[ABDULLAH AYMAZ] Sekine

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Salı, Kasım 30 2021
Fetih Suresinin 4. yetinde “İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalblerine SEKİNE (Güven) indiren O’dur. Göklerin ve yerin orduları Allah’ındır. Allah, Alîmdir, Hakîmdir.” (48/4)
ABDULLAH AYMAZ 

Fetih Suresinin 4.  yetinde “İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalblerine SEKİNE  (Güven) indiren O’dur. Göklerin ve yerin orduları  Allah’ındır. Allah, Alîmdir, Hakîmdir.” (48/4)
Elmalılı Hamdi Yazır merhum, Sekine için: “Sükûn ve güven, rahat ve ağırbaşlılık mânasına masdardır ki, nefisteki telaş ve heyecanın kesilmesiyle meydana gelen ve kalb oturması, yürek ısınması, gönül rahatı denilen huzur ve sükûn haline veya onun kaynağına isim dahi olur. Sekinenin inmesi, yaratılması ve meydana gelmesi demektir.” diyor. 
Prizma-4 de M. Fethullah Gülen Hocaefendi diyor ki: “SEKİNE, metafizik bir hadise olduğundan dolayı onu fiziğin kaide ve prensipleriyle izah etmek mümkün değildir. SEKİNE; Bedir, Hendek ve Huneyn’dekilere indiği gibi, Uhud Savaşına katılan sahabelere de inmiştir. Zira Ashab-ı  Kiram, Uhud’da küçük bir sarsıntı ve peşinde gelen mini bir hezimet sonrasında, âdeta hiçbir şey olmamış gibi, bir kısmı diğerlerini sırtlamış ve düşmanı Mekke önlerine kadar kovalamışlardır. Düşman ise, sözde Uhud’da üstlerinden vurup altlarından çıktıklarını sandıkları bu SEKİNE ile gerilmiş, korku ve endişeyi unutup ölüme seve seve giden insanlar karşısına bir daha çıkma korkusuyla Mekke’ye kadar kaçmışlardı. (…)
“Burada müsaadenizle misal olması kabilinden mevzuyla alâkalı birinin bir hatırasını (Bu husus tamamen H. E. İle alâkalıdır. A. Aymaz)  arzetmek istiyorum:  Bu zât, ikamet ettiği bir binada, ciddi şekilde tazyike maruz kaldığı ve bir şakî gibi arandığı sırada, onu arayanlar, bir gün onun bulunduğu binaya geliyorlar… Efendimizin (S.A.S.)  hicret esnasında sığındığı mağaradaki durumu gibi onunla öbürleri arasında, az bir mesafe kaldığı ve biraz ilerleseler yanına girecek kadar ona yakın oldukları; hatta çevresinde dolaştıkları, her dakika ona ulaşacak gibi oldukları halde bir türlü ona ulaşamamaları, dahası, bu ilk mevhibelerden tam sonr

Bu haberler de ilginizi çekebilir