Aile hekimliği AKP döneminde başlatılan sağlıkta dönüşüm projesinin önemli adımlarından biriydi. İlk olarak 2005 yılında pilot uygulama olarak başladı. Sistem bu güne kadar bir çok konuda eleştiri aldı ama son dönemde doktorların farklı bir şikayeti var. OHAL döneminde çıkartılan KHK doğrultusunda yapılan güvenlik soruşturmaları nedeniyle İstanbul’da beş hekimin sözleşmesi fesh edildi.
İstanbul’da halen aile hekimliği yapan 4 binden fazla doktor var, aile hekimlerinin bir kısmı devlet hastanelerinden aile hekimliğine geçenler, yani memur statüsünde iken geçiş yapan doktorlar. Görev yapan doktorların yüzde 40 kadarı ise özel hastanelerden veya serbest çalışanlardan aile hekimliğine geçiş yapanlardan oluşuyor. Aile hekimleri kamu görevlisi olsa dahi statü olarak 657 sayılı Devlet memurları Kanunu’na tabi değiller yani memur statüsünde değiller. Bu nedenle göreve başlamaları için de her hangi bir güvenlik soruşturması geçirmediler.
OHAL DÖNEMİNDE KHK
Aile hekimliği uygulaması sağlık hizmetlerinde ilk adımı oluşturuyor. Ancak doktor başına düşen hasta sayısının çokluğu nedeniyle bir çok yerde hastaları ilaç yazdırmak için hastaneye gitmekten kurtarmaktan öteye bir işlev kazanmadı. Sağlık Bakanlığı verilerine göre 2017 yıl sonu itibariyle Türkiye’de 7.772 Aile Sağlığı Merkezi’nde 23.992 aile hekimi, 23.452 aile sağlığı personeli aktif olarak görev yapıyordu. Bir aile hekimine düşen nüfus sayısı ortalama 3.295 kişi. Bu sayı İngiltere’ de 1.800, Danimarka’ da 1.600, Portekiz’de 1.500, Almanya’da ise 1.000 kişi.
Ancak 2016 yılında çıkan 676 sayılı KHK’nın 7’ncü maddesinde “657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinin birinci fıkrasının (A) bendine aşağıdaki alt bent eklenmiştir. ‘8. Güvenlik soruşturması ve/veya arşiv araştırması yapılmış olmak.'” yer alan düzenleme aile hekimleri için de uygulanmaya başladı.
İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu üyesi Recep Koç, “Aile hekimleri memur değil, dolayısıyla güvenlik soruşturması yapılması yasal değil. Ama İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün yaptığı araştırma nedeniyle beş arkadaşımızın sözleşmesi iptal edildi. Emniyetten gelen ‘olumsuz’ durum nedir bilmiyoruz. Arkadaşlarımıza açılmış bir soruşturma, dava da yok. Ama İl Sağlık Müdürlüğü ile Valilik sözleşmelerini iptal etti.” diyerek anlatıyor yaşananları. Koç, aile hekimlerinin haklarında açılan bir dava sonucu ceza almaları halinde sözleşmelerinin iptal edileceğine dair düzenleme olduğuna dikkat çekiyor ve “Zaten sözleşmede var, böyle bir durumda sözleşme iptal edilebilir ama ysal olmayan güvenlik soruşturması. Bu insanlar memur değil zaten” diyor.
HASTALAR DA ETKİLENECEK
İstanbul’da her aile hekimine kayılı yaklaşık 4 bin kişi var. Bu durumda sözleşmesi iptal edilen hekimlere kayıtlı olanların başka hekimlere kaydırılması gerekecek. Bu durum yeni bir hekim atanana kadar sürse dahi insanların doktora ulaşamamasına da yol açacak. Ayrıca son yıllarda yaşanan olumsuzluklar nedeniyle aile hekimliği için başvuranların sayısında da azalma yaşandı ve yeterli sayıda aile hekimi görevlendirilemedi.