AGİT Demokratik Kurumlar ve İnsan Hakları Ofisi Sınırlı Seçim Gözlem Heyeti Başkanı Geert Hinrich Ahrens, son raporlarında YSK kararlarının temyizi ile ilgili eleştirilerin hatırlatılması üzerine, "Biraz daha tedbirli yaklaşıyoruz onlarla görüşmeden bir yorum yapmak için erken ama YSK kararlarının temyiz edilebilir olması görüşümüzü burada yineliyoruz." dedi.
AGİT Demokratik Kurumlar ve İnsan Hakları Ofisi Sınırlı Seçim Gözlem Heyeti, 7 Haziran'daki milletvekilleri seçimleri dolayısıyla Hilton Otel'de basın toplantısı düzenledi. Heyet Başkanı Geert Hinrich Ahrens, burada basın mensuplarının sorularını cevapladı. Bir gazetecinin, 'Muhalefet partilerinin seçimlerde eşitsizlik olduğuna dair YSK'ya şikayetleri oldu, Cumhurbaşkanı'nın da propaganda yapmasıyla ilgili. Eğer, bu tür konular gündeme geldiyse Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) yanıtı ne oldu?' sorusu üzerine Ahrens, henüz çalışmanın başında olduklarını söyledi. Ahrens, "Dolayısıyla daha sonrasında bu konularla kesinlikle ilgileneceğiz. Özellikle de muhalefet partileriyle, bu tür konuları soruşturmakla sorumlu yetkililerle görüştükten sonra. Şundan emin olabilirsiniz ki, AGİT prensiplerine uygunluk konusunda dikkatli olacağız ve buna özen göstereceğiz." ifadelerini kullandı.
"EŞİT BİR DÜZENDE REKABET EDEBİLEN PARTİLERİN OLDUĞU BİR SEÇİM DİYORUZ"
'AGİT açısından eşit, yasal ve objektif bir seçim kampanyası ne olduğuyla' ilgili bir soruya, Ahrens "Aynı imkanlara sahip olan, rekabet edebilmek için aynı imkanlara sahip olan eşit bir zeminde, eşit bir düzende rekabet edebilen partilerin olduğu bir seçim diyoruz. Eşit zemin oldukça önemli, bir futbol maçı düşünün. Takımlardan bir tanesi maçı hafif tepe bir yerde yapmak zorunda kalırsa eşit fırsata sahip olmayacaktır. Ama biz böylesine eşit bir zeminin olmadığını da şu anda iddia etmiyoruz. Gerekli gözlemlerimizi, araştırmalarımızı yapacağız." diye konuştu.
"BAZI TAVSİYELERİN YERİNE GETİRİLDİĞİNİ, BAZI TAVSİYELERİN YERİNE GETİRİLMEDİĞİNİ GÖREBİLİRSİNİZ"
Heyet Başkanı Ahrens, 'Bu sene yapılacak seçimler Avrupa'nın gündeminde, bir çok açıdan tartışılıyor. Türkiye'de bir sistem değişikliği olacak mı, olmayacak mı, HDP barajı aşıp Meclis'e girecek mi, temel siyasi tartışmaların olduğu bir seçim atmosferindeyiz, bir takım kaygılarınız var mı? İktidar partisinin seçim güvenliğini tamamen sağlandığı konusunda bir garanti sağlayabileceğini inanıyor musunuz?' sorusuna ise şu cevabı verdi: "Biz geçen yıl gerçekleştirilen seçimlerden sonra bir takım tavsiyelerde bulunmuştuk. Örneğin yüzde 10 barajı. Çeşitli parlamenterler tarafından eleştirilmişti. Size katılıyorum. Bu yılki seçimler özellikle daha tartışmalı. Bir parti yüzde 10 barajını aşıp Meclis'e girebilecek mi sorusu soruluyor. Bu gözlemin henüz biz başındayız. Dolayısıyla sonuçlarla ilgili herhangi bir açıklama yapmak istemiyoruz. Henüz sonuçları elde etmiş değiliz. Ama önceki seçim sonucunda yaptığımız tavsiyelere bakacak olursak bazılarının yerine getirildiğini, bazı tavsiyelerin yerine getirilmediğini görebilirsiniz. Örneğin, sivil toplum, şeffaflık veya finansman kurallarıyla ilgili tavsiyelerin. Ama nasıl geliştiğin, nasıl ilerlediğini göreceğiz. Burada bizim standardımız her zaman AGİT taahhütleri."
"YSK KARARLARININ TEMYİZ EDİLEBİLİR OLMASI GÖRÜŞÜMÜZÜ BURADA YİNELİYORUZ"
'Son raporda YSK kararlarının temyiz edilememesine dair bir takım eleştirileriniz vardı. Siz halihazırda herhangi bir siyasi parti ile görüştünüz mü? Eğer bu tavsiye yerine gelmemişse tekrar gündeme getirilecek mi?' sorusuna karşılık Ahren, "Muhalefet liderleriyle görüşeceğiz. Geçen sefer geldiğimizde de Kılıçdaroğlu ve Demirtaş ile bir araya gelmiştik. Ama henüz görüşmedik. Biraz daha tedbirli yaklaşıyoruz onlarla görüşmeden bir yorum yapmak için ama YSK kararlarının temyiz edilebilir olması görüşümüzü burada yineliyoruz." cevabını verdi.
"TABİ Kİ BU ŞİKAYET KONUSUNU DA ELE ALACAĞIZ"
Bir gazetecinin, 'YSK ile görüşmenizde, Cumhurbaşkanı'nın seçime dahil olmasıyla ilgili HDP tarafından yapılan iki başvuruyu da reddetti. Acaba bu konuyu görüştünüz mü?' sorusu üzerine Ahrens, "Biz bugün YSK Başkanı ile bir araya geldik. Yarım saatlik bir görüşme gerçekleştirdik. Kendisi genel olarak sistemi açıkladı. Ama tabi ki bu diyaloğu devam ettireceğiz. Tabi ki bu şikayet konusunu da ele alacağız. Şu anda bununla ilgili bir şey söylemem için çok erken." dedi.
"ÇOK FAZLA GÖZLEMCİNİN OLDUĞU BİR MİSYON DEĞİL BU"
'Siyaset şu anda oldukça kutuplaşmış durumda. Mahalli seçimlerde her iki tarafın birbirini suçladığını, seçimlerde bir takım hileler yapıldığına dair suçlamalar olduğunu gördük. Bu tür suçlamalardan nasıl kaçınılabilir?' sorusuna ise Ahrens, şu cevabı verdi: "Bu heyet sınırlı seçim gözlem heyeti. Dolayısıyla seçim günü çok fazla gözlemci görev yapıyor olamayacak. Daha önceden sayısız defalar bu ülkede demokratik seçimler gerçekleştirildiği için çok fazla gözlemcinin olduğu bir misyon değil bu. Şu aşamada, bu noktayla ilgili hiç bir şey söylemek istemem. Bunun olmamasını isteriz. Bir ay önce bu ihtiyaç analiz heyetimiz buradayken muhalefetten bir siyasetçi bu tür endişeler dile getirmiş. Ama şunu söylemek gerekiyor ki, her şeyden önce burada siyasi partilerin kendi gözlemcileri var. İlk aşamada bir tedbir olarak partilerin kendi gözlemcileri düşünülebilir. Mevzuata göre herhangi bir şekilde STK'ların gözlemci olarak akredite edilmeleri söz konusu değil. Ama siyasi partilerden gözlemci statüsü alabiliyorlar. Türk vatandaşları da istediklerinde seçimi izleyebiliyorlar."
CİHAN