Aktif Eğitimciler Sendikası Kars İl Temsilcisi Seyit Uraçin, ülke ve toplumun geleceği adına önemli görevlerden birini ifa eden öğretmenlerin ne yazık ki maddi gelir ve özlük hakları konusunda adaletsiz uygulamalar yüzünden mağdur olduklarını söyledi.
Aktif Eğitimciler Sendikası Kars İl Temsilcisi Seyit Uraçin yaptığı açıklamada, öğretmenlerin mağduriyetlerinin giderilmesi için ek göstergelerin 3 bin 600'e yükseltilmesi ve yıllardır yerinde sayan ek ders ücretlerine ise yüzde 100 oranında artış yapılması gerektiğini savundu.
Uraçin yaptığı değerlendirmede, 2005 yılında Milli Eğitim Bakanlığı ek dersin 3,5 TL'de 10 TL'ye çıkacağını beyan ettiğini dile getirerek, "Görüyoruz ki 11 yıl sonra ek ders 10 TL olmuş. Gecikmiş sözler istemiyoruz." ifadelerini kullandı.
EK DERS ÜCRETLERİNDE YÜZDE 100 ORANINDA ARTIŞ YAPILMALIDIR
Türkiye'de eğitim alanında çalışanların, OECD ülkelerindeki eğitim çalışanlarına göre, daha fazla çalışmalarına rağmen onlardan daha düşük ücret aldıklarını anlatan Uraçin, şunları kaydetti: "Ek ders ücretlerine yüzde 100 oranında artış yapılmalıdır. Öğretmenlerin ve diğer eğitim çalışanlarının mesleki motivasyonları, toplumdaki saygınlık ve mesleki verimliliklerinin arttırılması için özlük haklarında iyileştirme yapılması gerekmektedir. OECD'nin, 'Bir Bakışta Eğitim Raporu 2013'e göre Türkiye'deki öğretmenler, diğer ülkelerdeki öğretmenlere göre daha çok çalışmaktadır. Ülkemizde öğretmenin yıllık zorunlu çalışma süresi bin 816 saat iken, OECD ülkelerinde, bu süre ortalama bin 675 saattir. Türkiye'de öğretmenler, OECD ortalamasından her yıl yaklaşık 141 saat daha fazla çalışmaktadır. Özetle Türkiye'de görev yapan bir öğretmen hem maaş olarak dünya ortalamasının çok gerisinde kalmakta, bununla birlikte çalışma saatleri açısından da oldukça fazla çalıştırılmaktadır. Çalışmaya karşı olmak, hele gelişmekte olan bir ülkenin daha fazla çalışmasının önüne geçmek tabi ki doğru değildir. Fakat eşit işe eşit ücret bir devlet politikası ise öğretmenlerin bu emek ve gayretleri karşılığını bulmalı, onlara yapılacak ücret iyileştirmeleri ile bir nebze olsun yapılan haksızlıklar telafi edilmelidir."
TÜRKİYE'DE ÖĞRETMENLER ÇOK ÇALIŞIP AZ TATİL YAPIYOR
OECD ülkelerinin çalışma saatleri ve yıllık tatil süreleri göz önüne alındığında Türkiye'de öğretmenlerin çok çalışıp az tatil yaptıklarını rahatlıkla gördüklerini sözlerine ekleyen Uraçin, "Yani öğretmen haftada 3 gün çalışıp geri kalan sürede yatmamaktadır. Dünya Bankası 2012 OECD ülkeleri raporuna göre Türkiye'de bir ilkokul öğretmeni 13 bin 368 dolar, lise öğretmeni ise 13 bin 882 dolar yıllık maaş alıyor. OECD ülkeleri arasında en az maaş alan ülke olarak son sırada yerini alan Türkiye dolar kuru üzerinden 2012 yılından bu yana hiç zam yapmasa bugün 3 TL civarında olan dolar bazında ilkokul öğretmenine 40 bin TL, lise öğretmenine 42 bin TL yıllık maaş vermesi gerekiyor. Bu da gösteriyor ki yıllar hiç durmadan öğretmen maaşını eritiyor." dedi.
