Deutsche Welle Türkçe’nin haberine göre, ABD ile Almanya arasında geçen haftasonu NATO ve G7 zirvelerinde patlak veren gerilim tırmanıyor. Almanya Başbakanı Angela Merkel Pazar günü Trump yönetimine yönelik eleştirilerini kamuoyu önüne taşıyarak, “Başkalarına tümüyle güvenebileceğimiz zamanlar geride kaldı. Biz Avrupalılar kendi kaderimizi elimize almalıyız” mesajı vermişti.
ABD Başkanı Donald Trump, Merkel’in Pazartesi günü de aynı mesajları yinelemesinin ardından Salı günü Twitter hesabından Almanya’yı eleştiren bir paylaşımda bulundu. Trump, “Almanya’yla ÇOK BÜYÜK bir ticaret açığımız var. Ayrıca NATO& orduya harcamaları gerekenden çok daha azını harcıyorlar. ABD için çok kötü. Bu değişecek” dedi.
Trump, en son 25 Mayıs’ta NATO zirvesi için gittiği Brüksel’de, 28 NATO üyesinin 23’ünün hala savunma alanında yapması gereken katkıyı gerçekleştirmediğini belirtmişti. Bu ülkeler arasında Almanya da bulunuyor.
Trump’ın Twitter paylaşımından kısa bir süre önce Merkel, Hindistan Başbakanı Narendra Modi’yle birlikte Berlin’de katıldığı bir basın toplantısında Avrupa’nın kaderini kendi ellerine alması gerektiğini yineledi. Merkel, Avrupa’nın “uluslararası ilişkilerde daha aktif bir oyuncu” olması gerektiğini ifade etti.
Hindistan ve Çin ile ilişkiler
Modi ile yaptığı hükümetler arası görüşmeyi ve bu hafta içinde Çin Başbakanı Li Keqiang ile gerçekleştireceği toplantıyı değerlendiren Merkel, Hindistan ve Çin’le geliştirdikleri ilişkilerin transatlantik ilişkilere bir engel teşkil etmediğini ve Almanya için en üst seviyede ABD ile olan ilişkilerin geldiğini söyledi.
Almanya’da Sosyal Demokrat Parti’nin Genel Başkanı ve başbakan adayı Martin Schulz da Trump’ı Batı değerlerini tahrip etmek ve uluslararası işbirliğini zayıflatmakla suçladı. Schulz Berlin’de gazetecilere yaptığı açıklamada “Trump Batı’nın tüm değerlerini tahrip ederek, ulusların karşılıklı saygı ve hoşgörüye dayalı barışçı işbirliğini zayıflatıyor” ifadelerini kullandı.
Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel de Pazartesi günü yaptığı açıklamada Trump’a sert eleştiriler yöneltmiş, Trump liderliğindeki ABD yönetimini Batı’yı zayıflatmakla suçlayarak, ABD’nin dünya sahnesinden eksildiğini savunmuştu.