Düzce Üniversitesi gerçekten enteresan bir yer.
Tıp Fakültesinde yaşandığı iddia edilen
akıl almaz olayların ardından ortaya neler çıkıyor neler.
İddiaların ardı arkası kesilmiyor.
Sözlü
taciz iddialarından, üniversite
hastanesinin kadın
doğum servisinde ihmalden hayatını kaybeden hasta için sonradan
rapor düzenlenmesine, evrakta sahtecilikten, yapılmamış tahlillerin devlete
fatura edilmesine kadar onlarca iddia var ortada.
Üniversitenin başka fakültelerinden gelen e-maillerle ise her gün yeni iddialar ortaya çıkıyor.
Mobbing yani bezdirme ve yıldırma yöntemiyle üniversiteden adeta kaçan
öğretim üyesi sayısı, belki de başka hiçbir üniversitede yoktur.
Üstelik bu öğretim üyelerinin çoğu da Tıp Fakültesi'nden ayrılıyor.
Hakaret ve aşağılama sebebiyle, onlarca doktorun üniversiteyi bırakmak zorunda kaldığı iddia ediliyor.
Kendilerine kasıtlı olarak eğitim verilmediğinden, başarısız gibi gösterilerek gönderildiklerini anlatan çok sayıda doktor da var.
Türkiye; doktor eksiği yüzünden
ithal doktoru tartışırken,
Düzce Üniversitesi adeta doktor kıyım makinesi gibi çalışıyor.
Diğer yandan uluslar arası bir bilimsel çalışmada etik kurallar çiğnenerek gerçekleştirilen bir yok sayma olayı üniversitede ciddi rahatsızlık oluşturmuş.
Üniversite
rektörü Prof. Funda Şerifoğlu ile birlikte, uluslararası yüksek öğretim kongresine
bildiri hazırlayan 5 kişilik ekipten, 2 kişinin isimlerinin son anda bildiriden çıkarıldığını bir önceki yazıda yazmıştık.
Ve bu olayın rektörlük seçimleriyle bir ilgisi olup olmadığını sorduk.
Çünkü kongre tarihi
Nisan ayındaki rektörlük atamasının yapıldığı tarihten sadece iki hafta sonrasıydı.
Rektörlük seçiminden ikinci çıktığı halde, YÖK ve
Köşk tarafından rektör olarak atanan Prof. Şerifoğlu’nun, kendisine oy vermeyenlere karşı yok edici bir
politika izlediği iddia ediliyor.
Bütün bu huzursuzlukların arasında, üniversite şimdi de başka bir
tartışmayla gündeme geldi.
Bazı gazetelerde çıkan haberlere göre üniversite bahçesine masonik sembollerin yerleştirildiği iddia ediliyor.
ÇYDD kurucusu Rektör Funda Şerifoğlu’nun, üniversite bahçesine yaptırdığı heykellerin masonik anlamlar taşıdığı ve içlerinden birinin de Siyonist ideolojinin en büyük destekçilerinden Masonluğun fikir babası Hiram Usta heykeli olduğu iddia ediliyor.
Ayrıca üniversite kampüsüne dikilen heykellerden birinin de masonik sembollerin en bilineni olan "Masonik Göz" olduğu belirtiliyor.
Masonik semboller uzmanı
Gazeteci Mustafa Yılmaz, masonların dünya üzerinde yaptıkları her esere Hiram Usta'nın sembollerini yerleştirmek için ant içtiklerini ifade ediyor.
Rektör Şerifoğlu tarafından yaptırılan bu heykeller şimdi “acaba Düzce Üniversitesi, masonik bir anlayışla mı yönetiliyor” sorusunu tartışmaya açtı.
Bu heykellerin üniversitedeki birçok
öğretim üyesi ve öğrencinin olduğu kadar, Düzcelilerin de tepkisini çektiği ifade ediliyor.
Gelen bilgilere göre Düzceliler; milletin vergileriyle kurulmuş olan üniversitenin bahçesinde masonik semboller görmek istemediklerini söylüyorlar.
Ayrıca üniversite yönetimine heykellerin kaldırılması için yapılan başvuruların dikkate alınmadığı iddia ediliyor.
Şimdi bu tartışma daha da büyüyecek gibi görünüyor.
Çünkü yeni yılın ilk günlerinde, Ocak ayının başında Cumhurbaşkanı
Abdullah Gül Düzce’ye gidecek.
Muhtemelen Cumhurbaşkanı Gül, Düzce Üniversitesini de ziyaret etmek isteyecektir.
Rektör Funda Şerifoğlu’nun bu heykellerle ilgili Cumhurbaşkanı Gül’e nasıl bir açıklama yapacağı merak konusu.
Yoksa masonik semboller taşıdığı iddia edilen ilginç heykeller, Cumhurbaşkanının gelişine kadar alelacele kaldırılır mı ?
[email protected]
twiter.com/aakadiroglu