Sağlık Bakanı Recep
Akdağ, ”
İngiltere'den Türkiye'nin de aralarında bulunduğu bazı ülkelere, insanlarda deli
dana hastalığına yol açabilecek kan ürünlerinin
ihraç edildiği yönündeki” iddialarla ilgili olarak, “İngiltere yetkili makamlarının 2004 yılından sonra bize ulaşmış yeni bir açıklaması yok” dedi.
Bakan Akdağ,
İspanya'da bulunduğu süre içerisinde bu ülkenin sağlık sistemini gözden geçireceğini belirterek, şunları söyledi:
“Sağlıkta Dönüşüm Programı'nı oluştururken çoğunluğu AB ülkeleri olmak üzere çok sayıda ülkede ciddi araştırmalar ve değerlendirmeler yaptık. Sağlıkta Dönüşüm Programı bütün hızıyla devam ederken, bu aşamada İspanya'da da değerlendirmeler yaparak programımıza katkılar almaya çalışacağız. Ayrıca uygulamaya başladığımız
modellerle ilgili olarak Avrupalı meslektaşlarımızla ciddi anlamda onlara model ihracı yapabilecek bazı özelliklerimizi de tartışmış oluyoruz.”
Akdağ, “kamuya ait sağlık binalarının
yenileme, geliştirme ve yeni binalar, hatta
metropol kentlerde sağlık şehirleri oluşturmak amacıyla da kamu özel ortaklığının önünü açacak bir
kanun yaptıklarını” söyledi. Akdağ, “Bununla ilgili usul ve esasları
Bakanlar Kurulu Kararı olarak oluşturmamız lazım. Bunun da altyapısını hazırlamış durumdayız. İspanya'da bu kamu-özel ortaklığıyla ilgili görüşmeler de yapacağız. İspanya bu konuda ciddi adımlar atmış ülkelerin başında geliyor” diye konuştu.
DELİ DANA HASTALIĞINA YOL AÇABİLECEK KAN ÜRÜNLERİ
Sağlık Bakanı Recep Akdağ, gazetecilerin, “İngiltere'den Türkiye'nin de aralarında bulunduğu 14 ülkeye insanlarda deli dana hastalığına yol açabilecek kan ürünlerinin ihraç edildiği yönündeki” iddialarla ilgili sorusuna karşılık, “İngiltere'nin yetkili makamlarının 2004 yılından sonra bize ulaşmış yeni bir açıklaması yok” dedi.
2004 yılında İngiltere Büyükelçiliği'nin, “1995 ve 1997 yılında o dönemde İngiltere'nin ürettiği ve Türkiye'de de satılan bazı kan ürünleri markalarıyla ilgili bazı problemlerin olabileceğini” kendilerine ilettiğini kaydeden Akdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Biz o zaman gerekli değerlendirmeleri yaparak kamuoyunu aydınlatmıştık. Yaptığımız araştırmalarda, bize verilen
seri numaralarda Türkiye'ye kan ürünü girmediğini tespit etmiştik. Şimdi çıkan haberler de, o günkü haberlerin tekrarı şeklinde. Bu markadaki kan ürünlerini kullanan hastalarla ilgili olarak bir takip çalışmasına da başlamıştık. Dolayısıyla şu anda herhangi bir risk düşünmüyoruz.”
Akdağ,
ithal edilen bu tür ürünlerin kontrolünün
Hıfzıssıhha Kurumu aracılığıyla yapıldığına dikkati çekerek, “Ancak bu veya buna benzer ürünlerle ilgili olarak zaman zaman yıllar sonra yeni bazı bulgular çıktığında, kuşkusuz o birimlerin sahipleri, o ürünleri kullanan ülkelere belli uyarılarda bulunabiliyor. Dolayısıyla bugün bilimin sunduğu imkanlar çerçevesinde gerekli araştırmayı yapıyoruz” dedi.