Sputnik Türkiye'de yer alan ve Vladimir Sergeev imzası taşıyan habere göre Rusya Dışişleri Bakanlığı, ülkeye girişi yasaklanan Avrupa Birliği (AB) temsilcilerinin listesinin genişletildiğini duyurdu. Brüksel ise, hamleye karşılık vereceklerini açıkladı.
Rusya Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, bu karar karşılıklılık ve parite ilkesi temelinde alındı.
AB'nin düzenli asılsız suçlamalar temelinde Rusya vatandaşlarının ve kurumlarının haklarını kısıtlayan kararlar aldığı anımsatıldı.
Açıklamada, "Rusya’nın misilleme tedbirleri, her şeyden önce dünyanın çeşitli bölgelerinde faaliyet gösteren ve nedense Brüksel’deki Avrupalı yetkililerde alerjiye yol açmayan bazı Avrupalı özel askeri şirketlerin liderlerini kapsıyor" ifadelerine yer verildi.
Listede ayrıca, Rusya karşıtı politikaların teşvik edilmesinden ve Rus yurttaş ve medya kuruluşlarının yasal haklarını ihlal eden tedbirlerin dayatılmasından kişisel sorumluluk taşıyan bazı Avrupalı kolluk kuvvetlerinin, yasama ve yürütme makamlarının temsilcileri de yer alıyor.
Rusya Dışişleri, bu adımla ilgili AB’ye, Moskova’daki büyükelçiliğine nota iletilerek bilgi verildiğini belirterek, "Brüksel’i, Rusya ve müttefiklerine karşı, uluslararası hukuku bozan ve açıkça bir çıkmaz sokak olan yaptırım politikasını bırakmaya çağıran duyarlı Avrupalıların giderek daha gür çıkan seslerini dinlemeye davet ediyoruz. Bu, Avrupa-Atlantik bölgesinde istikrar ve güvenliğin yeniden sağlanması için önemli bir ön koşul olur" değerlendirmesini yaptı.
AB: Bu kararın uygun karşılığı olacak
Öte yandan AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell'in ofisinden yapılan açıklamada, "AB, Rus makamlarının bu kararından üzüntü duymaktadır" denilerek, kararın yasal dayanağının bulunmadığı öne sürüldü.
Açıklamada, "Bu kararın uygun karşılığı olacaktır. Rusya, bu kararla birlikte gerginliğin azaltılmasına katkı sağlamak yerine Avrupa'da gerilim iklimini körüklemektedir" ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada, "Bu kararın uygun karşılığı olacaktır. Rusya, bu kararla birlikte gerginliğin azaltılmasına katkı sağlamak yerine Avrupa'da gerilim iklimini körüklemektedir" ifadeleri kullanıldı.
© Sputnik