Başkanlık seçimleri öncesinde, Amerikan halkının "gerontokrasi" kavramına daha fazla odaklandığı görülüyor. Bu terim, uzun süredir yaşlı bireyler tarafından yönetilen bir hükümeti tanımlar hale geldi. Özellikle, Başkan Biden ve potansiyel rakibi Donald Trump'ın yaşları üzerindeki tartışmalar ön plana çıkıyor.

Başkan Biden, Pazartesi günü 81 yaşına girerek Amerika'nın bugüne kadar gördüğü en yaşlı başkanı olacak. Ancak, Demokrat Parti lideri Nancy Pelosi'nin 83 yaşında olması ve Cumhuriyetçi Chuck Grassley'nin 90 yaşında ABD'nin en yaşlı Senatörü olması, genel olarak Amerika'da yaşlı devlet adamlarının ve kadınlarının sıklıkla görev aldığı bir döneme işaret ediyor.

Başkan Biden ve Donald Trump'ın yaşlarına yönelik eleştiriler, Amerikalıların liderlerinin yaşlılığını önemli bir konu haline getiriyor. Bu durum, gelecek seçimlerde de etkili olabilir. Ancak, bu konudaki eleştirilere rağmen, her iki liderin de yaşlarına yönelik farklı perspektifler bulunuyor.

Özellikle, Trump'ın 77 yaşındaki yaşına rağmen enerjik ve dinç göründüğü vurgulanırken, Biden'ın yaşının kamuoyunda sıkça gündeme geldiği belirtiliyor. Trump'ın kampanya ekibi, Biden'ı "zayıf, kırılgan ve aptal" olarak nitelendirirken, Biden'ın ekibi ise Trump'ın yaşının ve sözlü hatalarının kamuoyu tarafından hafifletildiğini savunuyor.

Eski başkanın rakipleri, Cumhuriyetçi ön anketlerde ezici favori olan Trump'ın kendisinin o kadar da genç olmadığını seçmenlere hemen hatırlatan bu tür hatalarla dolu bir gün geçiriyor.

Sonuç olarak, Amerikan siyasetinde yaş faktörünün giderek daha fazla önem kazandığı, adayların yaşları üzerinden yapılan eleştirilerin ve değerlendirmelerin seçmenler arasında etkili olduğu bir döneme giriliyor.