HÜKUMETE TEŞEKKÜR
"Milli Eğitim Eski Bakanı Hüseyin Çelik'in önerisini yerine getirdiği için hükümete ne kadar teşekkür etsek azdır!" diyen Uraçin, şu ifadeleri kullandı: "Hüseyin Çelik, 2005 yılında ek ders 10 Lira olacak demişti. Yıl 2016 ek ders ancak 11 yılda 10 lira oldu. 2005 yılında bir Milli Eğitim Bakanının ek dersin 3,5 TL'den 10 TL'ye çıkarılması gerektiğini söylediği ve bunu gerekçeli olarak Maliye Bakanlığı'na sunduğu düşünüldüğünde, aradan geçen 11 yılda ülkemizin ne denli büyüdüğü, ekonomisinin ne kadar iyi olduğu, kişi başına düşen milli gelirin ne kadar arttığı her ortamda dillendirilirken bizim ek derse sayın eski bakanımız gibi yüzde 250 değil sadece yüzde 100 zam istememiz gayet normal değil midir?" sorusunu yöneltti.
1. derece kadrolar için uygulanmak üzere bin 500'den 8 bine kadar çeşitli ek göstergeler belirlendiğine değinen Uraçin, "Mevcut durumda öğretmenlere uygulanan ek gösterge 3000'dir. Ek gösterge rakamları, memurların aylık ücretlerini ondan daha çok da emekli aylığı ve emekli ikramiyesinin ne kadar olacağını doğrudan etkilemektedir. Düşük ek gösterge, özellikle emekli maaşlarında yüzlerce lirayı bulan hak kaybına neden olmaktadır. Öğretmenler hem aldıkları eğitim gereği olarak hem de icra ettikleri kariyer mesleği olarak 3600 göstergeyi hak etmektedirler." dedi.
AKTİF EĞİTİM-SEN'İN ÖNERİSİ
Son olarak önerilerini sıralayan Uraçin, açıklamasını şöyle tamamladı: "Öğretmeni mutlu olmayan bir milletin sağlıklı gelişmesi ve üretmesi mümkün olamaz . Gelecek nesilleri yetiştirme vazifesini üstlenmiş, mesleki itibara her zamankinden daha fazla ihtiyacı olan bir kariyer mesleğini icra eden öğretmenlerin ek göstergelerinin ve aldıkları ek ders ücretlerinin yükseltilmesi gerekmektedir. Ekonomik problemlerin çözümü için de öğretmenlerin ek göstergeleri 3 bin 600'e çıkartılmalı ve yıllardır değişmeyen ek ders ücretleri yüzde 100 oranında artırılmalıdır. Biz Aktif Eğitimciler Sendikası olarak, 14 Temmuz 1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na ekli (I) sayılı Ek Gösterge Cetveli'nin 'IV- Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfı' bölümünün (b) bendinin aşağıdaki gibi değiştirilmesini istiyoruz. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 176. maddesindeki gösterge rakamları yükseltilerek, ek ders ücretleri günün şartlarına uygun hale getirilmelidir. Bunun için 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 176. maddesindeki gösterge rakamlarının gündüz için 280, gece ve hafta sonu için 300 olarak değiştirilmesini istiyoruz. Ek dersler ile ilgili düzenleme yapılırken toplam ek dersleri için yüksek lisans yapanlara yüzde 25, doktora yapanlara yüzde 40 ek dersleri zamlı ödenmelidir. Daha önceleri verilen bu hakkın yeniden tesis edilmesi gerekmesi için 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 176. maddesine 'Öğretmenlerin ek ders ücretleri yüksek lisans yapanlar için yüzde 25, doktora yapanlar için yüzde 40 artırımlı ödenir' ifadesi eklenmelidir." CİHAN