Geleneğin gücü ve Gül'ün resti

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Cuma, Kasım 25 2011
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün resmi İngiltere ziyareti dün akşam itibariyle bitti. Geziyi bütün olarak değerlendirdiğimizde iki yönü öne çıkıyor. Birincisi işin görsel tarafı. Yani geleneksel törenler, katı protokol kuralları. Öyle ki; İngilizler misafir devlet başkanları için yüzlerce yıldır hiç değiştirmedikleri kuralları uyguluyorlar. Misafirleri saraya saatler boyu süren bir törenle, süvariler eşliğindeki atlı arabalarla götürüyorlar. Sarayda gösterişli karşılamalar, ağırlamalar ve yemekler düzenleniyor. Gül çifti için de en ince ayrıntısına kadar hesaplanmış bir karşılama ve ağırlama töreni yapıldı. Hatta resmi yemekte İngiltere'ye ilk ziyareti yapan Sultan Abdülaziz'in geldiği gün çalınan müzikler tekrar dinlendi. O ziyaretin tüm ayrıntılarını anlatan sergi bile yapılmıştı. Yani 'geleneğin gücü'nü burada çok yakından hissediyorsunuz. Geleneksel kıyafetleri ile gelen ülke temsilcileri -ki genellikle Orta Afrika'dan ya da bazı Arap ülkelerinden gelen misafirler- dışında herkes frak giymek zorunda. Yemeğin, resepsiyonun, törenlerin saatler süren aşamaları var. Kraliçenin her hareketinin de bir anlamı var. Kraliyet ailesinin masrafları İngiltere'de çok tartışılıyor ama yaygın kanı şu: Kraliyet ailesi ve yaşamı halen İngilizler'in en büyük soft power'ı denebilir. Çünkü törenlerin görsel yanı dünya medyasının ilgisini çekiyor. Aynı zamanda Kraliyet ailesinin her adımı haber. Dolayısıyla misafirlerinin de. Nitekim Hayrünnisa Gül'ün kıyafeti ve ayakkabıları İngiliz medyasının gündemindeydi. Kabul etmek gerekir ki bütün bu gösterişli törenlerin sempatik gelen bir tarafı da var. Çünkü gelenekler önemlidir ve büyük ülkeleri aslında büyük yapan unsurlardan birisi de 'geleneğin gücü'dür. Londra'daki törenleri izlerken 'keşke biz de Osmanlı'ya ön yargılı yaklaşmak yerine daha yakından tanıma imkânı bulsaydık' diye düşünmeden edemiyor insan. Resmi ziyaretin diğer boyutu ise siyasi mesajları. İngilizler Gül'e çok önem veriyorlar. Zaten burada olduğu sürece İngiliz medyasında geniş yer tut

Bu haberler de ilginizi çekebilir