DW Türkçe'de yer alan habere göre Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD), Pasifik bölgesindeki müttefiki Avustralya'nın savunma endüstrisinin geliştirilmesine yardımcı olacağı duyuruldu. Ülkenin azalan silah stoğunu telafi etmeye yönelik bu adıma ilişkin açıklama, Avustralya'yı ziyaret eden ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ile ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin'in, Avustralya Savunma Bakanı Richard Marles ve Dışişleri Bakanı Penny Wong'la gerçekleştirdiği yıllık üst düzey görüşmelerin ardından geldi.
ABD Savunma Bakanı Austin, Sydney'de düzenlenen basın toplantısında, ülkesinin Avustralya'da güdümlü füze ve çoklu roketatar tesisleri kurulmasında yardımcı olacağını ve bu ülkeye cephane desteğinde de bulunacaklarını dile getirdi.
Austin'in Avustralyalı mevkidaşı Marles de, iki yıl içinde ülkede füze üretimine başlandığını görmek istediklerini ifade ederek, söz konusu girişimden "oldukça memnun" olduklarını ifade etti.
Proje kapsamında Avustralya, "GMLRS" olarak adlandırılan güdümlü çok namlulu roketatar sistemleri geliştirecek. Savunma Bakanı Marles ayrıca, Amerikan nükleer denizaltıların gelecekte Avustralya limanlarına "daha sık uğrayacağını" da kaydetti.
Tayvan'a 345 milyon dolarlık "acil" yardım
Washington'un, Pasifik Okyanusu'nda Çin'in hakimiyet alanını genişletme arayışına karşı Batılı müttefiklerini güçlendirme hedefine yönelik bu adımının yanı sıra, Tayvan'a da 345 milyon dolarlık askeri yardım yapacağı belirtildi.
Cuma günü Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada, söz konusu yardımın Tayvan'ı desteklemek üzere, savunma teçhizat ve hizmetleri ile askeri eğitimi de içeren Savunma Bakanlığı paketi kapsamında olduğu ve yardımın, daha hızlı gerçekleştirilebilmesi için Bakanlığın kendi rezervlerinden sağlanacağı belirtildi.
ABD Kongresi, Başkan Joe Biden'a, Tayvan'a yapılacak askeri yardımları ABD'nin askeri stoklarından temin etme yetkisi vermişti. Rusya'nın işgal ettiği Ukrayna için büyük çaplı yardımlar da savunma sanayisine yeni sipariş vermekten çok daha hızlı olan bu yöntemle sağlanıyor.
Tayvan Savunma Bakanlığı ABD'ye, "Ülkenin güvenliğie yönelik kararlı angajmanı için" teşekkür ederken, bu adımın Çin'in tepkisini çekmesi bekleniyor. "Tek Çin" ilkesi kapsamında Tayvan'ı kendi topraklarının parçası olarak gören Pekin, diğer ülkelerin Tayvan'la ilişkilerini de bu ilkenin ihlali olarak değerlendiriyor.