Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) eski yargıcı Rıza Türmen, Türkiye'de demokrasi ve hukuk alanında yaşanan sıkıntılar hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu. Hidayet Karaca ve polislerin hukuksuz bir şekilde aylardır tutuklu bulunması konusuna değinen Türmen, haklarında iddianame yazılmadan bu kadar uzun bir tutukluluk süresinin Avrupa'da görülemeyeceğini vurguladı. AİHM'de bu davanın kazanılacağını ifade ederek, “Türkiye'de hukuk devletinden söz etmek istiyorsak, iktidarın yargıdan elini çekmesi lazım.” dedi. Hakimlerin verdikleri tahliye kararından dolayı tutuklanmasının, HSYK'nın geldiği hali göstermesi bakımından ibretlik olduğunu dile getirdi.
Eski CHP Milletvekili ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) eski yargıcı Rıza Türmen, yeni kitabı ‘Güçsüzlerin Gücü'nü imzalamak üzere Bilgi Üniversitesi öğrencileri ile bir araya geldi. Öğrencilerin sorularını cevaplayan Türmen, Türkiye'de demokrasi ve hukuk alanında yaşanan sıkıntılara temas etti. Hiçbir somut delil gösterilmeden aylardır hürriyetlerinden mahrum bırakılan Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca ve polis memurlarının durumuna ilişkin soru üzerine, şöyle konuştu: "Bir kere (iddianame yazılmadan tutukluluk) süresi bu kadar uzun sürmez. Gözaltına alınma da ne kadar doğrudur o ayrı bir konu. Gözaltına alındıktan sonra gözaltının devamı için çok ağır koşullar vardır. Yani tutukluluğa devam kararına ve buna yapılan itiraza bir kere bakmak lazım. Doğru dürüst gerekçeler verilmiş mi? Niçin başka türlü tedbirler uygulanmıyor. Gerekçelerin çok iyi yazılması gerekiyor. Bir kere sürenin bu kadar uzun olmaması gerekiyor. Bu kadar uzun süreyi Avrupa'da göremezsin. Buna yapılan itirazın doğru dürüst incelenmesi gerekiyor. Bu şekilde hürriyetten mahrumiyetin çok sayıda dayanakları olması lazım."
Rıza Türmen, Karaca ve polisler ile ilgili verdiği tahliye kararından dolayı hakimler Metin Özçelik ve Mustafa Başer'in tutuklanmasına da sert tepki gösterdi. Hakimin verdiği karardan dolayı hapse atılmasının dünyanın demokrasi ile yönetilen hiçbir ülkesinde görülemeyeceğini vurgulayan Türmen, bu tutuklamaların HSYK'nın geldiği hali göstermesi bakımından ibretlik olduğunu kaydetti. Türmen, şöyle devam etti: "Hakim verdiği karardan dolayı tutuklandı. Böyle bir şey, dünyanın demokrasi ile yönetilen hangi ülkesinde görülmüş? Hakim yanlış bir karar vermişse bile bu yanlışı gidermenin yolu vardır. Hakimi 'Sen yanlış karar verdin' diye tutuklarsanız, bundan sonra hakim nasıl karar verecek? Bunun hakimler üzerindeki caydırıcı etkisini düşünebiliyor musunuz? Hakimin 'yanlış karar verirsek içeri gireceğiz' diye ödü patlayacak. Böyle bir hukuk anlayışı olabilir mi? HSYK'nın geldiği hali göstermesi bakımından ibretliktir. HSYK'ya olan güven ortadan kalkmıştır. Neye güveneceksiniz bu ülkede, mahkemeye güvenemeyeceksiniz, HSYK'ya güvenemeyeceksiniz, Yargıtay'a güvenemeyeceksiniz, Anayasa Mahkemesi'ne güvenemeyeceksiniz. Bu süreç siyasi süreç, bunun siyasi olmaktan çıkarılması lazım. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne gittiğiniz zaman zaten bu dava kazanılır. Bunda hukuka aykırılık var, uygunsuzluk var. Türkiye'de hukuk devletinden söz etmek istiyorsak iktidarın yargıdan elini çekmesi lazım."