseniz? Yemin ediyor musunuz, bu kez içinize sindireceğinize? Söz veriyor musunuz hazımsızlık çekmeyeceğinize, mırın kırın etmeyeceğinize, burun kıvırmayacağınıza? Karnınızdan gelen gurultuların kesileceğini söyleyebiliyor musunuz? Gene “Sandıktan majoriteryanizm çıktı, çoğunluk diktasına gidiyoruz, otoriterleşiyoruz” yaygarası koparmayacağınız ne malum? Postallara seferberlik görev emri çıkarmayacağınızı, ‘Rep rep’ çığlıkları atmayacağınızı, demokrasi-dışı yollardan medet ummayacağınızı ne bilelim? Siciliniz pek parlak değil, sabıka kaydınız hayli kabarık ne de olsa... Güven vermiyorsunuz; inandırıcılığınızı da, demokrasiye imanınızı da kaybetmiş görüyorum sizi. *** AK Parti’yle değil, sizin milletle sorununuz var gibi. Diyelim ki AK Parti gitti, onu iktidara taşıyan millet de mi buharlaşıp gidecek? Yerine, benzeri başka bir AK Parti gelmeyecek mi sanıyorsunuz? Çok uzattınız... Bıraksanız mantığa düz kontak yaptırmayı, saçmalığın daniskası cin fikirlere bel bağlamasanız da... Alışsanız diyorum artık, ayıp oluyor çünkü.