Bu protestoların önemli olduğunu anladıklarını belirten Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Direktörü John Kirby, ancak gösterilerin barışçıl kalması gerektiğini vurguladı. Amerikan ABC televizyonuna açıklamalarda bulunan Kirby, Beyaz Saray'ın protestolara yönelik tutum konusundaki kararı yerel yetkililere bıraktığını ifade etti.
"Barışçıl protesto hakkına kesinlikle saygı duyuyoruz" diyen Kirby, "Ancak son günlerde duyduğumuz antisemitist dili ve nefret söylemi ile şiddet tehditlerini kesinlikle kınıyoruz" şeklinde konuştu.
ABD üniversitelerinde Gazze Şeridi'ndeki Filistinlilere destek için geçen bu haftadan bu protestolar düzenleniyor. İlk olarak New York'taki Columbia Üniversitesi'nde düzenlenen protesto eylemi, diğer üniversitelere de yayıldı. Protesto eylemlerine katılan göstericiler, Gazze savaşında ateşkes sağlanmasının yanı sıra üniversitelerinin İsrail ile mali bağlantılarını kesmesini ve Gazze savaşını finanse ettiğini öne sürdükleri şirketlerle ilişkileri sona erdirmesini talep ediyor. Öğrencilerin yanı sıra akademisyenlerin de katıldığı eylemlerde göstericiler, müttefiki İsrail'e askeri yardım yapan ABD hükümetini de soykırıma katkı sağlamakla suçluyor.
Polis göstericilere müdahale etti
Protesto eylemlerinde çoğunlukla barışçıl bir hava hâkim olsa da polis hafta sonunda dört üniversite kampüsünde göz yaşartıcı gaz ve şok tabancaları ile göstericilere müdahale etti.
Boston'daki Northeastern Üniversitesi'nde 100, St. Louis'teki Washington Üniversitesi'nde 80, Arizona State Üniversitesi'nde 72 ve Indiana Üniversitesi'nde 23 gösterici gözaltına alındı. Yale Üniversitesi'nde ise Filistinlilere destek için kurulan protesto çadırlarının polis tarafından dağıtılmasının ardından, kampın Pazar günü yeniden kurulduğu bildirildi.
Polisin göstericilere yönelik tutumu eleştirilere de neden oluyor. Washington Üniversitesi'ndeki eylemler sırasında gözaltına alınan Yeşiller Partisi'nin başkan adayı Jill Stein, polisi saldırgan taktikler uygulamak ve provokasyon yapmakla suçladı. Gözaltına alınmadan önce CNN'e konuşan Stein, burada çok kritik bir mesele olan ifade özgürlüğünün söz konusu olduğunu, ancak gönderilen çevik kuvvetin "sadece kargaşa yarattığını" savundu.
New York Times'ın haberine göre üniversitelerdeki gösterilerde 18 Nisan'dan bu yana 800'den fazla kişi gözaltına alındı. Birçok kişinin kısa bir süre sonra yeniden serbest bırakıldığı, ancak bazı göstericilerin daha sonra derslere veya kampüse girmelerine izin verilmediği belirtiliyor.
Eylemler üniversite yönetimleri için zor bir süreç olarak değerlendiriliyor. Üniversite yönetimleri bir yandan kampüsteki güvenliği sağlamak için çaba gösterirken, diğer yandan da ifade özgürlüğünü garanti altına almaya ve antisemitist söylemlere karşı koymaya çalışıyorlar.
